Tarım arazileri 'çim saha' oldu
Antalyalı çiftçi, girdi maliyetleri ve kolay yoldan para kazanmak için tarım alanlarını, futbol sahası ve tenis kortu yapılması amacıyla otellere ve özel işletmelere kiraya veriyor.
Antalyalı çiftçi, girdi maliyetleri ve kolay yoldan para kazanmak için tarım alanlarını, futbol sahası ve tenis kortu yapılması amacıyla otellere ve özel işletmelere kiraya veriyor. Antalya Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp, "Üretici, 'Elim sıcak sudan soğuk suya girmeden para kazanayım' diyor. Buna çok kızıyorum. Verimli araziler tarıma bırakılsın, arazilerde yüzde 10 azalma var" dedi.
Antalya'nın çilek üretiminde söz sahibi olan ilçesi Serik'e bağlı Belek ve Kadriye mahalleleri, örtü altı üretimiyle Türkiye'nin çilek ihtiyacının büyük kısmını karşılıyor. Üretilen çilekler, hem lezzet hem de çeşitleri bakımından üreticisine yüksek kazanç sağlıyor. Ancak son 10 yılda üretici, girdi maliyetinin artması ve kolay yoldan kazanç elde etmek için tarım alanlarını bazı oteller ve şirketlere kiralamaya başladı. Birçoğu 20 yıllığına kiralanan tarım alanlarına, futbol ve tenis sahaları, eğlence merkezleri gibi yapılar inşa edildi. İlçede tarımla ilgilenen üreticinin birçoğu arazilerini bu şekilde değerlendirirken bir kısmı ise azalan tarım arazileri nedeniyle yakın zamanda üretimin biteceği korkusu yaşıyor.
'ZAMANLA SERALAR KAYBOLACAK, BU BİZİM İÇİN KÖTÜ'
Çilek üreticisi Mehmet Ayaz (47), yıllar önce çilek yerine pamuk ve fıstık üretimi yaptıklarını, ancak artık tamamen çilek üretildiğini belirterek, "Zamanla seralar kaybolacak. Çevrelerinde binalar yapılmaya başlandı. Golf alanına, futbol ve tenis sahalarına verenler var. Kadriye'de arazi azalıyor. Bu çilek 10 seneye kaybolur. Bizim için üzücü bir durum. Başka bir iş yapamayız. Ya çilek üreteceğiz, ya evde oturacağız" dedi.
'ESKİDEN PAMUĞA BEYAZ ALTIN, ŞİMDİ ÇİLEĞE KIRMIZI ALTIN'
20 yıldır çilek üreticiliği yaptığını belirten Ali Ayvaz da tarım alanlarının yok olmaya yüz tutmasından dert yandı. Eskiden pamuğa 'beyaz altın' denildiği gibi şimdilerde çileğe 'kırmızı altın' denildiğini vurgulayan Ayvaz, tarım alanlarının azalmasının önüne geçilmesi gerektiğini söyledi.
Çiftçi Hasan Çağlar (54) ise doğduğundan bu yana tarımın içinde yer aldığını söyledi. 10 yıldır özellikle çilek ektiğini belirten Çağlar, "Çok üzücü bir olay. Gerçekten olmaması gerekir. Kiraya veren var, satan var. Çiftçilik daha iyi. Bu toprak kalitesi hiçbir yerde yoktur. Tarım arazisi azalıyor" diye konuştu.
'2 MAHALLEDE TARIM YÜZDE 80 AZALDI'
10 dönümlük alanda çilek üretimi yapan Mustafa Mutaf ise kiraya vermenin, ekip dikmekten, tarım yapmaktan daha kazançlı olduğunu belirterek şöyle konuştu:
"Çiftçiler o yüzden sitelere, villalara, futbol ve tenis sahalarına veriyor. Şu anda çiftçinin elinde zaten pek bir şey kalmadı. Belek ve Kadriye iki mahalleyi düşünürsek tarım yüzde 80 azaldı. Belek'te yok denecek kadar az, Kadriye'de ise yüzde 50-60 civarında azaldı. Çiftçilik tamamen bitmek üzere."
'TARIM ALANLARI YÜZDE 10 AZALDI'
Antalya Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp, tarımın artık son dönemini yaşadığını söyledi. Tarımın son 5 yılda zor günler geçirmeye başladığını anlatan Alp, "Çocuklarımızı, çiftçimizi tarımda tutmakta zorlanıyoruz. Tarımın yapılması için para kazanılması lazım. Tarımda para kazanılmadığında ekim olmuyor. Tarımdan kaçış var, çünkü para etmiyor" dedi.
