Sağlıkta dev adım
Bakan Koca: 2028'de tüm aşılar yüzde 100 Türkiye'de üretiliyor olacak

Bakan Koca: 2028'de tüm aşılar yüzde 100 Türkiye'de üretiliyor olacak
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, "Çocukluk çağı
bağışıklama programındaki kuduz, Hepatit A ve suçiçeği gibi üç aşıyı teknoloji
transferi ile Türkiye'de üreteceğiz. Bağışıklama programındaki diğer tüm aşılar
Hıfzıssıhha'da üretilecek. 2028'de tüm aşılar yüzde 100 Türkiye'de üretiliyor
olacak" dedi.
Koca, TBMM Genel Kurulunda Bakanlığının 2024 yılı bütçesine
ilişkin konuşmasına, hayatını kaybeden Saadet Partisi Kocaeli Milletvekili
Hasan Bitmez'e Allah’tan rahmet dileyerek başladı.
Sağlık hizmetlerinin tüm siyasi düşüncelerin üstünde
olduğuna dikkati çeken Koca, hastalar arasında ayrım gözetilemeyeceğini, bu
hizmetlerin birleştirici olduğunu, 86 milyona yönelik birleştiriciliğe zarar
verilmemesi gerektiğini vurguladı.
Yapılan eleştirileri dikkatle dinlediklerini dile getiren
Koca, yapıcı ve iyi niyetli her eleştiriyi vatandaşların memnuniyetini artırmak
için bir imkan olarak gördüklerini söyledi.
Koca, Türkiye'de 2023 yılında sel, yangın ve deprem gibi
büyük felaketler yaşandığına işaret ederek, "6 Şubat sabahı ülkemiz hiç
görülmemiş bir felaketle karşı karşıyaydı. Halen acılarımız taze. Yıllar boyu
sürecek bir yas içindeyiz. Bu büyüklük ve yaygınlıktaki depremler, olabilecek
en büyük yıkımların saniyeler içine sıkıştığı olaylardır. Maddi hasar telafi
edilebilir, hayatta kalanların ruhlarındaki hasar on yıllar boyunca
sürer." diye konuştu.
"50 BİNİ AŞKIN YARALIYI DEPREM BÖLGESİNDEN
HASTANELERE SEVK ETTİK"
Depremde eşi görülmemiş bir dayanışma sergilendiğini dile
getiren Koca, "Devletimiz bütün imkanlarıyla yaraları sarmaya çalıştı. Bu
çaba devam ediyor. Milletimiz, devletinin yanında dağ gibi durdu. Bu süreçte
eksiklerimiz, noksanlarımız olmadı mı, ister istemez oldu. Daha iyisi yapılamaz
mıydı, daha iyisini de yapabilirdik. Fakat şu unutulmamalı. Felaketlerin eli
ayağı bağlayıcı tarafları vardır. İmkanlarınız size yetmeyebileceği gibi o şok
içinde mevcut imkanları en rasyonel şekilde kullanamayabilirsiniz. Sağlık
Bakanı olarak elimden gelen ne varsa, kaybedilen canların, yıkılmış şehirlerin
acısını içime gömerek, gece gündüz demeden yapmaya çalıştım. Elbette, her
ihtiyaca yetişemediğim, her sorumluluğa yetemediğim zamanlar da oldu. Bunlar
için sizlerin huzurunda vatandaşlarımızdan helallik isterim." ifadelerini
kullandı.
Bakan Koca, 50 bini aşkın yaralıyı deprem bölgesinden hava,
kara ve deniz yoluyla güvenli alanlardaki hastanelere sevk ettiklerini, bu
operasyonun dünyada ikinci örneği olmayan bir acil sağlık müdahalesi operasyonu
olduğunu kaydetti.
Felaketler üzerinden siyaset yapmanın doğru olmadığının
altını çizen Koca, Defne Devlet Hastanesinin yapımı başlarken "60 günde
hastane yapılamaz, bu bir göz boyamadır" şeklinde propaganda yapıldığını
anımsattı.
