Parasal sıkılaşma kamu maliyesine 6,8 milyar TL katkı sağladı
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) blog sayfası Merkezin Güncesi'nde yer alan “Para Politikası Duruşu ve Hazine İhaleleri” başlıklı analizde, Para politikasının, kamu borçlanma maliyetlerini getiri eğrisinin şekli ve borçlanma ihalelerine yönelik talep üzerinden etkileyebildiği bildirildi.
TCMB'nin internet sitesinde Piyasalar Genel Müdürlüğü Türk Lirası Piyasaları Müdürü Ali Gencay Özbekler ve Uzman Yardımcıları Ali İzzeddin Çelebi, Alper Tunga Demir tarafından hazırlanan analiz yayımlandı.
Analizde, para politikası, kamu borçlanma maliyetlerini
getiri eğrisinin şekli ve borçlanma ihalelerine yönelik talep üzerinden
etkileyebileceği belirtilerek, sıkı para politikasının uygulandığı dönemlerde
kısa vadeli faizler politika faiziyle birlikte yükselirken, enflasyonda düşüş
beklentisinin uzun vadeli faizleri düşürebildiği kaydedildi.
Benzer şekilde enflasyon ile mücadelenin, öngörülebilirliği
artırarak bankaların borçlanma araçlarına yönelik risk iştahını ve risk taşıma
kapasitesini güçlendirdiği bildirilen analizde, böylelikle, tahvilin yeniden
ihraç edildiği ihalelerde talep eğrisinin esnekliği arttığı ve ikincil
piyasadaki faiz değişimin sınırlı kaldığı aktarıldı.
Analizde, Hazine ve Maliye Bakanlığı yeniden ihraç ihaleleri
bağlamında, sıkı para politikası duruşunun borçlanma maliyetlerini azaltıcı
etkisinin incelendiği ifade edildi.
"TALEP EĞRİSİ,
HAZİNE İHALELERİNDE OLUŞAN BORÇLANMA MİKTARI VE MALİYETİ ARASINDAKİ İLİŞKİYİ
GÖSTERİYOR"
Hazine borçlanma ihalelerinde oluşan talep eğrisinin, ihale
kesim noktasına kadar gerçekleşen fiyat-miktar verileri kullanılarak
hesaplanabildiği belirtilen analizde, Talep eğrisinin, hazine ihalelerinde
oluşan borçlanma miktarı ve maliyeti arasındaki ilişkiyi gösterdiğini
kaydedildi.
Analizde, talep eğrisinin daha yatay konuma gelmesinin fiyat
esnekliğinin artması anlamına geldiği aktarılırken, tahvil fiyatlarıyla faizleri
arasındaki negatif ilişkiyi de göz önüne alındığında, daha esnek (yatay) bir
eğrinin, aynı miktarda borçlanma için Hazine’nin maliyetini azalttığı
belirtildi.
Talep eğrisinin esnekliğinin şekillenmesinde, para
politikası duruşu destekleyici bir rol oynadığı, nitekim Hazine borçlanma
ihalelerinde oluşan miktar ve fiyat değerlerine dönemsel bakıldığında, sıkı
para politikası uygulanan dönemlerde daha esnek bir talep eğrisi oluştuğu
aktarılan analizde, buradaki temel hususun, ihalelerde gözlenen talep eğrisinin
yataylaşmasının bankaların risk taşıma kapasitesinin artmasıyla
ilişkilendirilmesi olduğu kaydedildi.
Analizde, sıkı para politikasının olduğu ortamda, eğrinin
uzak ucunun yukarı yönlü kaydığı ve böylece miktarın fiyat üzerindeki etkisinin
azaldığı ifade edilerek, eğrideki yataylaşmanın ihalede gerçekleşen talep
koşullarının iyileştiğini ve Hazine’nin daha düşük maliyetle borç alabildiğini
gösterdiği işaret edildi.
"HAZİNE YENİDEN
İHRAÇ İHALELERİNDE BORÇLANMA MALİYETLERİNİN ORTALAMADA 40 BAZ PUAN DÜŞTÜĞÜ
GÖRÜLÜYOR"
Analiz sonuçlarının, sıkı para politikasının birincil
piyasadaki söz konusu olumlu etkisine işaret ettiği belirtilirken, sıkı para
politikası duruşu çerçevesinde esnekliklerdeki artış kanalıyla borçlanma
maliyetinde azalış olduğu kaydedildi.
TCMB’nin son parasal sıkılaşma döngüsüne odaklanıldığında,
Hazine yeniden ihraç ihalelerinde borçlanma maliyetlerinin ortalamada 40 baz
puan düştüğü ifade edilen analizde, bunun kamu maliyesine yaklaşık 6,8 milyar
TL katkıda bulunduğunun hesaplandığı aktarıldı.
Analizde, sıkı para politikasının parasal aktarım kanalı
üzerinden tahvil piyasalarında getiri oranlarını artırırken, öngörülebilirlik
ve beklentiler kanalı üzerinden yeniden ihraç ihalelerinde gerçekleşen talep
esnekliğini desteklediği bildirildi.
Analizde, "Öngörülebilirlik ve kredibilite katkısıyla artan esneklik bankaların risk taşıma kapasitesinin yükselişine işaret ediyor. Böylece, TCMB’nin politika duruşu ile finansal sistemi desteklediğini ve Hazine ihaleleri üzerinden kamu maliyesine katkıda bulunduğunu değerlendiriyoruz" ifadeleri kullanıldı.
AA