Özge TOPTAŞ, Bayram OKUDAN

Sektör Analiz programında inşaat sektörüne yönelik açıklamalarda bulunan Fenercioğlu, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını, kur dalgalanmaları ve sonrasındaki süreçte sektörde yaşanan sorunları anlattı. Kovid-19 salgını sonrası normalleşme döneminde Antalya’da inşaat alanında ciddi bir talep oluştuğunu ifade eden Fenercioğlu, “Öncelikle şunu söylemeliyiz ki inşaat maliyetleri son dönemde ciddi olarak artış gösterdi. Geçen sene açıklanan endekslere göre yüzde 45 civarında bir artış görüyoruz. Salgın sonrası Antalya’da da taleplerin artışıyla, fiyatlarda artmaya başladı. Bu durumu ya ürünün olmamasıyla ya da fırsatçılıkla açıklayabiliriz” diye konuştu.

ANA MALZEMELER BETON VE DEMİR

Fenercioğlu, Antalya’da geçtiğimiz aylarda inşaatçılar tarafından yapılan beton protestonu hatırlatarak, “Antalya’da inşaatçılar işlerini durdurma kararı almıştı. Çünkü olağan dışı, hiçbir bilimsel alt yapısı olmayan, analizlere uymayan bir artış yaşandı.  Beton ve demirde dolara endeksli artış yaşanır. Son dönemde dalgalanmalar nedeniyle artış oldu ama kur sabitlenmiş durumda. İnşaat sektörünün ana malzemeleri beton ve demirdir. Bu ani artışlar direkt olarak maliyete endeksli olduğu için son tüketici bunu hissetmek zorunda kalıyor. Üretici bu noktada maalesef tüketiciye bunu yansıtmak durumunda yoksa işi yürütemezler” ifadelerini kullandı.

“ÜRÜNLERDE YÜZDE 20 ARTIŞ VAR”

 Sektör içerisinde bazı ürünlerde döviz kuruna bağlı fiyatlandırmanın üzerinde bir artış yaşandığını vurgulayan Fenercioğlu,  cam, doğrama ve elektrik maliyetlerinde ciddi yükseliş gözlemlendiğine dikkati çekti. Çalışmalarında bu konu üzerine incelemeler yaptığını belirten Fenercioğlu,” Bu ürünlerde döviz artışının üzerinde yüzde 20 daha maliyet artışı yaşanmış. Bu fiyatlara döviz artışı da eklendiğinde çok ciddi rakamlar ortaya çıkıyor. Dövizle alana yüzde 20 artış oluyor ama Türk Lirası ile alan vatandaşlar için ciddi bir külfet ortaya çıkıyor. Bu dönemde daireler çok yüksek fiyatlarda alıcılara sunuluyor. Fiyatlar geceden sabaha değişiklik gösteriyor. Aslında baktığımızda satış var ama Türk vatandaşı bu konuda sıkıntı yaşıyor. Satıcılarda kalan taksitleri dövize endekslemek istiyorlar” dedi.

“FAİZLER DÜŞERSE ALIM VE YATIRIM ARTACAK”

Fenercioğlu, devlet kurumlarında faize yönelik yürütülen çalışmalara da değindi. Reel piyasa faizlerinin olması gerekenin üzerinde olduğunu aktaran Fenercioğlu, şunları kaydetti:

“Bu durum vatandaşların krediyle ev almasının önünü kapatıyor. Geçtiğimiz yıl yaz aylarında devletimiz vatandaşlara ciddi bir faiz desteği verdi ve herkes o dönemde ev sahibi oldu. Bu belki de cumhuriyet tarihinin ev anlamında en büyük kredi desteğiydi. O dönem vatandaşa can suyu oldu ve ciddi satış sağlandı. Kampanyanın ikinci yılı olacak, yeni binalar yapılmaya başlandı ama o dönemle kıyasla fiyat farkı 3 katına çıktı. Önümüzdeki aylarda son kullanıcıya ve konut alacaklara kredi desteği bekliyoruz. Faizler biraz daha inerse alım ve kredi endeksli yatırım artar.”

Fenercioğlu, döviz kurlarında yaşanan düşüşün ardından fiyatlarda değişiklik olmamasını da değerlendirdi. Güncel olarak inşaat sektöründe fiyat artışlarının devam ettiğini bildiren Fenercioğlu, devletin ilgili kurumlarının fırsatçılık konusunda yaptığı yasa hazırlığını beklediklerini aktardı.