Defne Devlet Hastanesinin 57. günde hasta kabulüne
başladığına işaret eden Koca, "İddia ve itham sahipleri hastaneyi ziyaret
ettiler mi, sözlerinden utandılar mı, hakkımızı teslim ettiler mi? Milletimiz
hayır dualarıyla hakkımızı teslim etti. Hizmet, onun sahibine ulaştı."
şeklinde konuştu.
"NİTELİKLİ YATAK KAPASİTEMİZ 13 KAT ARTTI"
Şehir hastanelerine yönelik eleştirileri yanıtlayan Koca,
kamu-özel işbirliği ile yapılan şehir hastanelerinin yüklenici şirketlerinin
gelirleri için bir düzenleme yaptıklarını, tüm şehir hastaneleri için anlaşma
süreleri boyunca ödenecek en yüksek tutarın sınırını belirlediklerini aktardı.
Koca, "Yapılan düzenleme ve değişikliklerle, şehir
hastaneleri için sözleşmelerde yapılan mahsuplaşmalar ile 25 yıl olan sözleşme
sürelerini ortalama 17-18 yıla indirdik. Vatandaşlarımıza en yüksek kalitede
hizmet verirken onların vergileri ile bize emanet edilen kaynağı da en verimli
şekilde kullanmaya gayret ettik." dedi.
Sağlıkta reform gerçekleştirdiklerini ifade eden Koca,
"beyaz reform" adını verdikleri değişim ile hekimlerin kamuya
geçişini sağladıklarını belirtti.
AK Parti hükümetlerinin sağlık alanında yaptığı
hizmetleri anlatan Koca, şöyle konuştu:
"Sağlıkta Şiddet Yasası'nı çıkararak sağlık
çalışanlarına kanuni en güçlü korumayı getirdik. Yükseköğretim mezunu tüm
sağlık çalışanlarının 3600 ek göstergeden faydalanmasını sağladık.
Hekimlerimizin emekliliklerine dair özlük haklarında önemli iyileştirmeler
yapıldı. İntörn hekimlerle diş hekimliği fakültesi son sınıf öğrencilerine
yapılan ödemeler asgari ücret düzeyine çıkarıldı. Deprem bölgesinde 6 devlet
hastanemizi hizmete açmış durumdayız. Beyaz Kod uygulamasının yanında Gri Kod
uygulamasını da pilot olarak başlattık. Çalışmalarımız sonucunda Beyaz Kod
sayısı 1 milyonda 23'ten 1 milyonda 12'ye indi. Bebek ve anne ölümlerini önemli
ölçüde azalttık. Aile hekimliklerinde yapılan muayene sayısını yüzde 31, tüm
muayenelerin sayısını yüzde 20 artırdık.
Evlilik öncesi SMA Taşıyıcı Tarama Programı kapsamında 1
milyon 100 binden fazla çifti taradık. Yenidoğan SMA Tarama Programında 1
milyon 400 binden fazla bebeğimizi taradık. Erken tanı, tedavi başarımızın
yüzde 90'ın üzerine çıkmasını sağladı. Aile Diş Hekimliği uygulamasını 3
ilimizde pilot olarak başlattık. 42 Aile Diş Hekimliği biriminde 10 bini aşkın
çocuğumuza ve ailelerine ulaştık. Bakanlığımıza bağlı hastanelerimizde toplam
yatak kapasitesi 171 bin 932’ye yükseldi. Nitelikli yatak kapasitemiz 13 kat
arttı. Kullanılan her 100 kutu ilacın 91’i, değer bazında ise yüzde 58’si artık
ülkemizde üretiliyor."
Hıfzıssıhha Aşı ve Biyoteknolojik Ürün Üretim Merkezinin
inşaatının tamamlandığını, pilot üretimlere 2025 yılında başlayacaklarını dile
getiren Koca, hedeflerinin ihtiyaç olan aşıların tamamının Türkiye'de üretmek
olduğunu anlattı.