Maliyetin artığını, bu nedenle çiftçinin tarımdan uzaklaştığını kaydeden Nazif Alp, devletin tarımın her koluna ciddi destek vermesi gerektiğini ifade etti. Desteğin az da olsa yapıldığını, ancak yeterli olmadığını aktaran Alp, kamu bankalarından çiftçiye sıfır faizli kredilere ihtiyaç olduğunu söyledi. Tarımda kullanılan elektrik, akaryakıt gibi girdilerin de çiftçiye uygun hale getirilmesinin önemine değinen Başkan Nazif Alp, "Açık arazideki tarım artık kaydı. Nereye kaydı? Otellerimiz için eğlence yerleri, futbol sahaları gibi alanlara kaydı. Tarım alanlarında azalma var. Çiftçiler tarımdan para kazanamayınca arazilerini kiraya veriyor. 'Elimi sıcak sudan soğuk suya sokmadan para kazanayım' diyorlar. Buna çok kızıyorum. Otellere yer verilmesin mi? Verilsin elbette. Verimsiz arazilere yapılsın bu eğlence merkezleri, futbol sahaları. Verimli araziler tarıma bırakılsın. Tarım alanlarında yüzde 10'ların üzerinde azalma var" diye konuştu.
'VERİMSİZ TOPRAKLAR DEĞERLENDİRİLDİ'
Telefonla bilgi alınan Spor Turizmi Birliği Derneği Başkanı Recep Şamil Yaşacan da konuyla ilgili konuştu. Kimsenin arsasının ya da arazisinin elinden zorla alınmadığını belirten Yaşacan, çiftçiliğin biteceği yönündeki açıklamaların doğru olmadığını, futbol ve tenis gibi spor dallarının bölgenin tanıtımına ve dolaylı olarak turizme katkı sağladığını söyledi. Çiftçilerin ellerindeki arsaları sattığının doğru olduğunu aktaran Yaşacan, "Evet çiftçiler sattı ancak ellerindeki işe yaramaz, ekip biçemedikleri, toprağı verimsiz yerleri sattılar. Doğal olarak buralar bu şekilde değerlendirildi. Yoksa verimli arazi alınıp saha yapılmadı. Ayrıca bazı sahalarda çim yetiştirilip satılıyor. Bence diğer tarım ürünlerinden daha çok kazanç sağlıyor çim üretimi" dedi.
DHA
Antalya'nın çilek üretiminde söz sahibi olan ilçesi Serik'e bağlı Belek ve Kadriye mahalleleri, örtü altı üretimiyle Türkiye'nin çilek ihtiyacının büyük kısmını karşılıyor. Üretilen çilekler, hem lezzet hem de çeşitleri bakımından üreticisine yüksek kazanç sağlıyor. Ancak son 10 yılda üretici, girdi maliyetinin artması ve kolay yoldan kazanç elde etmek için tarım alanlarını bazı oteller ve şirketlere kiralamaya başladı. Birçoğu 20 yıllığına kiralanan tarım alanlarına, futbol ve tenis sahaları, eğlence merkezleri gibi yapılar inşa edildi. İlçede tarımla ilgilenen üreticinin birçoğu arazilerini bu şekilde değerlendirirken bir kısmı ise azalan tarım arazileri nedeniyle yakın zamanda üretimin biteceği korkusu yaşıyor.
'ZAMANLA SERALAR KAYBOLACAK, BU BİZİM İÇİN KÖTÜ'
Çilek üreticisi Mehmet Ayaz (47), yıllar önce çilek yerine pamuk ve fıstık üretimi yaptıklarını, ancak artık tamamen çilek üretildiğini belirterek, "Zamanla seralar kaybolacak. Çevrelerinde binalar yapılmaya başlandı. Golf alanına, futbol ve tenis sahalarına verenler var. Kadriye'de arazi azalıyor. Bu çilek 10 seneye kaybolur. Bizim için üzücü bir durum. Başka bir iş yapamayız. Ya çilek üreteceğiz, ya evde oturacağız" dedi.
