SERALARDA KISITLAMA MESAİSİ
Ülke genelinde uygulanan 80 saatlik kısıtlama sebebiyle vatandaşlar dört gün boyunca evde kalırken sebze üretiminde büyük rol oynayan kadın üreticiler üretmeye devam etti.
Ülke genelinde uygulanan 80 saatlik kısıtlama sebebiyle vatandaşlar dört gün boyunca evde kalırken sebze üretiminde büyük rol oynayan kadın üreticiler üretmeye devam etti.
Türkiye'nin yaş sebze ve meyve üretiminde söz sahibi olan Antalya’nın Aksu ilçesinde, üretici kadınlar yeni yılın ilk günlerinde seralarında üretime devam ettiler. Sabahın erken saatlerinden, akşam geç vakitlere kadar çalışan üretici kadınlar, ülke ekonomisine sağladıkları katkıyı daha yükseğe taşımak için çalıştıklarını söylediler.
22 senedir üreticilik yaptığını dile getiren Samiye Çite “Şu an domates ekiyoruz. Bir yılda 100 ton domates hasatı yapıyoruz. Üretmek çok kolay değil. Ülke ekonomisine katkıda bulunmak bizi mutlu ediyor. Üreticiliğin zorluklarının yanında, kolay tarafı, çalışma saatlerimizi kendimiz belirlememiz. Her şeye rağmen keyifle çalışıyoruz. Herkesin bir işyeri var, bizim iş yerimiz de seralarımız. Fide fiyatları, gübre ve ilaç rakamları her geçen gün katlanarak yükseliyor. Satış fiyatlarımız değişmiyor. Her yıl bu sorunu yaşıyoruz. Sattığımız ucuz, aldığımız çok pahalı olsa da bütün bunlara rağmen, üretime devam edeceğiz” diye konuştu.
Aksu’da 1994 yılından beri 20 dönüm arazi de domates ve biber üretimi yapan Münevver Basak, “ Biz kadınlar olarak çocuğumuza baktığımızdan daha çok özen gösteriyoruz ürünlerimize. ‘Şili’ adı verilen biberi yurt dışına ihraç ediyoruz. Domatesi iç piyasaya satıyoruz. Tarıma verilecek destekler doğrultusunda çok daha fazlasını üretip, ülke ekonomisine katkımızı daha yükseğe taşımak istiyoruz.” dedi.
Uzun zamandır üreticilik yapan Naile Celbiş ise şunları söyledi “ Sabahın çok erken saatlerinde seraya geliyoruz. Yetişen ürün bir gün dahi beklemez. Taze olarak tüketiciye göndermek zorundayız. Her gün çok erken saatlerde işimizin başında oluyoruz. Yeni yıla serada çalışarak girdik. Kısıtlamanın olduğu günlerde bile üretime devam ediyoruz. İşimi seviyorum. Çalışarak, üreterek ülkeme katma değer sağladığım zaman bütün yorgunluklarım son buluyor.” Celbiş, Maliyetler yüksek. Bu konuda devletimizin biz üreticileri desteklemesini bekliyoruz" diye konuştu.
İHA
İklim değişikliğinin tarım üzerine etkilerini ve alınması gereken önlemleri anlatan Akdeniz Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, “Geçtiğimiz 5 yıl içerisinde Türkiye tarım sigortaları kapsamında çeşitli tehditlere karşı üreticilere hükümet 10 milyar liralık bir ödeme yaptı. Ürününü garanti altına almak isteyenlerin tarım sigortası mutlaka yaptırması gerekiyor” dedi.
Türkiye’de ve dünya genelinde iklim değişikliğinin tarımsal üretimi ciddi şekilde etkilediğini belirten Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, iklim değişikliğinin Akdeniz Havzası’nı fazlasıyla etkilendiğini vurguladı. Özçatalbaş, “1 ile 4 santigrat derecelik bir artış söz konusu. Ancak 1 santigrat derecelik artış bile tarımsal faaliyetlerde önemli sınırlamalara yol açabiliyor” dedi.
Türkiye'den 114 ülkeye yılın 9 ayında 1 milyar 160 milyon dolarlık meyve ihracatı yapıldı.
Antalya Ticaret Borsası (ATB) ve Antalya Tarım Konseyi (ATAK) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, Türkiye İstatistik Kurumunun (TUİK) açıkladığı Ağustos ayı Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi'ni (Tarım-GFE) değerlendirdi. Tarım-GFE'nin Ağustos ayında aylık yüzde 1.39 ilan edildiğini belirten Çandır, “Bu rakam, endeksin ölçülmeye başladığı 2015 yılından itibaren Ağustos ayları ortalamasının (2.00) yaklaşık yüzde 30 altında olmuştur. Uzun bir aradan sonra ilk defa ortalamanın altında bir aylık tarımsal girdi fiyat endeksi düşüşü ilan edilmiştir” dedi.
Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü (BATEM) Müdürü Abdullah Ünlü Toprağın Sesi programının konuğu oldu. Müdür Ünlü kurum olarak sektör ve paydaşlara öncülük etmeyi amaçladıklarını söyledi.
Türkiye'nin tohumculuk sektöründe önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Akdeniz Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, “Türkiye’nin, tohumculuk sektöründe dışarıya bağımlı bir ülke olmadığını belirterek, aksine ihraç eden bir ülke olduğunu vurguladı.
Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, Antalya, Isparta ve Burdur illerinde Şubat-Nisan dönemi özelinde ciddi kuraklık belirtileri gözlemlendiğini belirerek, kuraklık durumuna karşı alınması gereken önlemleri aktardı. Şube, yağışlarda geçen yılın Nisan ayına göre yüzde 70 azalma yaşandığını vurguladı.
Tarım ve Orman Bakanlığı Tayvan'a nitrofuranlı yumurta gönderildiği iddialarını araştırmak üzere inceleme başlatıldığı açıkladı.
Antalya’da 20 dönüm örtü altı alanda yıllık 50 bin paket tohum üretimi yapan Ziraat Yüksek Mühendisi Ali Uzun, 7 türde 50 çeşit tohumu 16 ülkeye ihraç ediyor. Uzun, “Antalya’da ilerleyen yıllarda seralarda belki de yemek için domates üretilmeyecek. Tamamen tohumluk üretilecek. Çünkü biz tohumluk ürettiğimiz zaman birim alandan 10 katı daha fazla kazanabiliriz. Bunu bugün günümüzde Hindistan başarmış durumda. Sektörümüze teşvik alabilirsek hem istihdama katkıda bulunuruz hem de ülkemizin ihracatına katkıda bulunuruz” dedi.
Antalya’nın Serik ilçesinde sabahın erken saatlerinde seraya giren kadınların mavi yemiş (blueberry) mesaisi başladı. Saksılardan tek tek toplanan mavi yemişlerin 125 gramı 45 liradan alıcı buluyor.
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz