Otizmli Zeki Yusuf, ay yıldızlı formayı terletmek için raket sallıyor
Sakarya'nın Sapanca ilçesinde yaşayan otizmli masa tenisi sporcusu Zeki Yusuf Çelik, bölgesel ve ulusal organizasyonlarda kazandığı başarıları milli formayla taçlandırmak için yoğun tempoda çalışmalarını sürdürüyor.
Hiperaktif olması ve konuşma yetisinin gelişmemesi nedeniyle ailesi tarafından hastaneye götürülen Zeki Yusuf'a 2 yaşında otizm tanısı konuldu. Çelik ailesi, öfke kontrolünü sağlaması ve daha sakin yaşam sürmesi için 2008'de Zeki Yusuf'u Doğa Otizm Spor Kulübüne yazdırdı.
Birkaç branş üzerine çalışma yapmasının ardından antrenörü
tarafından masa tenisine yönlendirilen Çelik, 14 yıldır katıldığı yerel,
bölgesel ve ulusal müsabakalarda kürsü yaptı. Özel sporcu, son olarak Türkiye
Özel Sporcular Spor Federasyonu tarafından 7-9 Aralık 2024'te Antalya'da
düzenlenen Masa Tenisi Şampiyonası'nda altın madalya kazandı.
Hafta içi her sabah saat 09.00'da antrenörünün eşliğinde
evinden çıkan Zeki Yusuf, gün içerisinde yüzme, fitness ve 2 saat masa tenisi
antrenmanı yapıyor.
Antrenör Samet Arslan, AA muhabirine, 6 yıl önce çalışmalara
başladıkları sporcusunun iyi top takibi ve isabetli vuruşlar yaptığını anlattı.
Ağır otizm grubunda olan Zeki Yusuf'un ara ara öfke
nöbetleri geçirdiğini aktaran Arslan, ilk tanışmalarında alışma süreci
geçirdiklerini, birbirlerine alışmalarının zaman aldığını söyledi.
"HER SENE
DÜZENLENEN ŞAMPİYONAYA TALİBİZ"
Arslan, ilk dönemler hafif tempoyla başlayan çalışma
programlarını günden güne artırarak üst seviyeye çıkardıklarından bahsederek,
"İlk aldığımda tabii ki eksikleri vardı. Üstüne gidip servisini
geliştirdik, backhand (ters vuruş) vuruşu zayıftı, onu geliştirdik. Yön konusunda
gösterdiğim şekilde topa rahatlıkla vurup sayıyı alıyor, bu da bizim için
avantaj." dedi.
Aralık ayındaki şampiyona sürecinin zor olduğunu çünkü her
ilden gelen çok yetenekli özel sporcuların yarıştığını aktaran Arslan, Zeki
Yusuf'un eğitiminde rakiplerine göre adım attıklarını, sporcusunu
karşısındakinin hareketlerine göre sayı almaya yönlendirdiğini kaydetti.
Arslan, ağır otizmli olduğu için Zeki Yusuf'un bu süreçte
çok iyi yönlendirilmesi gerektiğini vurgulayarak, "Yani oturması,
kalkması, durması... Mesela karnı acıktığında sinirlenip nöbet geçirebilen bir
öğrencimiz. Biz o süreci idare ediyoruz, dinlenmesi gerektiği yerde dinleniyor.
Maça çıktığı anda da ciddiyetimizi en üst seviyede tutarak rakiplerimizi bir
bir eledik." diye konuştu.
Sporun, özel bireylerin kendi dünyalarından çıkmalarını
sağladığına değinen Arslan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bundan sonraki sürecimiz, hedefimiz milli takım. Şimdi
milli takım seçmeleri olacak, ilk 3'e girersek seçilmiş olacak Yusuf. Her sene
düzenlenen şampiyonaya talibiz. İki şampiyonluğumuz var diye çalışmalarımızı
aksatmıyoruz, 3. ve 4'üncüyü de almak için çalışacağız. Hedefimiz milli takıma
gitmek, oraya gitmek için de elimizden gelenin fazlasını yapıyoruz. Otizmli
çocukların sporla kendi dünyalarından çıkıp normal birey gibi davrandıklarını
biliyoruz, çalışmalarımızla bunu gördük. Spor öğrenmeye daha iyi katkı
sağladığını gördük. Sporla sayıları, renkleri öğretiyoruz, sporla çocuğun kendi
dünyalarından çıkmasını sağlıyoruz açıkçası."
BABA MURAT ÇELİK:
"HEDEF, SEVGİ ÜZERİNE KURULURSA MUTLAKA MUTLULUK GELECEKTİR"
Baba Murat Çelik de otizmli bireylerin iletişim kurmakta
zorluk çektiklerini ancak fırsat verildiğinde ailelerini gururlandırmak için
ellerinden geleni yaptıklarını söyledi.
Oğlunun başarılarından gurur duyduğunu dile getiren Çelik,
2011 yılından itibaren kürsü yaptıklarını, rakiplerini tanısalar bile hala
maçlara gittiklerinde aynı heyecanı duyduklarını dile getirdi.
Çelik, ebeveynler açısından çocukların hepsinin bir olduğuna
dikkati çekerek, "Biri normal çocuk diğeri otizmli ayrımı yapmamak lazım.
Çocuklar ailelerini gururlandırmak için elinden gelen her şeyi yapıyorlar.
Sadece bizim onlara fırsat tanıyıp yol göstermemiz lazım." şeklinde
konuştu.
Zeki Yusuf'un her zaman destekçisi olduklarını vurgulayan
Çelik, "Hedef, sevgi üzerine kurulursa mutlaka mutluluk gelecektir.
Öncelikle çocuğumuz mutlu olsun, sevdiği işi yapsın istiyoruz. O yüzden
gidebildiğimiz kadar turnuvalara devam edeceğiz çünkü o ortamda kendisini çok
iyi ve bağımsız hissediyor. Müsabakalarını kendi başına yapıyor. Bu yol nereye
gider bilmiyorum ama hedefimiz mutluluğu olduğu için devam edeceğiz."
ifadelerini kullandı.
AA