TOROSLARIN EVLADI! ÇİMMEYELİM Mİ?

Arkadaşlar “Çimmek” kelimesi Antalyalıların, özellikle de benim gibi Yörük kökenli olanların; yıkanmak, banyo yapmak, duş almak, yüzmek anlamında kullandıkları bir kelimedir.

Yöresel kelamla başlık atarak; Torosların evladı ve de aslen Yörük olan Büyükşehir Belediye Başkanımız sayın, Muhittin Böcek’in anlayacağı dil kullanmak istedim. Gazetemiz her gün sayın başkanın masasına gidiyor ve kendisi tarafından okunuyor.    

Malumunuz seçimler öncesi sayın başkanın 7’sini bile hayata geçiremediği, 77 projesi vardı. Bunlardan bir tanesi de “Halk Su” projesiydi. Bu proje ile içme suyuna vereceğimiz para azalacaktı. Bu vaadini, Nazım Hikmet Fuar Ve Kongre Merkezinde Kılıçdaroğlu’nun da katıldığı proje tanıtım toplantısında bizzat kendi ağzından duyduk.

Aradan geçen yaklaşık iki buçuk yılda; bırakın içme suyuna verdiğimiz paranın azalmasını, çimdiğimiz suyun fiyatı ikiye katlandı. Suya gelen zamların net oranlarını bilmiyorum. Ama; benim faturam iki senede ikiye katladı. İki sene önce kırk, elli lira gelen su faturam bu ay doksan dokuz lira doksan sekiz kuruş…

İki kuruş daha ekleyip, “Yüz olsun, düz olsun” deseydiniz ya sayın başkanım… İki sene önceki evim aynı ev. Sayacım aynı sayaç. Evde oturan kişi sayımız aynı sayı…

Fatura da gösterilen tüketim miktarı aynı miktar… Ama faturada ödemem gereken para tutarı iki katı… Elektrik faturam ise yüz dört lira. Allah’ın suyuna verdiğim para ile elektiriğe verdiğim para neredeyse aynı.

Eskiden elektrik faturası, su faturasının dört, beş katı gelirdi. Büyükşehrimiz bu azimle giderse su faturalarımız, elektrik faturasını sollayacak… Yine eskiden elektrik faturasından korkumuza, evde TV seyrederken ışığı söndürürdük. Fırını, ütüyü daha az kullanır; çamaşır, bulaşık makinaları dolmadan çalıştırmazdık. Hatta kış aylarında buzdolabının fişini bile çekerdik.

BU NEYİN FATURASI?

Şimdi ne yapalım sayın başkanım? Çimmeyelim mi? Kokalım mı? Bitlenelim mi? Ya da halkımızın deyimi ile “Şehrimizi pavyona çevirme” projenizi gelen tepkiler üzerine iptal ettiğinize göre; Kasada kalan milyonlarca lirayı faturalarımıza yansıtsanız olmaz mı? Yoksa, geçen sene film festivalinde yaptığınız gibi on milyonlarca lira verip abesle iştigal heykeller yaptıracaksınız da; bizden onun parasını mı topluyorsunuz?