SEÇİLİRSE SEÇİLİR, SEÇİLEMEZSE GİDER

Antalya siyaset dünyası Mehmet Başaran ismini çok iyi bilir. Kendisi Burdur Dirmilli. Hayali hep milletvekilli seçilmek olan Başaran ne hikmetse bu emeline bir türlü ulaşamamış bir isim. CHP’de siyasete başlayıp AK Parti’ye geçip önce Kepez Belediye Meclis Üyesi seçilen Mehmet Başaran, çocukluk hayaline ulaşabilmek için istifa edip milletvekili adayı olmuştu.

Kader bu ya aslında kadersizlik demek lazım Başaran yine milletvekili olamamıştı. Gel zaman git zaman İYİ Parti kurulunca şansını bu kez burada deneme kararı aldı. Partinin Antalya’da ilk il başkanı olarak göreve başladı. Aslında siyasi geçmişine bakacak olursanız dönemin ‘Fırıldak Kubisi’nden hiçbir farkı kalmamış.

Çünkü ha bire parti değiştirmiş. Nasrettin Hoca’nın, “Ya tutarsa” göle yoğurt mayası çalması misali. Hala İYİ Parti’de amma o çocukluk hayaliden vazgeçmiş değil. Önüne hiçbir engel çıkmaması için İYİ Parti’de kazanın altına sürekli odun atıp ateşi harlayan bir İl Başkanı Mehmet Başaran. Bunun en son örneği Kepez İl Teşkilatı’nda yaşanan olaylar!

İYİ Parti Kepez İlçe Başkanlığı’nda yaşanan istifalar ve görevden almaların sarsıcı etkisi hala devam ediyor. Tepeden inme atamalar yapılıp Mazlum Yücel ve yönetim kurulunun görevden alınması bunun kanıtı. İYİ Parti Kepez İlçe Başkanlığı koltuğuna Mesut Emrah Yıldırımlar’a karşı açılan bayrak. Ardından bir grup partilinin olağanüstü kongre talep etmesi işin cabası.

Tabi bunlar yaşanırken İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in her zaman olduğu gibi anlamsız bir sessizlik içinde kalması akıllarda soru işareti oluşturuyor. Tek derdi milletvekili olmak istediğini her defasında söyleyen Başaran’ın Kurban Bayramı’nda yaptığı paylaşım parti içinde bardağı taşırmış.

10 Temmuz’da yapılan paylaşımda, “Üstünlerin hukukunun değil, hukukun üstünlüğü için mücadele eden tüm hukukçuların #HukukGünü kutlu olsun” ifadeleri çelişki yaratmış. Nedeni ise Kepez ilçe teşkilatında hukuksuz yapılan görevden alma ve tamalar.

İnan ki çok ama çok komiksin Sayın Başaran. Madem sen hukukun üstünlüğüne inanıyordun da seçilmiş Kepez İlçe teşkilatını niçin görevden aldırdın? Hukuk sana değil herkese lazım. Bakın bir konuda daha var. Tek özelliği bol parası ve üç parti değiştirmesi olan İYİ Parti Antalya İl Başkanı Mehmet Başaran’ın partide bayramlaşma yapmayıp Dirmil’de bayramlaşmaya katılması neyin nesi acaba? Hangi akla hizmet ki?

Yahu garipsemeyin bu adamın yaptıklarını. İlk seçimde milletvekili listesine koyun, seçilebilirse seçilsin, seçilemezse boyunun ölçünü bir kez daha alsın.

Sizde kurtulun siyaset dünyası da.

HAZIRLIKLI GELMEKTE FAYDA VAR

Kurban Bayramı, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü ile birleştirilince 9 güne uzayan tatil Antalya’da turizmcilerin yüzünü güldürdü. Tesisler yüzde 100 doluluğa ulaştı. Her ne hikmetse her yıl bayramlarda böyle oluyor ama sonunda kimseler mutlu olmuyor. Çünkü bu tesisleri kim dolduruyorsa tatile gelenler sokaklarda kalıyor.

Bu Kurban Bayramı’nda da böyle oldu. Oteller dolunca sahiller, parklar ve hatta kent merkezindeki banklar açık hava oteline döndü. Karavan kamplarını saymazsak tabi!

Dün gazeteci arkadaşım Aşkın Eriş sosyal medya hesabından bir fotoğraf paylaştı. Tam da bu doluluğu anlatıyor. Kapalıyol’da (Kazım Özalp) çekilmiş. Her şeyi anlatıyor. Otellerde yer bulamayan bir tatilci yolun ortasındaki bankı yatağa çevirmiş. Öyle böyle değil. Hazırlıklı ve yastığını da yanında getirmiş. Ne olur ne olmaz diye hesap etmiş sanırım.

Eee neymiş efendim, “Evvela tedbir sonra tekbir”miş.

HADİ BİRAZDA GÜLELİM!

Bir garip bir milletiz vesselam. Her defasında gördüklerim karşısında cübbeli Ahmet Hoca’nın “Manyak manyak işler bunlar” sözüne hak veriyorum. Bayram tatili ve kızımızın koronavirüs karantinası nedeniyle evde canım sıkıldıkça sosyal medyada sörf yapma imkanı buldum. Karşıma neler neler çıktı. Birini sizinle paylaşacağım.

Ne göreyim? Bir kartvizit ve üzerinde, “Davar taşağı kırılır!” yazısı var. Harbi harbi adamın mesleği buymuş ve üşenmeden kartvizit bastırmış. Üzerinde telefon numarası falanda var. Neyse. Araştırdım bu kartı. 2017 yılında Demre’de Ahmet Mumcu adından birinin kartı imiş. Şuan ne iş yapıyor bilmiyorum ama HAYTAP o dönem baya tepki göstermiş bu olaya.

Sonra o HAYTAP bu ‘Davar taşağı kırılır’ın ne anlama geldiğini paylaşmış; “Bu operasyonun adı testis kırmaktır. Bir makine ile hayvanın testislerine baskı yapılır. Bir acı inleme gelir hayvandan.  Acıyla hayvanın üreme organı işlevsiz hale getirilir. Oldukça vahşi bir uygulamadır. Ancak etin yumuşak kalması ve kokmaması için gerekli olduğu düşünülür.”

Vallahi ne diyeyim eski bir gelenekmiş bu. Hani “İş bulamadım, işsiz kaldım” diye kıvrananlar var ya alın size bir fırsatı. Çıkın yaylalara, tam vakti.