SMA’LI EREN’İN ‘ZORLU’ SAVAŞI

Türkiye’nin en küçük SMA Tip-1 hastaları arasındaki 2 aylık Mehmet Eren Atak, henüz dünyaya yeni açtığı gözleri, minik elleri ve kocaman kalbiyle büyük bir yaşam mücadelesi veriyor.

Zehra TEKECİ/ İrem GÜNEYBAZ

Muratpaşa ilçesinde yaşayan Bayram (30) ve Nuran (27) Atak çifti, 2 yıl önce sevgilerini taçlandırarak dünya evine girdi.  Atak çifti, geçtiğimiz mart ayında minik Mehmet Eren’in dünyaya gelmesiyle büyük bir mutluluk yaşadı. Evlatlarını kucaklarına alan ve evlerine dönen çift, bir hafta sonra minik Mehmet Eren’in hareketlerinde azalma fark ederek, hastaneye başvurdu. Yapılan tetkiklerde minik Mehmet Eren’e SMA Tip-1 teşhisi konuldu.

“TUTUNACAK DALIM OLMUŞTU”

Konuya ilişkin Lider Medya’ya açıklamalarda bulunan anne Nuran Atak, oğluna teşhis konulduğundan beri büyük bir şaşkınlık ve üzüntü içerisinde olduğunu söyledi.

Hamilelik sürecinde de zorlu süreçler yaşadığını anlatan Atak,” Hamileliğim sürecinde annemi ve dayımı aynı anda kaybettim. Bebeğim doğduğunda benim tutunacak dalım olmuştu. Ancak teşhisi duyduğumda çok üzüldüm. Dünyam başıma yıkıldı. Ne yapacağımı, ne hissedeceğimi bilemiyorum. Bebeğimi kucağıma desteksiz dahi alamıyorum. Kolları düşüyor, bacakları hareket etmiyor. Nefes alış verişi çok hızlandı. Geceleri artık rahat uyuyamıyoruz. Başında nöbet tutuyoruz, nefesi hızlandı acaba nabzı düşer mi, kusar ve nefes alamaz mı diye endişeleniyoruz. Başından bir an olsun ayrılmıyoruz” diye konuştu.

“6 AY İÇİNDE İLACA KAVUŞMALI”

Atak hastalığın erken teşhisi nedeniyle oğlunun bir şansı olduğunu vurgulayarak, “Oğlumda şu an SMA hastalığının bazı belirtileri var. Teşhisi erken olduğu için bir şansımız var. Ama oğlum her geçen gün gücünü kaybediyor. Makinelere bağlanmadan, aç kalmadan bir an önce tedavi olmasını istiyoruz. İlk duyduğumuzda bu hastalığın tedavisi olduğunu bilmiyorduk. Öğrendiğimizde çok sevindik. Ancak çok pahalı bir ilaç. Oğlumun tedavisi için 1 milyon 823 bin dolar ödeme istediler. Onu bir an önce bu tedaviye ulaştırmak istiyoruz. Eğer ilacını 6 ay içerisinde alırsa yüzde 98 oranında iyileşme ihtimali var” dedi.

“OĞLUM KÜÇÜK AMA SAVAŞI BÜYÜK“

Bu şansı kaybetmek istemediklerini ifade eden Atak, oğlunu tedavisinde kilo sorunu yaşamamak için emziremediğini söyleyerek, “Benim oğlum çok küçük ama savaşı çok büyük. Ben kilo alır diye onu emziremiyorum. Ben evladımı nasıl aç bırakırım? Ağlarken sesi bile çıkmayan yavrumu nasıl beslemeyeyim? Tek istediğim bir anne olarak oğlumun bir an önce tedavisine kavuşması ve onun sağlıklı olduğunu görebilmek” şeklinde konuştu.

Öte yandan anne Atak, erken teşhisin önemine dikkati çekerek, evlenecek çiftlerin bu konuya özen göstermeleri gerektiğini vurguladı.

“EVLADIMIZI KAYBETMEK İSTEMİYORUZ”

Baba Bayram Atak ise, minik Mehmet Eren doğduğunda dünyanın en mutlu insanı olduğunu anlattı.

İlk çocukları olduğu için teşhis süresinde çevresinin uyarılarını dikkate alarak hastaneye başvurduklarını söyleyerek, “Ben genellikle akşamları eve gittiğimde oğlumla vakit geçiriyordum. Eşim ve halamın dikkati sayesinde erkenden oğlumun hastalığını öğrendik. Evladımızı kaybetmek istemiyoruz. Erken teşhisteki şansını tedavide de sağlarsak oğlumuz kurtulabilir. Onu sağlıklı olduğu günleri görebilmek için canımızla dişimizle çabalıyoruz” şeklinde konuştu.