TOKKEN SEN, SEN DEĞİLSİN!
“Müminler birbirlerini sevmekte birbirlerine acımakta,
birbirlerini korumakta bir vücudun azaları gibidir diyor” Peygamber Efendimiz
(sav)…
Hani bir azanız hastalanır da diğer azalarınızda bu sebeple uykusuzluğa
ve ateşli hastalığa tutulurlar yani rahatsızlanırlar! İşte bize böyle bir inanç
sistemi böylesi bir sorumluluk bilinci lazım kardeşlerim. Birlik beraberlik ve
sahiplenme, paylaşma ile güzel ve
bereketli bir Ramazan ayı dilerim bütün inananlara.
***
Sloganımız “tokken sen sen değilsin” olsun o zaman. Zaten ne
geldiyse tokluktan gelmedi mi başımıza? Canın ne çekti; onu da ye bunu da ye
bunu da al, bu buna uymaz, bu da senin en doğal hakkın diye diye, kölesi olduk
nefsimizin!
Paylaşmadığımızdan bölüşemediğimizden dokunamadık
başkalarının yaralarına! Halbuki iyileştirirken iyileşiriz öyle değil mi? Ne
televizyon ne de telefonda izlediklerimiz etkilemedi bizi, anı yaşar olduk! Ne
ahiret bilinci ne de sorumluluk bilinci aklımıza gelmedi Hakkın rızası için!
Yoksa ne açlığımıza ihtiyacı var ne de susuzluğumuza…
***
O sadece beni düşün beni sev, bak benim iznim olmadan helal
sofraya bile elini uzatamıyorsun diyor. Demek ki neymiş; rızıklar onun kainat
sofrası onun, işte böyle terbiye edici bir Rab, Elhamdülillah!
Gözünün gördüğü görmediği, damağının tattığı o sahiplendiğin
bütün lezzetler benim diyor aslında! O kıyamadığın biriktirdiğin, sahiplendiğin
mallar mülkler benim eserim, çünkü ben Baki’yim sen fanisin diyor!
İşte bakış açımızı böyle genişletmemiz lazım. Aynayı yakın
tutarsan sadece kendini görürsün, uzaklaştırdıkça gönül aynan genişler daha da
lezzet alırsın yaşamdan.
Hayat sofrasında yalnız değiliz sorumluluklarımız var elbet,
sorumluyuz bugünden… Sorumluyuz bir gülüşten sorumluyuz bir dokunuştan öyle
değil mi? Sorumluyuz kırkta birden hatta daha da fazlasından…
***
Sonsuzluk çekirdeğini taşıyorsak(acbüz-zeneb kemiği) ölüme
iman ediyorsak, mıh gibi çakılı olmalı sorumluluklarımız, bize verilen en
değerli şey zaman, neyi nereye harcadığımızı bilmeliyiz. Bizi ayakta tutan
sadece bir nefes, dünya ile ahiret arası da bir nefes. Sadece şimdi yaşıyoruz
unutma!
***
Kullukta var olmak; rahatsız olmaktır, rahatlık içinde
yaşamak hiç değildir! Şuurlu, tefekkürlü, eli bol, Esması dilinde yüreği kirden
arınmış, gayreti duada (Gazze ve bütün insanlık için) bol bereketli bir Ramazan
olsun inşallah!
***
Üstat Necip Fazıl’ın dediği gibi, “Ramazan mübarek ay,
müminlerin balayı; Hatırla der, suyu bal kaybedilmiş sılayı...” İşte! Müminler
için balayı olan Ramazan ayında yeni sırlara vakıf olmamız duası ile yeni bir
uyanışla, selametle kalın! Sürçi lisan ettiysem affola! Muhsine bir kul…