74 Otel ve DokumaPark Spor Salonu açıldı
Dokuma Fabrikası’nda müze temasıyla tasarlanan 74 Otel ve DokumaPark Spor Salonu törenle hizmete açıldı.
Geçtiğimiz pazar günü eski Pil Fabrikası’na kazandırılan
Necmettin Erbakan Bilim ve Teknoloji Kütüphanesinin açılışını yapan Başkan
Hakan Tütüncü, Dokuma Fabrikası’nda yapımı tamamlanan 74 Otel ve spor salonu
eserlerinin de açılış kurdelesini kesti. Bu iki eserle, Dokuma Fabrikasındaki
tüm binalar şehrin hizmetine sunulmuş oldu.
Fabrika yerleşkesinin imar planında yeşil alan olan 238
dönümlük alanı, Avrupa Konseyi’nden peyzaj ödülü kazanan DokumaPark projesiyle,
kentin kültür, sanat ve sosyal yaşam merkezi haline getirildi. Şehrin akciğeri
olan DokumaPark’ta mevcut yeşil alanlar korunurken, zeytin, portakal bahçeleri
ve botanik park çalışmalarıyla parkın yeşil dokusu zenginleştirildi. Fabrika
binasının yapıları, mimari dokuları bozulmadan, yapılan restorasyonla müzelere,
bilim merkezine, sanat galerisine ve kütüphanelere dönüştürüldü
Antalya’nın sosyal ve ekonomik hafızasında iz bırakan
fabrikanın son iki sosyal tesisi de hatıralarıyla şehre kazandırıldı.
Fabrikanın misafirhanesinde müze temasıyla 74 oteli, işçi
salonunda ise kadınlara yönelik spor merkezi oluşturuldu. Yapımı tamamlanan bu
iki tesis, Başkan Hakan Tütüncü’nün katıldığı törenle hizmete açıldı.
Başkan Tütüncü, törendeki konuşmasına, 18 Mart Şehitleri
Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 109. yıldönümü dolayısıyla Türkiye
Cumhuriyetinin kurucusu, Milli Mücadelenin Başkumandanı Gazi Mustafa Kemal
Atatürk’ü, silah arkadaşlarını ve aziz şehitleri rahmet, minnet ve şükranla yad
ederek, başladı.
"DOKUMA'DAKİ
BAŞARI"
Dokuma Fabrika yerleşkesinin kapılarını, 2014’te halka
açtıklarını hatırlatan Tütüncü, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Aradan geçen 10 yıl içerisinde 30’dan fazla açılış
vesilesiyle hemşehrilerimizi DokumaPark’a davet ettik. Bu güzel mekânda
birbirinden özel projelerimizle, fabrika yerleşkesini bir endüstriyel miras
olarak tanımladık. Fabrikanın her bir santimetresini şehre özel bir eser olarak
kazandırdık. Dokuma Fabrikası yerleşkesinde son 10 yılda ortaya koyduğumuz
performansı, yaptığımız açılışları, şehre kazandırdığımız ufku, vizyonu,
çalışanlarımızın emeklerini inanıyorum ki tarih yazacaktır. Dile kolay, şu
yerleşkenin içerisinde 13 tane müze yaptık. Bırakın 13 tane müzeyi, 1 tanesini
bile kurmak başlı başına bir iş. Pil Fabrikası yerleşkesini, Dokuma gibi
yaptığımızda, bu iki sanayi mirasını birleştirdiğimiz zaman Türkiye’de yepyeni
bir vizyonu hayata geçirmiş olacağız. Türkiye’de herhangi bir fabrika gösteremezsiniz
ki, bütün binaları yıkılmadan endüstriyel bir miras olarak kabul edilip,
hatıralarından koparılmadan geleceğe taşınmış olsun. Türkiye’de çok eski
endüstriyel alanlar var. Ama böylesi yüksek bir ufukla hayata kazandırılmış
ikinci bir tesis yok. Dokuma yerleşkesinde yapmış olduğumuz çalışmalar, 2021’in
Aralık ayında Avrupa Konseyi tarafından bir büyük yarışmada ödüllendirildi.
