PANDEMİDE DİJİTAL ATAK
İnternet ortamında her geçen gün artan alışveriş siteleri hem zamandan hem de fiyattan tasarruf olarak değerlendirilse de sorunları da beraberinde getirebiliyor. Tüketicinin, herhangi bir haksızlık karşısında ödediği paranın arkasında durması gerektiğini söyleyen Tüketiciler Birliği Antalya Şube Başkanı Gündüz, alışveriş yapılacak sitelerin güvenilir olduğundan emin olunması gerektiğini belirtti
Özellikle pandemi sürecinde herkesin hayatını kolaylaştıran ve son dönemlerde geniş kitlelere ulaşan internet alışveriş çılgınlığı katlanarak devam ediyor. 7’den 70’e herkese hitap eden alışveriş sitelerinden ürün almak çoğu zaman daha ekonomik olarak görülse de tüketiciler sorunlarla karşılaşabiliyor. Bazı vatandaşlar alışveriş yaptığı internet sitesindeki ürünle eline ulaşan ürünün farklı olmasından şikayetçi olurken bazıları da ürününün bozuk veya kırık bir şekilde eline ulaştığını belirterek, ürün iadesi yapmak istiyor. Uzaktan alışverişlerde tüketicilerin maruz kaldığı sorunlar karşısında haklarını araması gerektiğini söyleyen Tüketiciler Birliği Antalya Şube Başkanı Neşet Gündüz, “Eskiden uzaktan alışveriş çok yoktu. Pandemiden dolayı internet üzerinden alışveriş çoğaldı. Ancak bazı ürünlerde sıkıntı yaşanıyor. Hileli ürünlerin gönderilmesi, zamanında gelmemesi veya yıpratılmış şekilde ürünlerin gelmesinden dolayı tüketiciler sıkıntı yaşadı. Bununla ilgili yargıtaydan emsal bir karar çıktı. Önceden kargo firmasından ürün teslim alındığında bozuk veya kırılmış olsa dahi imalatçı firma bu durumu üstlenmiyordu. Geçiştiriliyordu. Şimdi tüketici lehine bir karar alındı. Bu karara göre kargo şirketleri ürünlerin sağlam getirilmesinden sorumlu tutulacak. Tüketici, ürünü sağlam almak zorunda. Tüketiciye kırık, bozuk gelen ürünler tamamen kargo şirketinin sorumluluğunda olacak” dedi.
ŞİKAYETLER SONUÇ BULUYOR
Pandemi döneminde gelen şikayetlerin başında tüketicilerin ön ödeme yaptığı üründen vazgeçmek istemesinin yer aldığını belirten Başkan Gündüz, şikayette bulunmak isteyen tüketicilerin izlemesi gereken yolları açıkladı. Gündüz, “Tüketici 5 liralık ürünün dahi peşine düşmeli. Çünkü hukuki süreçte kazandığı takdirde 10 bin TL maddi ve manevi tazminat davası açılıyor. Tüketici derneklerinin eline bu şikayetler gelirse biz gerekli yerlere dilekçelerimizi yazarak konunun takipçisi oluyoruz. Dolayısıyla bu şikayetlerle gelen çoğu tüketicimiz para iadesini aldı. Şikayetlerini dile getirmek isteyen tüketicilerin il hakim heyetlerine gitmelerine gerek yok. İnternet üzerinden Ticaret İl Müdürlükleri’nin ilgili internet sitelerine girerek, ücretsiz bir şekilde şikayette bulunabilirler. En geç 6 ay içerisinde geri dönüş yapılması gerektiğini de bilmeliler” diye konuştu.
“GÜVENİLİR SİTELERDEN ALIŞVERİŞ YAPIN”
Alışveriş yapılacak sitelerin güvenilir olması gerektiğine dikkat çeken Başkan Neşet Gündüz, “Tüketiciler alışveriş yapacak oldukları siteleri iyi tanımalı. İhtiyaçlar iyi belirlenmeli. Öte yandan ticaret müdürlükleri veya ticaret odalarının sitelerine girerek bu firmaları sorgulamak çok önemli. Bunlar sorgulanmadığı takdirde herhangi bir sorun yaşanırsa ürünün son sahibi kendileri olurlar. Çünkü hak arayışında muhatap bulamazlar. Öte yandan tüketici, bir internet sayfasında veya reklamda gördüğü ürünü alıp sonrasında o firmaya ulaşamazsa, ürünü yayınlayan mecraların sorumlulukları var. Bu noktada tüketici hakim heyetleri tüketici adına buradan hak arayışına geçerler. Ayıplı ürünün satışa yönlendirilmesinde rol oynadıkları için reklam ajansları ve bu ürünü yayınlayan, televizyon kanalı, internet sitesi, gazete gibi kurumlar da sorumlu tutulur” ifadelerini kullandı.
“İNDİRİMLERE KANMAYIN!”
Özellikle özel günler, yılbaşı, Efsane Cuma gibi günlerde yapılan büyük indirimlere dikkat çeken Tüketiciler Birliği Antalya Şube Başkanı Gündüz, bazı firmaların indirim yapıyormuş gibi etiketler kullanarak ürünleri aynı fiyattan sattığını dile getirdi. İndirimlerin gerçek olup olmadığını anlamak için öneride bulunan Gündüz, “Çok büyük indirim yaptık deniliyor. Ancak bazı firmalar indirim yapmadan fiyatı düşürmüş gibi gösteriyor. Dolayısıyla tüketiciler, indirimlere kanmasınlar. Belgeli, faturalı indirimlere yönelsinler. Tüketiciler, herhangi bir mağazaya gittikleri zaman indirim etiketi olan ürünün indirime girmeden önceki satış faturasını isteyebilirler. Böylelikle daha önceden o ürünün kaç paraya satıldığını öğrenmeleri mümkün olur. İşletme bu faturayı gösteremezse o zaman tüketiciye ya para iadesi yapacak ya da cezai şartlara katlanacak” sözlerine yer verdi.
SADIK ÇETİN SADAK