PLAKA
Sevgili okurlar; Çarşamba akşamı Antalya şehir merkezi başta olmak üzere il genelinde şiddetli yağış oldu. Klasik Antalya manzarasıyla karşılaştık yine. Yollar ırmağa döndü.
Araçlar yollarda kaldı. Moto kuryeler o yağmurun altında sırılsıklam halde verilen siparişleri yetiştirebilme derdinde. Benim kızım da akşam yemeği için hamburger siparişi etmiş evdeki yemeği beğenmeyince.
Bekle bekle siparişi gelmiyor.
Dedim “Nasıl gelsinler bu havada? İptal ettir siparişi, ben götüreyim hamburgerciye. Senin hamburger canın çekti diye moto kuryeleri ıslatmayalım.”
Kızım da kabul etti.
Dediğim gibi yaptık.
Yağmur dinince kalkıp gittik hamburgerciye.
***
Öte yandan bizim program müdürümüz, aynı zamanda ana haber sunucumuz sevgili Cansu Oktay da ana haberi sunduktan sonra kızıyla Uncalı Mahallesi’ndeki evine giderken Gazi Mustafa Kemal Bulvarı üzerine yağmura yakalanmış.
Aracı ırmağa dönen yolda stop edince elektronik olarak sistem otomatikman kendini kilitlemiş. Aracın ne kapıları ne de camları açılıyor.
Ergenlik çağında bir genç kızla annesi gece karanlığında korku ve panik içinde ne yapacaklarını bilemez hale gelmişler.
Aramış çekiciyi telefonla.
Dört yüz lira istemişler. Krizi fırsata çevirmek, zor durumda kalanın sırından para kazanmak sanırım böyle bir şey.
Sonra Whatsapp grubumuzdan “tanıdığı çekici olan var mı” diye paylaşın da bulundu Sevgili Cansu. Başına gelenleri anlattı.
Gazeteci arkadaşımız Ahmet Demir’in Antalya Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Mehmet Ali Alkan’ı aramasıyla jet hızıyla sevgili kardeşimiz Cansu mahsur kaldığı aracından kurtarıldı.
Otomobili de servise götürüldü. Motora su girdiyse 100 bin liralık bir fatura çıkabileceği söylenmiş. Kadıncağızın düştüğü duruma bakın. Şimdi Cansu’nun günahı ne?
***
Kadıncağız akşam ana haberi sunduktan sonra kızıyla evine giderken Antalya’nın Bulvarı daha doğrusu cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal’in adını taşıyan bulvar nehire dönmüş. Suların tahliye edilebilmesi için yapılan drenaj kanalları suyu tahliye etmek bir yana içindeki suyu dışarıya veriyor.
Muhtemelen bir yerlerde tıkanıklık var ki kanallar çekmiyor.
Sormak isterim. Acaba bu problemin sorumlusu kim?
İstanbul’da yağan karda yaşanan sıkıntıları hep birlikte gördük.
Ekrem İmamoğlu “2 yıllık başkanım” dedi. Sıkıntı yaşanan yollar Büyükşehir’e ait değil dedi. İşin içinden sıyrıldı.
***
Ya Antalya’da?
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ırmağa dönen Gazi Mustafa Kemal Bulvarı’nın olduğu Konyaaltı’nda 20 yıl belediye başkanlığı yaptı. Çocukluğu Uncalı’da geçti.
O bölgeyi de, o bölgenin sorunlarını da herkesten çok daha iyi bilen biridir. Konyaaltı’na belediye başkanı seçildiğinde bakir bir yerdi Konyaaltı. O’nun döneminde yollar açılıp şehirleşti Konyaaltı. Ama yolları yol değil. Çünkü her yağışta ırmağa dönüyor.
***
Başkan Böcek Konyaaltı’ndan sonra Büyükşehir Belediye Başkanlığını da kazandı. Sıkıntının yaşandığı yol karayollarına da ait değil. Haliyle İmamoğlu gibi faturayı başkalarına havale edemez. Üstelik bu mesele dün akşama özgü de değil. Denizin yanı başındaki Gazi Mustafa Kemal Bulvarında bir yıl önce de benzer olaylar yaşanmıştı. Hatta yollarda kalan yüzlerce aracın plakaları düşmüştü. Kent Meydanı’ndaki taksi durağında o düşen plakalardan adeta sergi açılmıştı.
***
Ben de sosyal medya hesabımdan bunları paylaşınca aralarında benim arkadaşlarımın da olduğu çok sayıda kişi durağa gidip düşürdükleri plakalarına kavuşmuştu.
Plakalarına kavuşanlar sanki dünyanın en mutlu insanı olmuşlardı.
Kaybolan plakayı çıkarmak bile çok ama çok zahmetli çünkü.
Bir de ırmağa dönen yollarda bozulan arabalar için çıkan 100 bin liralık faturaları düşünün. Ne yapsın bu vatandaşlar?
Soruyorum şimdi araçlarıyla yollarda kalanların, plakalarını düşürenlerin günahı ne?