Dokuma’daki son hayalimizi açıyoruz. Bu projelerle kocaman bir yerleşkeyi halka
açma çalışmalarını tamamlamış oluyoruz.”
Bölgedeki mahallelerde yaşayan hanımefendilere spor salonu
sözü verdiğini belirten Tütüncü, “Bu sözümüzü yerine getirdik. Eski dokuma
fabrikasının eğitim salonu olarak kullanılan binası, 365 gün hanımefendilere
hizmet edecek şahane bir spor salonu oldu. Bu salonda antrenörlerimiz olacak.
Bu antrenörler eşliğinde hanımefendiler, DokumaPark Spor Salonu’nda spor
yapabilecek” ifadesini kullandı.
"MİSAFİRHANE
VİZYON PROJE"
Tütüncü, 74 otelin vizyon bir proje olduğunun altını
çizerek, şunları kaydetti:
“74 oteline dönüştürdüğümüz misafirhane 1970’lerde yapıldı,
Eskiden bekar işçilerin konakladığı bu bina, 1974’te misafirhaneye
dönüştürüldü. Bu binanın mimarisinde California, Los Angeles esintisi vardı. O
zaman dedik ki, bu misafirhaneyi çok özel bir şehir oteline, zamanı 1974’te
sabitlediğimiz bir otel haline getirelim. Misafirhanenin; kapısından içeriye
girenlerin adeta bir zaman yolculuğundan geçtiği, nostaljik unsurlarla
dekorasyonu yapılmış bir otelde yemek yediği ve konakladığı bir müze otel
olmasını istedik. 74 Otel’de, 1970’lerin ortalarında çekilmiş Yeşilçam
filmlerinin tam da içerisinde kendinizi hissedeceksiniz. 1974 yapımı ‘Bak Yeşil
Yeşil’ filminin çekildiği otelin iç kısım tasarımının aynısını 74 Otel’de
yaptık. 74 Otel’inin her odasında Türkiye’nin 1970’li yıllarından sizi mutlu
edecek, hatıralarınızla buluşturacak bir kesiti var. Harika bir mutfak var.
Burada 1970’lerin Antalya’sının yemekleri ikram edilecek. Çalışanlar da dönem
kıyafetleri içerisinde olacak. Haftanın birkaç günü 70’li yılların canlı müzikleri
yapılacak. 74 Otel’de, 365 gün boyunca 70’lerin ortasında güzel bir gün vaat
ediyoruz. Burası Özel günlerin kutlanabileceği eşsiz bir mekan olacak.
Türkiye’de eşi benzeri olmayan bir proje yaptık. Amerika Florida da, 74 Otel’e
benzer bir otel var. Ama o da tam bizim projemiz gibi değil.”
"BENZERİ
YOK"
"Dünyada eşi benzeri olmayan bir oteli, nostaljik
ortamı meydana getirmiş olmaktan dolayı mutluyuz" diyen Tütüncü, "
Şehirler, hatıralara dönük bir tat ve bir dokuyla anlamlıdır. Kelimenin tam
anlamıyla 74 Oteli, bir tat bir doku 20 odalı, 40 yataklı güzel, mütevazı bir
şehir oteli 1970’ler Antalya’sından oldu. Dokuma’ya 10 yıl boyunca verdiğimiz
emekler çok özeldi. Dokuma yerleşkesinin bundan sonraki yolculuğuna da aynı
güzellikle devam etmesini diliyorum” ifadelerine yer verdi.
Daha sonra, ‘Gözlerime Bak Antalya’ şarkısının eşliğinde 74
Otel’nin açılış kurdelesi kesildi. Başkan Hakan Tütüncü, açılışın ardından
davetlilere 74 Otel’ini gezdirdi.
İHA