SİZ NESİNİZ ARKADAŞ KARAR VERİN ARTIK!
Ah şu GAZETECİLİK ne işmiş bir biz anlayamadık gitti. Herkes daha doğrusu sokaktan tuttuğun “GAZETECİYİM” diye kimliğe bürünüyor. Yapan bir yapmayan bin pişman. Aslında GAZETECİLİK çok ZOR ve STRESLİ bir meslek. Bu hem çalışan hem de sahibi açısından böyle. Amma velakin bizim işin HAVASI çok.
Bu nedenle BASININ GÜCÜNÜ kullanıp istediğiniz bilgi ya da kişiye daha çabuk ulaşabildiğiniz için herkesin gözü sizin yani bizim üstümüzde. Bir de GAZETECİLİK etiketini kullanıp HAVA atmak veya PROTOKOLDE yer edinmek isteyenler var. Bir de seçim zamanı “GAZETECİYİM” edasını bürünün aday olanlar var.
En son yazdığım tipler şu an piyasada CİRİT ATIYOR. Hem de biz profesyonel gazetecilere “MESLEKTAŞIM” ifadeleri ile başlayan davetiyeler gönderenimi ararsın yoksa SAHTA BASIN KARTINI alıp paylaşanlarımı?
Benim bildiğim GAZETECİ olan Menderes Türel, Gürsel Kaya, Songül Başkaya ve Ebru Küçükaydın var aday adaylığı başvurusunda bulunanlar içinde. Gerisi ÇAKMA! Şimdi benim ÇAKMA diye adlandırdığım, “UYDURUK GAZETECİLER kim, hangi partiden ADAY ADAYI olmuşlar” diye merak edenleriniz vardır. İki örnek vereceğim.
İlk örnek isim yani ÇAKMA GAZATECİ aday adayımız LEYLA LİMAN ORUÇ. Kendisi halen Muratpaşa Belediye Meclis Üyesi. Biyografisine baya bir kalabalık. Trabzonlu. Yurtdışında yüksek lisans yapmış, Asıl mesleği sanırım bitirdiği okula bakarsak İŞLETMECİ. Ama ne olduğunu bilmiyorum. Birkaç vakıf ve dernek ile STK’da yöneticilikte yapıyor.
Antalya Karadenizliler Derneği’nin (ANTKARDER) ikinci başkanı. İstanbul merkezli BİZİM ANADOLU isimli gazetenin internet sitesinin köşe yazarıymış. Toru topu 10 köşe yazısı var. Ama ABLAMIZ kendini o kadar işinin arasında bir de GAZETECİ olarak görmüş olmalı ki, benim gibi 40 yıllık GAZETECİYE bile MESLEKTAŞIM demekten geri kalmıyor.
Bize niye “MESLEKTAŞIM” diyor biliyor musunuz? “İYİ PARTİ’DEN Antalya Milletvekili Aday Adayı” olacakmış da ondan. Davet yazısında, “22 Mart Çarşamba günü Antalya İYİ PARTİ İl binamızda saat 15:00’da Yapacağım basın açıklaması programına katılımınız çok kıymetli olacaktır” diyor.
Sen on zamandır meclis üyeliği yap, bir gazetecinin halini hatırını sorma sonra aday adayı olunca aklına GAZETECİ olmak gelsin, sonrada TINLAMADIĞIN o kişiler MESLEKTAŞIN oluversin öyle mi? Geçiniz bunları.
İkinci örnek vereceğim isim ise bir eski ÜLKÜCÜ! Antalya’da sandalye sektörünün tanınmış isme KUBİLAY YAYLA. Bu zat-ı muhteremde İYİ Parti Antalya Milletvekili Aday Adayı.
Ancak adaylık başvurusunu yapmadan birkaç gün önce sosyal medya hesabından SAHTA BASIN KARTI paylaştı. Aslında basın kartı değil de TANITIM KARTI. Parayla satılıyor.Polis logosu kullanarak yapılmış bir kart. İSTANBUL POLİS BASIN GAZETESİ. Kartın düzenlenirken tilkilik yapılmış. İSTANBUL POLİS BASIN büyük GAZETESİ küçük punto.
Şimdi kartın tanzim edilişine baktığımızda İYİ Parti aday adayı olan KUBİLAY YAYLA, Antalya Muratpaşa TEMSİLCİSİ olarak gösterilmiş. Numaradan NUMARA bile verilmiş! Kartın görüntüsünü sosyal medya hesabından, “Mensubu olduğum polis teşkilatının POLİS BASIN KARTINI taşımaktan şeref ve onur duyuyorum. Allah polisimize ve askerimize zeval vermesin” ifadesi ile paylaşmış KUBİLAY YAYLA.
Benim anlamadığım, bir işadamı niye GAZETECİ OLMAK İSTER? Madem gazeteci olmak istiyorsun al bir gazete geç başına istediğini yaz çiz. Sana engel olan yok. İşadamı olarak tanınırken ÇAKMA BİR BASIN KARTI satın alıp NASIL GAZETECİ olunuyor anlamıyorum. Madem İŞİDAMI-GAZETECİ-SİYASETÇİSİN yaptın paylaşımda niye POLİS OLDUĞUNU dikte ediyorsun?
Bakın arkadaşlar, önce NE OLMAK İSTEDİĞİNİZE bir karar verin. İlk okuldaki çocuk bile ne olacağına o yaşta karar veriyor. Bari siz yapmayın. Hele ülke yönetimine talip olduğunuzu söylediğiniz anda!
BİZ SİZİ YALIN SEVDİK!
Ben oldum olası SANATÇI ve FUTBOLCULARIN siyasete girmesine karşı olan biriyim. Hatta gerçek GAZETECİ olanların bile. Çünkü birini sanatı, diğerini kabiliyeti diğerini de yazıları için sevdik. ASRIN FELAKETİNDE saygı duyarak takip ettiğimiz, hemşehrileri için gözyaşı döken GÖKHAN ZAN! Meğer insanların açısı üzerinden siyasi rant devşirme peşindeymiş.
Meğer Cumhurbaşkanlığına İletişim Başkanlığına teşekkür edip sonrada bir televizyonda hakaretler yağdırmasının bir sebebi varmış! Derdi İYİ Parti’den aday adayı olmakmış! Bir diğer isimde doğduğum şehirde tanıdığım kişiliğinden şüphe duymadığım ÜNAL KARAMAM. Biz ona hep YÜREĞİ, DİK DURUŞU ve FUTBOLU ile sevmiştik!
Ama o da maalesef DEVLETİNE KATİL DİYENLERE ses çıkaramayan İYİ Parti’den milletvekili aday adayı oldu. Keşke BÖYLE OLMASAYDI. Keşke siyasete hiç girmeseydiler de biz onları YALIN HALLERİ ile sevseydik. Gönlümüzde öyle kalmaya devam etselerdi.