Koca, "Çocukluk çağı bağışıklama programındaki kuduz,
Hepatit A ve suçiçeği gibi üç aşıyı teknoloji transferi ile Türkiye'de
üreteceğiz. Bağışıklama programındaki diğer tüm aşılar Hıfzıssıhha'da
üretilecek. 2028'de tüm aşılar yüzde 100 Türkiye'de üretiliyor olacak."
dedi.
Bakan Koca, nadir hastalıklar için Hücre ve Gen Terapisi
Hastanesini kuracaklarını, böylece en güncel tedaviyi geliştirerek
uygulayacaklarını, şehir hastanelerinin akademik yapılanması için Sağlık
Akademisi kurma çalışmalarının devam ettiğini söyledi.
"KAMU ÜZERİNDE ŞEHİR HASTANELERİNİN YÜKÜ ARTIK SÖZ
KONUSU DEĞİL"
Şehir hastanelerinin bütçe içindeki payına ilişkin yapılan
eleştirileri anımsatan Koca, şöyle devam etti:
"Artık bundan sonraki süreçte şehir hastanelerinin
giderleri toplam bütçe içerisinde bütçeyi yutmayacak, giderek bir azalım içinde
olacak. Rakamlar bize bunu gösteriyor. Yasayla şehir hastaneleriyle ilgili
kamuyu korumak üzere tavan uygulaması getirdik. Şehir hastanelerinin bundan
böyle en üst tavanı var. En üst tavanda ödenebilecek toplam rakam 27,5 milyar
avroyu asla geçemeyecek; bunun altında olabilir, üstünde olamaz. Toplam 25
yıllık sürede verilebilecek nominal değerden bahsediyorum. Birim metrekare maliyeti
ne, 27,5 milyar avroyu esas alarak söylüyorum, 2 bin 421 avro nominal değer.
Peki bu nominal değeri bugüne getirdiğimizde 1465 avroyla bir şehir hastanesini
cihazlarıyla, altyapısıyla, çevre düzenlemesiyle birlikte mal etmiş oluyoruz.
1465 avroyla bir şehir hastanesini en ileri teknolojiyle donatarak, çevre
düzenlemesi ve altyapısı dahil olmak üzere kim yaparsa biz almaya hazırız. Kamu
üzerinde şehir hastanelerinin yükü artık söz konusu değil. Ayrıca 25 yıllık
süreci sözleşmedeki gereklilikleri yerine getirip getirmeme durumlarını göz
önüne alarak kıstık. Yani 25 yıl değil, bütün şehir hastaneleri ortalama 17
veya 18 yıl sonra devletin olacak."
"KAMUDAKİ YATAK KAPASİTEMİZ SON 5 YILDA YAKLAŞIK 3
KAT ARTTI"
Özel hastanelere ilişkin eleştirilere de cevap veren Koca,
bu konudaki iddiaların gerçeği yansıtmadığını, 2018'den bu yana özel
hastanelerin payının düştüğünü aktardı.
Bakan Koca, "2018 yılından önceki 5 yılda toplam yatak
kapasitesine baktığımızda kamuda yaklaşık 12 bin artış var. Özel sektör ise
2018'den önceki 5 yılda aynı şekilde 12 bin artmış. Yani aynı oranda artış
olmuş. 2018 yılından sonraki 5 yıla baktığımızda kamu hastanelerinde 32 bin 281
artmış. Yani yaklaşık 3 kat. Özel sektör ise 3 bin 747 artmış. Yani kamuya göre
9'da 1 oranında ancak artabilmiş." ifadelerini kullandı.
Doktorların yurt dışına gittiğine ilişkin eleştirileri de
yanıtlayan Koca, her geçen yıl yurt dışına giden doktor sayısının azaldığını
vurguladı. Bu yıl yurt dışına gitmek için 1321 hekimin iyi hal belgesi aldığını
belirten Koca, emniyet kayıtlarına göre bunlardan 401'inin yurt dışına
gittiğini ifade etti. Koca, son 37 günde bunlardan 80'e yakınının Türkiye'ye
döndüğünü söyledi.
