Antalya Şoförler ve Otomobilciler Odası, Martı-TAG uygulamasının korsan taşımacılık yaptığı, haksız rekabete yol açtığı ve erişimin engellenmesi için Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde davanın ikinci duruşması görüldü. Duruşma hakimin tayinin çıkması ve dosyayı inceleme fırsatı olmadığı için 11 Eylül’le ertelendi. Duruşma sonrası açıklamada bulunan Antalya Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Başkanı Mehmet Ali Alkan, yaklaşık bir yıldır bir korsan taksiciliğin hat safhaya çıktığını yasal yollardan önünü alamaya çalıştıklarını kaydetti. Antalya ve İstanbul’un ‘Korsan Cenneti’ olduğunu ifade eden Alkan, “Her önüne göre taksicilik yapıyor. Bunlarla ilgili yaklaşık 8 ay önce dava açmıştık. Bugün ikinci duruşma görüldü. Bizim dosyamızın hakimi tayini çıktığından dolayı naip hakimi atandı. Sadece davalı tarafın birleştirme talebi gündeme geldi. Birleştirme talebinde hakim bey dosyayı inceleyemediğinden dolayı 11 Eylül'e ertelemesini istedi” diyerek duruşma hakkında bilgi verdi. 

ALKAN’DAN ‘DAVA BİRLEŞTİRİLMESİN’ TALEBİ
Antalya Şoförler ve Otomobilciler Odası’nın İstanbul ve Antalya davalarının birleşmemesi yönünde talepleri olduğunu belirten Alkan, “Çünkü bizim davamız yeni açılan bir dava, ikinci celsesi görülen bir dava. Daha henüz delilleri tam toplanmamış olabilir. Biz mümkün mertebe delilleri sunuyoruz. İstanbul'daki dava, daha önce sonuçlandığı, Yargıtay’a gitti. Artık 19 Temmuz'da İstanbul'daki davanın son olacağını düşünüyoruz. İstanbul'daki dava son olursa, eğer bizim lehimize bir sonuç çıkarsa ki ümidimiz bu yönde. Bizim davamız ise 11 Eylül’de de bizim dosyamız görüldüğünde İstanbul’daki davaya istinaden bizde haklı davamızın haklı bir şekilde kazanarak devam edeceğimizi düşünüyoruz” dedi. 

“10 BİNİN ÜZERİNDE KORSAN TAKSİCİ VAR”
Antalya'da 10 binin üzerinde korsan taksici olduğunu iddia eden Alkan, “Şubatta ‘8 bin TAG şoförü var’ diye kendisi tweet atmıştı. Şu anda sezonun gelmesiyle birlikte bu sayının arttığını düşünüyoruz. Kimin bu işi yaptığını bilemiyoruz. Bunun yapanı bilebilmemiz için uygulamadan çağırıyoruz. Geliyor buraya ben kendi elemanımı indirttiriyorum. Oteller bölgesine 550- bin liraya götürmeye çalışıyor. Pazarlık ediyor kısa mesafe gidiyor ve hesabına atıyoruz parayı. Vergi yok, aldığı yok, SGK yok, hiçbir sosyal güvence yok. Resmi dairede çalışan bir arkadaşımız taksicilik yapıyor. Biz vergisiz taksicilik yapamıyoruz. Kayıtsız taksicilik yapamıyoruz. İzinsiz taksicilik yapamıyoruz. SGK'sız şoför çalıştıramıyoruz. Çalıştırdığımız zaman cezalarımız var” diye konuştu. 

“DON KİŞOT MUSUN?”
‘Paylaşımlı Yolculuk Yönetmeliği’ diye sokakta insanların da duygularıyla oynandığını ifade eden Alkan, “Bir sürü insanın ekmeğiyle oynayarak kendini haklı duruma geçirmek için çalışma yapmakta. Ama onun haksız olduğunu gerçek vicdan sahipleri biliyor. Bir de özellikle ‘taksi baronları’ diye tabir ediyor. Ona ben şu anda söyleyecek söz bulamıyorum. Şimdi bize devlet yetkiyi bakanlık kararıyla vermiş. Sana kim ne yetkisini de sen bu şekilde yapıyorsun? Sen kurtarıcı mısın? Don Kişot musun? Sen şirket kurmuşsun benim taksici esnafımın ekmeğini çalarak sen şirketine prim yaptırmaya çalışıyorsun. Gel o zaman takside çalış” diye konuştu.  

“TAKSİCİNİN EKMEĞİNİ ÇALIYOR”
Uygulamayı yöneten şirketin ‘uygulamalı yolcu yönetmeliği’ talebini eleştiren Mehmet Ali Alkan, “Kanunen çıkmış bir yasa yok, bir yönetmelik yok. Ama bunu bilerek utanmadan, elektrik direklerine reklam veriyor. Yani yaptığı iş yasalmış gibi. Resmen benim taksici esnafımın ekmeğini çalıyor, evine götüreceği ekmeğe ortak oluyor. Şu anda benim esnafım geçen yıl yaptığı cironun yarısını yapamıyor. Bizim 110 bine yakın taksicimizin her şeyi İçişleri Bakanlığı, Emniyet Müdürlüğü'nün bize verilmiş olduğu yetkilere dayanarak biz bu hizmeti ifa ediyoruz. Ama o gayri yasal bir şekilde yapıyor. Yasalmış gibi gösteriyor her türlü parası olduğu için de her türlü reklamı yapabiliyor. Ama onun da sonu 19 Temmuz'da gelecek diye ümit ediyoruz” diye kaydetti.