TSSF BAŞKANI CEYLAN: GÜLÜŞÜNE ALDANMAYIN İNTİHARIN EŞİĞİNDELER
Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu (TSSF) Çevre Kurulu Başkanı Tahsin Ceylan, beton duvarlar ve kafesler içinde esaret altında tutulan yunusların bırakılmasını istedi. Ceylan, "Sevimli yüzlerine ve gülüşlerine aldanmayın, intiharın eşiğindeler" diye uyardı.
TSSF Çevre Kurulu Başkanı ve belgesel yapımcısı Tahsin Ceylan, tutsak yunuslarla ilgili tartışmalar ve TBMM'de Hayvanları Koruma Kanunu'nda yapılması planlanan değişiklikler görüşülürken, çağrı yaptı. Eğlence ya da tedavi adı altında yunus parklarında yaşananları 'sömürü' olarak nitelendiren Ceylan, nesli tehlike altında olan türün korunmasına yönelik tedbirlerin artırılmasını, tutsak olanların ise rehabilitasyona alınarak doğal yaşamlarına geri bırakılmasını istedi.
'YUNUSLAR DOĞAL ORTAMA AİTTİR'
Türkiye'nin dünyada en çok yunus katliamının yaşandığı ülkelerden biri olduğunu kaydeden Ceylan, “Maalesef dün de İstanbul'da bir yunus tüfekle vurulmuş olarak bulundu. Keza yine yunuslarla ilgili Karadeniz'de son dönemde çıkan haberler, 'Yunusları öldürelim, bizim hamsimizi yiyorlar' şeklinde. Oysaki yunuslar denizde yaşar ve hamsi de onların hakkı. Tabi bunu söyleyen bilim insanları çıkıp da hamsinin 1 yaşında eşeysel olgunluğa ulaşacağını, bizim de ondan daha önce onu avlamamamız gerektiğini hatırlatmıyor. Yunuslar doğal ortama aittir" diye konuştu.
KIRMIZI LİSTEDE NESLİ TEHLİKEDE
TBMM'de Hayvanları Koruma Kanunu'nda yapılması planlanan değişikliklerle ilgili görüşlerini dile getiren Ceylan, yunusların, Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği'nin (IUCN) kırmızı listesinde yer aldığını ve nesillerinin Türkiye'de tehdit altında olduğunu vurguladı. Yunusların denizlerin en narin memelilerinden olduğuna dikkat çeken Ceylan, “İnsana belki de en yakın türlerden. Bizim gibi mutlu oluyor, üzülüyorlar, çeşitli dürtülere sahipler. Sevimli yüzlerine baktığımızda onları hep mutlu zannediyoruz, gülümsediklerini düşünüyoruz. Oysa ABD'li aktivist Ric O’Barry'nin söylediği gibi 'Yunusun yüzündeki gülümseme, doğadaki en aldatıcı yanılgı.' Çünkü engin denizlerde kilometrelerce yüzmeye, avlanmaya alışmış bu hayvanları, beton kafesler içinde tutsak ediyoruz. Sevimli yüzlerine ve gülüşlerine aldanmayın, intiharın eşiğindeler" dedi.
RUH HALLERİ BOZULUYOR VE İNTİHAR EDİYORLAR
Beton kafesler içine alınan yunusların ölü balıklarla beslendiğini anlatan Ceylan, “Ruh halleri bozuluyor ve birçoğunun yaşamı intihar ile son buluyor. Her dalıcı su altında yunus görmek ister, su altı fotoğrafçıları ve belgesel yapımcılarının en büyük hayali yunusları görüntülemektir. Bunun için binlerce kilometre gidiyoruz. Doğada özgür doğan yunusları beton duvarların arasına hapsetmeyelim. Bütün dünyada yunus havuzları, yunus parkları gibi eğlence parkları yasaklandı. Ülkemizde de bunların kapatılması lazım. Özgür yunusları beton duvarlar arasına hapsetmeyi doğru bulmuyoruz" diye konuştu.
OTİZM TEDAVİSİ GERÇEĞİ YANSITMIYOR
Yunus gösteri merkezlerinde en sık kullanılan yunusun şişe burunlu yunus olduğunu kaydeden Tahsin Ceylan, şu çağrıda bulundu:
“Türkiye'nin bu konuda duyarlı olması gerekiyor. Avrupa, yunus parklarını kapattı ancak Türkiye'deki bazı girişimciler pastadan büyük pay alabilmek uğruna yeni yunus parkları kurma eğiliminde. Otizm tedavisi adı altında yapılmak istenen girişimler gerçeği yansıtmıyor ve bilimsellikten uzak olduğunu psikologlar da açıkladı. Artık bu noktada yapılması gereken şey, daha fazla bu memelilerin yaşam haklarını ellerinden almamaktır."
DHA