SOSYAL FOBİ (2)
Sosyal fobi yaşayan kişiler çoğunlukla içedönük özellikte
oldukları, düşük ve kısık bir ses tonu
ile konuştukları, ortamda kendilerine yönelik olumlu bir eleştiri yapıldığında
ya da iltifat edildiğinde, bunu sessizce geçiştirdikleri, kendilerini açık ve net
bir şekilde ifade etmekten çekindikleri gözlenmektedir.
***
Sosyal ortamlarda dikkatin kendilerinde olmasından
hoşlanmadıkları, genelde kalabalık ortamlardan kaçındıkları ve genellikle
onlara büyük bir konfor alanı sunan evde zaman geçirmeyi daha çok tercih
ettikleri görülmektedir
***
Sosyal fobi yaşayan bireylerde sosyal etkileşim esnasında ya
da herhangi bir sosyal ortama girildiğinde yüzde kızarma, nabzın hızlanması,
titreme, terleme, mide bulantısı, baş dönmesi, kaslarda gerginlik ve normal bir
şekilde nefes alamamak gibi bazı fiziksel belirtiler de görülebilmektedir.
***
Sosyal fobiye sahip olan bireyler için telefonda konuşmak,
yeni biriyle tanışmak, başkalarıyla birlikte yemek yemek, bir iş yaparken
izlenmek, kalabalık içinde konuşmak, otorite sahibi kişilerle bir arada
bulunmak önemli tetikleyicilerdir.
***
Bu tür durumlarda kinin önemli oranda korku ve endişe
hissettiği görülmekte ve bu sebeple bireyin bu tür durumlardan kaçınma
davranışı sergilediği görülmektedir.
***
Sosyal fobi tedavisinde öncelikle bireyin hangi durumlarda
rahatsız hissettiği tespit edilir. Diğer insanlarla yemek yemek, ortamdaki
sohbete katılmaktan kaçınmak, toplu yerlerde endişeli hissetmek gibi
durumlardan hangilerini yaşadığı ve bunlarla karşılaştığında nasıl davrandığı
belirlenmelidir.
***
Semptomların azaltılması için kişinin rahatsızlık hissettiği
durumlarla ilgili duygu ve düşüncelerini kontrol etmek gerekir. Ek olarak
kaçındığı ve korku hissettiği durumlardan kaçınması da azaltılmalı, kişinin
sosyal durumlardaki endişesini kontrol altına alabilmesi sağlanmalıdır.
***
SON SÖZ
Tüm bunlar için psikoterapi tedavisi önerilmekte ve bazı
durumlarda ilaç tedavisi de uygun görülebilmektedir.