'ESKİDEN PAMUĞA BEYAZ ALTIN, ŞİMDİ ÇİLEĞE KIRMIZI ALTIN'
20 yıldır çilek üreticiliği yaptığını belirten Ali Ayvaz da tarım alanlarının yok olmaya yüz tutmasından dert yandı. Eskiden pamuğa 'beyaz altın' denildiği gibi şimdilerde çileğe 'kırmızı altın' denildiğini vurgulayan Ayvaz, tarım alanlarının azalmasının önüne geçilmesi gerektiğini söyledi.
Çiftçi Hasan Çağlar (54) ise doğduğundan bu yana tarımın içinde yer aldığını söyledi. 10 yıldır özellikle çilek ektiğini belirten Çağlar, "Çok üzücü bir olay. Gerçekten olmaması gerekir. Kiraya veren var, satan var. Çiftçilik daha iyi. Bu toprak kalitesi hiçbir yerde yoktur. Tarım arazisi azalıyor" diye konuştu.
'2 MAHALLEDE TARIM YÜZDE 80 AZALDI'
10 dönümlük alanda çilek üretimi yapan Mustafa Mutaf ise kiraya vermenin, ekip dikmekten, tarım yapmaktan daha kazançlı olduğunu belirterek şöyle konuştu:
"Çiftçiler o yüzden sitelere, villalara, futbol ve tenis sahalarına veriyor. Şu anda çiftçinin elinde zaten pek bir şey kalmadı. Belek ve Kadriye iki mahalleyi düşünürsek tarım yüzde 80 azaldı. Belek'te yok denecek kadar az, Kadriye'de ise yüzde 50-60 civarında azaldı. Çiftçilik tamamen bitmek üzere."
'TARIM ALANLARI YÜZDE 10 AZALDI'
Antalya Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp, tarımın artık son dönemini yaşadığını söyledi. Tarımın son 5 yılda zor günler geçirmeye başladığını anlatan Alp, "Çocuklarımızı, çiftçimizi tarımda tutmakta zorlanıyoruz. Tarımın yapılması için para kazanılması lazım. Tarımda para kazanılmadığında ekim olmuyor. Tarımdan kaçış var, çünkü para etmiyor" dedi.
Maliyetin artığını, bu nedenle çiftçinin tarımdan uzaklaştığını kaydeden Nazif Alp, devletin tarımın her koluna ciddi destek vermesi gerektiğini ifade etti. Desteğin az da olsa yapıldığını, ancak yeterli olmadığını aktaran Alp, kamu bankalarından çiftçiye sıfır faizli kredilere ihtiyaç olduğunu söyledi. Tarımda kullanılan elektrik, akaryakıt gibi girdilerin de çiftçiye uygun hale getirilmesinin önemine değinen Başkan Nazif Alp, "Açık arazideki tarım artık kaydı. Nereye kaydı? Otellerimiz için eğlence yerleri, futbol sahaları gibi alanlara kaydı. Tarım alanlarında azalma var. Çiftçiler tarımdan para kazanamayınca arazilerini kiraya veriyor. 'Elimi sıcak sudan soğuk suya sokmadan para kazanayım' diyorlar. Buna çok kızıyorum. Otellere yer verilmesin mi? Verilsin elbette. Verimsiz arazilere yapılsın bu eğlence merkezleri, futbol sahaları. Verimli araziler tarıma bırakılsın. Tarım alanlarında yüzde 10'ların üzerinde azalma var" diye konuştu.
'VERİMSİZ TOPRAKLAR DEĞERLENDİRİLDİ'
Telefonla bilgi alınan Spor Turizmi Birliği Derneği Başkanı Recep Şamil Yaşacan da konuyla ilgili konuştu. Kimsenin arsasının ya da arazisinin elinden zorla alınmadığını belirten Yaşacan, çiftçiliğin biteceği yönündeki açıklamaların doğru olmadığını, futbol ve tenis gibi spor dallarının bölgenin tanıtımına ve dolaylı olarak turizme katkı sağladığını söyledi. Çiftçilerin ellerindeki arsaları sattığının doğru olduğunu aktaran Yaşacan, "Evet çiftçiler sattı ancak ellerindeki işe yaramaz, ekip biçemedikleri, toprağı verimsiz yerleri sattılar. Doğal olarak buralar bu şekilde değerlendirildi. Yoksa verimli arazi alınıp saha yapılmadı. Ayrıca bazı sahalarda çim yetiştirilip satılıyor. Bence diğer tarım ürünlerinden daha çok kazanç sağlıyor çim üretimi" dedi.
DHA