İSRAİL'İN GAZZE'DEKİ SALDIRILARINA DA DEĞİNEN KOCA,
ŞUNLARI KAYDETTİ:
"Filistin'de bir insanlık dramı yaşanıyor. Dillerin
sustuğu, kulakların tıkandığı, gözlerin kapatıldığı bir katliamla karşı
karşıyayız. Hiç kimse 'Katliam bizi ilgilendirmez' diyemez. Ve hiç kimse fosfor
bombaları atılırken sessizliğe bürünemez, uykusunun karanlığına çekilemez.
Kayıtsızlık, sessizce zalimin safına geçmektir. İnsan olmanın gereği zalime
karşı çıkmak, mazlumun yanında olmaktır. Toplumlar bu tavrı göstermektedir.
Devletlerin çıkarları ile toplumların vicdanı arasında onarılmaz bir çatlak
var. Bomba sesleri ve çocuk çığlıkları insanlık için hem yıkım hem de uyanış
anlamına geliyor."
"Türkiye, vahşete en büyük itirazdır." diyen Koca,
bugüne kadar Gazze'ye 13 uçak ve 2 gemi dolusu yardım malzemesi
ulaştırdıklarını, İsrail ve Mısır sağlık bakanları ile yaptıkları görüşmeler
sonucu kurmaya karar verdikleri üçlü koordinasyon ekibi ile Gazze'den öncelikle
hasta çocuklarla kanser hastalarını Türkiye'ye getirmeye başladıklarını dile
getirdi. Koca, "Daha çok yara sarabiliriz. Bunun için taraflarla olan
diyaloğumuzu canlı tutarak erişebildiğimiz kadar mazluma erişip onları tedavi
etmeye çalışıyoruz." diye konuştu.
Vatandaşlar Antalya’daki nöbetçi eczaneleri araştırmaya başlarken, Antalya Eczacı Odası tarafından yayınlanan liste ile bugünkü nöbetçi eczaneler belli oldu.
Son dönemde sıkça duyulan kalp krizleri ile ilgili konuşan Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Özerdem, kalp hastalıklarında genetik faktörlerin ilk sırada olduğunu söyledi. Özerdem, “Bir bireyin ailesinde kalp hastalığı öyküsü varsa, mutlaka yılda bir defa kan testleri yaptırmalı ve 40 yaş sonrası kalp kontrollerine başlamalıdır” dedi.
Son dönemde gıda güvenliği ve denetimleri kamuoyunda sıkça tartışılan konular arasında yer alırken TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Ali Manavoğlu, konuyla alakalı kritik değerlendirmelerde bulunup tüketicileri uyardı. Manavoğlu, “Ciddi bir gıda etiği eksiğimiz var ve bu büyük bir olumsuzluk” dedi.
Vatandaşlar Antalya’daki nöbetçi eczaneleri araştırmaya başlarken, Antalya Eczacı Odası tarafından yayınlanan liste ile bugünkü nöbetçi eczaneler belli oldu.
Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, 15 yıl önce Türkiye'de ilk kez çift kol nakli yaptıkları Cihan Topal ile bir araya geldi.
Vatandaşlar Antalya’daki nöbetçi eczaneleri araştırmaya başlarken, Antalya Eczacı Odası tarafından yayınlanan liste ile bugünkü nöbetçi eczaneler belli oldu.
Vatandaşlar Antalya’daki nöbetçi eczaneleri araştırmaya başlarken, Antalya Eczacı Odası tarafından yayınlanan liste ile bugünkü nöbetçi eczaneler belli oldu.
Son dönemlerde havalardaki ani değişimden kaynaklı influenza vakalarının yaygınlaştığını ifade eden Uzman Doktor Ali Coşkun hastalığın geçmemesinin nedenlerinden birinin istirahat etmemek olduğunu söyledi.
Vatandaşlar Antalya’daki nöbetçi eczaneleri araştırmaya başlarken, Antalya Eczacı Odası tarafından yayınlanan liste ile bugünkü nöbetçi eczaneler belli oldu.
Vatandaşlar Antalya’daki nöbetçi eczaneleri araştırmaya başlarken, Antalya Eczacı Odası tarafından yayınlanan liste ile bugünkü nöbetçi eczaneler belli oldu.
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz