SİZ BU İTTFAKI DA, İNKAR EDERSİNİZ!

Türkiye’de CHP ile HDP arasında gizli ittifak ilk kez Antalya’da gün yüzüne çıkmıştı. Hem de yerel seçim öncesi yaşanan o gizli ittifak ifşa olmuştu. Görüntülerle fotoğraflarla.

Ancak, seçmeninden tepki gelmesinden korkan CHP bu ifşa olan gizli ittifakı belgelerine rağmen inkar etmişti. Her zaman yaptığı gibi. Ama seçimlerde listede yer alan HDP’liler inkar politikasını çürütmüştü.

Yani o dönemde bu kirli ittifakın gizlisi saklısı kalmamıştı. Ama biz millet olarak özellikle siyasette inkar politikasını kullanırız. Amacımız halkı kandırmak değil mi?

Fakat gel zaman git zaman eli kanlı terör örgütü PKK’nın uzantısı olan HDP ile CHP’nin ittifakı, kol kola yürümeleri ayen beyan ortada olsa da bu inkar politikası devam etti.

Yaşananlara rağmen her olayda inkar sistemini devreye sokan CHP, bu kez Antalya’da yine kirli ittifakını ifşa etmekten çekinmedi. Daha doğrusu gizleme gereği duymadı!

Millet İttifakı'nın gizli ortağı HDP ve iş birlikçisi CHP, Konyaaltı Cemevi’nde bir araya gelerek ‘Savaşa Karşı Barış, Irkçılığa Karşı Kardeşlik’ adı altında düzenledi.

Yanlış duymadınız. Binlerce asker ve sivili katleden eli kanlı terör örgütünün işbirlikçisi, yılmaz savunucusu HDP ile CHP yaptı bu toplantıyı. HDP düzenledi CHP’liler iştirak etti.

Programın ana katılımcıları arasındaki CHP’li meclis üyelerinin, dikkat çekmemek için arka sıralarda oturması pazıları tam yerine oturttu. Saklansalar da gizlenseler de yine ifşa oldular.

Kimdi bu CHP’hliler? Bizim tanıyabildiğimiz kadarıyla CHP'nin PM'deki Antalya temsilcisi Garip Erdoğan, CHP Antalya il yönetiminden Belgizar Burcu ve Ali Murat Özel, CHP Kepez Meclis üyeleri Nesibe Bahadır ve Cafer Turgay.

Kirli ittifakın destekçilerini dün bizim Lider Gazetesi fotoğraflarıyla tek tek işaretledi. Hani “Bir orada değildik” diye inkar ederlerse belge olsun diye.

Ancak o toplantıya katılan 300 kişi arasında bir isim daha vardı ki sormayın. Ben bile şaşırdım. Bu isim, 2019 yerel seçimlerinde Antalya Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olan Saadet Partili avukat Ali Aktaş.

İnanın aklık ermedi benim bu işe. Oysaki ben kendisini iyi bir vatan sevdalısı olarak bilirdim. Ama söylemi ile eylemi örtüşmedi Aktaş’ın. Vallahi şehitlerimizin kemiklerini sızlattı. Tıpkı kirli ittifakı ifşa olan CHP’liler gibi.

Eeee bu siyaset denen illet böyle bir şey demek ki. Dün dündür bugün bugündür taktiği. Umarım Sayın Ali Aktaş, bu yanlışından dönerde biz de kendisi hakkındaki düşüncelerimizin doğruluğuna inanmaya devam ederiz.

SEN ÖNCE ANTALYA’YA BAK

CHP Antalya İl Başkanı Nuri Cengiz, kendi partililerin HDP’nin düzenlediği panele katıldıklarından haberi var mı yok mu bilmiyorum. Kendisinin CHP’li Büyükşehir Belediyesi tarafından toplu ulaşıma zam yapılırken öğrenci biletlerine yapılan zamdan da haberi var mı yok mu onu da bilmiyorum.

Ama bildiğim ve gördüğüm bir şey var o da kendisi Antalya’nın sorunları yerine başka şehirdeki sorunlarla ilgilenmeye devam etmesi.

Cengiz, son olarak İstanbul Kadıköy’de bir grup öğrencinin Yoğurtçu Parkında yaptığı ‘Barınamıyoruz’ eylemine destek açıklaması yaparak aklının burada değil oralarda olduğunu gösterdi.

Yahu arkadaş sana ne İstanbul’daki eylemden. Eğer öğrencileri birisi destek verecekse bırak İstanbul İl Başkanı versin. Ha “Yok berim gözüm Canan Kaftancıoğlu’nun koltuğunda” diyorsan o başka mesele.

Bak Cengiz efendi. Antalya’da senin partine mensup belediye başkanı öğrencilerin toplu ulaşımına zam yapacak sen sesini çıkarmayıp ta bin küsur kilometre ötede eylem yapacak çocuklara destek vereceksin!

Yok öyle üç köfte beş kuruşa. Önce sen kendi kapının önünü temizle sonra sağa sola sark. Sen önce asker ve sivillerimizi katledenlerle ‘Barış’ narası atan partililerine bir çeki düzen ver. Sonrada çık nereyle uğraşacaksan öyle uğraş. Aklın başka yerde gövden başka yerde olmasın.

NİHAYET YANLIŞTAN DÖNÜLDÜ

Dünkü yazımda ‘ÖLÜ TAKLİDİ YAPMAYIN’ diye CHP’li Büyükşehir Belediyesi ve Akdeniz Üniversitesi Rektörlüğü’ne bir çağrıda bulunmuştum. Sanırım çağırı adresini bulmuş.

Antalya’nın öğrenciler için ulaşımda en pahalı şehre geldiğini belirtirken, üniversite kampüsü içindeki ulaşımın ücretli hale getirilmesini eleştirmiştim.

Hatta bu soruna öğrencilerin isyanına çözüm bulması gereken, hem Antalya Büyükşehir yönetimi hem de Akdeniz Üniversitesi Rektörlüğü’nün ölü taklidi yaptığını anlatmıştım.

Biraz bu ifadelerimin sert kaçtığının farkındaydım ama bu ifadeler adresini bulunca soruna bir nebzede olsun çözüm getirilmiş. Yani Rektör Prof. Dr. Özlenen Özkan’ın bastırması ile üniversite içindeki ulaşım öğrencilere tekrar ücretsiz hale getirilmiş.

Bir başka deyişle, hem rektörlük hem de büyükşehir yetkilileri üzerlerindeki ölü toprağını atarak yanlıştan dönmüşler. Darısı öğrenci ulaşım ücretlerinde yeni bir düzenlemeye gidilmesine.