SİYASET, LAF OLSUN DİYE YAPILMAMALI

Son günlerde siyaset dünyasında “ağzı olan konuşuyor” misali açıklamalar dikkatimi çekiyor. Özellikle “Millet İttifakı partiler böyle yapıyor” dersem yalan söylememiş olurum. İP’li Muratpaşa İlçe Başkanı Semih Tayfur bu konuda başı çeken siyasi isimlerden sadece biri.

Kendisini tanımam yüz yüze gelip selam vermişliğim bile yoktur. Lakin çok ilginç birisi geldi bana. Örneğin, AK Parti Milletvekili Tuba Vural Çokal hakkında eski Sağlık Müdürü Ünal Hülür’ün istifası nedeniyle ortaya attığı iddialar. Konuyu bildiğim için iddiadan öte iftira!

Bir siyasetçi hele hele iktidara aday olan bir partinin önemli bir ismi bir açıklama yapacaksa elinde belge olmalı. Öyle sallama laflarla lügat parçalayarak bu işler olmaz. Hadi bu istifa meselesindeki iftira niteliğindeki açıklama yargıya taşındığı için üzerinde durmayacağım.

Lakin dün Semih Tayfur’un başka bir konuyla ilgili açıklaması geldi. Şaşırıp kaldım. Zat-ı şahaneleri dün İP Meclis Üyesi Mustafa Hazar ile birlikte bir taksi durağını ziyaret etmiş. Bunda sıkıntı yok, iyide olmuş. Ancak taksici esnafının derdini dinlerken kendi düşündüklerini onların cümleleri gibi aktarmış.

Yıllardır İstanbul başta olmak üzere birçok şehirde yıllardır uygulanan elektrikli scooterler konusunda taksicilerin haklı serzenişini gündeme getirmek için böyle bir yolu tercih etmiş. Esnafın ağzından demiş ki, “Martı uygulaması AK Partililerin projesi mi? Bu uygulamaya kimler onay verdiğini bilmiyoruz. Hangi kurumlar nasıl denetliyor bilgimiz yok. Acaba bu yine iktidar yanlısı bir şahsın para kazanması için uygulanan bir sistem mi?”

Kendi düşündüklerini taksicileri söyletmiş medyaya gönderdiği bültende. Ardından da kendi ağzından, “Elektrikli scooter sisteminin kente getirilerini araştırıp, esnafın işlerini sekteye uğratmaması için gerekli çalışmaları yapıp, konuyu meclise taşıyacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Taksici esnafımızın yaşadığı problemlere çözüm bulmak için gerekli mercilerle görüşmelerimizi yapacağız” ifadelerini kulanmış.

Çok araştırmana gerek yok Sayın Semih Tayfur. Ben size anlatayım Antalya’da bu işe kimin izin verdiğini. Öncelikle sizin ittifak kurduğunuz CHP’li Büyükşehir Belediyesi diyeyim. Sonrada 23 Haziran 2021 tarihinde UKOME’den bu konuda karar çıktığını anlatayım. Hem de 19 ilçede 12 bin 742 adet için izin verildiğini vurgulayayım.

Ulaşım Planlama ve Raylı Sistem Dairesi Başkanlığı, firmaların başvurularını almış ve almaya da devam ediyor. MARTI, BİN BİN ve sanırım TORNET diye bir firmaya izin verilmiş.

Anladınız mı başvuruyu kimin alıp izin verdiğini? Yani sizin ortağınız! Hani şu bisiklet yollarını gereksiz bulup kaldıran CHP’li Büyükşehir Başkanı Muhittin Böcek ve ekibi.

İsterseniz gidin bir onlara sorun, “Yahu siz hangi akla hizmet buna izin verdiniz” diye. Sonrada gidin o taksici esnafından “Tüh bizim ortak yapmış bunu” diye özür dileyin.

Hani mesele siyaset yapmaksa önce elinizdeki doneye bir bakıp öyle konuşun, LAF OLSUN DİYE SİYASET yapmayın. Yoksa her seferinde duvara toslarsınız. Benden söylemesi.

KÖŞEYE SIKIŞIP KALDI  

Dünkü yazımda Elmalı Belediye Başkanı Halil Öztürk’ün ilçedeki muhtarları KKTC’ye geziye götürmesi konusunu ele almıştım. Aslında gezi değil dosdoğru tatil. Bu konuda İP Meclis Üyesi Mehmet Çetin’in bile olaya tepki gösterip buna ayrılan bütçenin engellilere harcanmasını istediğini belirtmiştim. Bu teklife binlerce destek gelmiş.

Çetin’i bu önerisinden dolayı kutlayan Elmalılılar, “Muhtarlarımızın ekonomik durumları iyi. İstedikleri zaman aileleri ile birlikte Kıbrıs’a da giderler, yurtdışı ve yurtiçine de” diyerek olaya tepki gösterdi.

Bazıları ise, “Bu gezi engelliler ve aileleri için yapılsın. Hatta KKTC değil yurt içinde bir şehir olsun” diyerek yeni bir öneri sundu. Makul bir öneri. Ancak Halil Öztürk’ün asıl köşeye sıkıştığı konu bu değil. Vakti zamanında kendisi yeni evlenen çiftlere balayı sözü vermiş. Şimdi onlar ayağa kalkmışlar.

“Başkan bizlere söz verdiğin 2 günlük balayı ne oldu? Çocuklarımız bile oldu ama ortada ne balayı var ne tatil. Biz kıyak değil verilen sözün yerine getirilmesini istiyoruz” diye bas bas bağırmaya başladı. Haksızlar mı? Asla, yerden göğe kadar haklılar. Köşe sıkıştın başkan ama SÖZ AĞIZDAN ÇIKARMIŞ. Hadi iyi tatiller sana.

BAŞKAN BÖYLE OLUR

Dün Antalya her kış sezonunda olduğu gibi olağanüstü bir günü yaşadı ve halen yaşamaya devam ediyor. Meteoroloji’nin TURUNCU uyarısı ile resmen bir afet yaşandı. Yollar göle döndü, araçlar yollarda kaldı, ağaçlar devrildi, yollar çöktü, çatılar uçtu. Bildik manzaraları yine yaşadık. Son 3 yıldır zaten alıştık bu görüntülere.

Ancak dün sosyal medyaya yansıyan bir görüntü daha vardı ki insana, “Hah işte başkan dediğin böyle olur” dedirten türdendi. Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu bu kişi. Namı diğer ‘Necati Hoca’ dür sosyal medya hesabından kendi cep telefonunu vererek yardıma ihtiyacı olanların direkt kendisini ulaşmasını istedi. Her babayiğidin harcı değil!

Yetmemiş Necati Hoca, sarı çizmeleri giyip üzerine su geçirmez tulumu ve yağmurluğu giyip ilçe sokaklarını ekiplerle birlikte geçmeye çıkmış. Öyle koltuğunda oturup, “Vah tüh, dikkatli olan” dememiş.

Benim gördüğüm kadarıyla elinden ne geliyorsa yaptı dün Kemer Belediye Başkanı Topaloğlu. Umarım diğer başkanlar kendisini örnek alır.