Rektör Özkan’dan sağlık turizmi vurgusu

Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, “Dünyadaki ilk rahim nakli, ilk kol nakli, ilk yüz nakli Akdeniz Üniversitesi'nin bir marka değeri olmasını sağladı. 4 yıllık süreçte 1 buçuk milyon geliri 42 buçuk milyona çıkardık" dedi.

Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan sağlık turizmi ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Akdeniz Üniversitesi olarak sağlık turizminin öneminin farkında olduklarını ve sağlık turizmini geliştirmeye yönelik projelere öncelik verdiklerini söyleyen Rektör Özkan, pandemi dönemine rağmen geçen yıllarla kıyaslandığında sağlık turizminde artış yakaladıklarını ifade etti. Sağlık turizmi için Akdeniz Üniversitesi hastanesi ve Antalya'nın biçilmez bir kaftan olduğuna değinen Prof. Dr. Özlenen Özkan, üniversite hastanesinin kendisi göreve gelmeden önce gelirinin 1 buçuk milyon TL civarında olduğunu dile getirdi.

4 YILLIK SÜREÇTE SAĞLIK TURİZMİNDEN 42 BUÇUK MİLYON TL GELİR

Prof. Dr. Özlenen Özkan, şu ifadelere yer verdi:

“Akdeniz Üniversitesi'ne 2020'de göreve geldik, dört yıl önce sağlık turizminde kazanç 1 buçuk milyon TL civarıydı ve bunun az olduğuna karar verdik. Çünkü Akdeniz Üniversitesi ve Antalya özellikle sağlık turizmi için biçilmez bir kaftan, direkt çok fazla uçak var ve bilinen bir konum. Dünyadaki ilk rahim nakli, ilk kol nakli, ilk yüz nakli Akdeniz Üniversitesi'nin bir marka değeri olmasını sağladı. Organ nakillerimiz, onkolojik tedaviler de bunu destekledi. Bu anlamda bizi bir buçuk milyon TL gelir tatmin etmedi. 4 yıllık süreçte 1 buçuk milyon geliri 42 buçuk milyon TL'ye çıkardık. Koronavirüs döneminde bile yurt dışından hasta kabul ettik ve hastalarımızı sağ salim yurt dışına şifa ile gönderdik."


EN ÇOK RUS HASTALAR GELDİ

Akdeniz Üniversitesi hastanesine hem yurt dışından hem Türkiye'nin birçok yerinden hastanın tedavi olmak için geldiğinin altını çizen Özlenen Özkan, 2024 yılının ilk 6 ayında 62 ülkeden bin 760 vatandaşın tedavi edildiğini belirtti. Özkan, “İlk altı ayda 22 milyon TL'nin üzerinde gelir elde ettik, geçen seneyi geçeceğimizi varsayıyoruz. Bu anlamda hedefimiz daha da yüksek, 120 - 150 - 200 milyon TL neden olmasın, hedefimiz bu sayıları artırmak. En çok gelen hastalar Rusya, Ukrayna, Azerbaycan, Kazakistan, Almanya ve İngiltere'den. En çok hizmet verilen branşlar ise onkoloji, onkolojik cerrahi, plastik cerrahi, kadın doğum ve göz hastalıkları. Akdeniz Üniversitesi'nin çok ciddi bir alt yapısı var, hiçbir hastayı tedavi edemeyiz diye göndermedik. Akdeniz Üniversitesi referans bir üniversite. Hastalarımıza aynı zamanda bir memnuniyet anketi yapıyoruz, memnuniyet konusunda da hiçbir sıkıntı yok” diye konuştu.

AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ, TÜRKİYE'NİN BORÇSUZ BİRKAÇ ÜNİVERSİTE HASTANESİ ARASINDA

Bir dönem borçlarıyla anılan Akdeniz Üniversitesi hastanesinin Türkiye'de borcu olmayan birkaç hastane arasına girdiğine dikkat çeken Prof. Dr. Özlenen Özkan, 4 senede elde ettikleri 42 buçuk milyon gelirin hastane bütçesine ciddi bir katkı sunduğunu ifade etti. Özkan, şöyle devam etti:

“42 buçuk milyon gelir, bütçemize de ciddi bir katkı sağlıyor. Çünkü devlete yük değil, SGK ile hiçbir alakası yok, sıcak para. Aldığımız malzemeleri sıcak parayla hemen o an da alıyoruz, vadeli almaktansa uygun fiyatta oluyor. Aynı zamanda sağlık turizmi hastası uzun süre kalan hasta ve tek başına gelmiyor. Ev tutuyorlar ya da bir otelde kalıyorlar, taksi kullanıyorlar, restoranlarda yemek yiyorlar, alışveriş yapıyorlar, sadece otele girip çıkan turistler gibi değil, çok ciddi bir katkısı oluyor ve buraya parası olan zengin hasta geliyor. Devlete yükü yok ve birçok yerde de ekstra katkısı oluyor. Turizm masasından biraz daha farklı, maddi olarak daha ciddi katkısı olduğunu görüyorum."


YABANCI HASTAYA KADAVRADAN NAKİL YAPILMIYOR

Yabancı hastalara yapılan organ naklinin de canlı donör olmadan yapılmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Özlenen Özkan, konuşmasını şu şekilde tamamladı:

“Yabancı hastalarda organ naklini canlı donörü ile gelen hastaya yapıyoruz, kadavradan hiçbir şekilde yabancıya yapılmaz, kadavradan Türk'e yapılır. Bu ayrımı da gözetmek lazım. Kadavra Türk hastanın hakkı, bu anlamda karaciğer, böbrek, rahim nakli için canlı donörle gelen hastalara canlıyla beraber iki ameliyat yapıyoruz. Canlıdan alıyoruz ve ihtiyacı olan hastaya naklediyoruz. Bu hem tecrübe açısından çok kıymetli, hem de ciddi bir para girişi oluyor kuruma.”

İHA