ÖNEMİN ÖNEMİ
Sivas maçıyla yepyeni bir Antalyaspor görmek, herkes gibi beni de sevindirdi.
Sonuçtan ziyade takım duruşu olarak verilen görüntünün yeni teknik ekiple iyi bir yolda olduğunu görmek önemliydi.
Farkındalıkta merakla beklenen atmosferin kaçırılan bir galibiyetin sinyallerini aşağı yukarı görmek önemliydi.
Bir şeyler değişmeli derken değişmesi gerekenlerde fark hissini almak önemliydi.
Tüm bu önem ifadelerinin neticesini bu hafta netice itibariyle görmek, her şeyi anlamdıracak bir durum.
Her şey birden değişmez, değişecek zamanlardan kısa yol almak gerekir.
Bunun da adı bu hafta alınacak puanlarda saklı.
**
Türk futbolunda bugün için yapılan her şeyin yarınlarda sıkıntısını yaşattığını yıllarca görmedik mi?
Kendi adıyla kavga edenlerin Türk futboluna ne verebileceğini bilmek için kâhin olmaya gerek kalmıyor?
Maalesef benim ülkemde her şey olunuyor sadece adam olunmakta büyük sorun yaşanıyor.
Hakemlik camiasının düzen ve sistemden uzak, inat, soruna sorunluyla çözüm bulma hastalığı için güzel Türkçemden hangi harfleri yan yana getirsem diye düşünüyorum.
Daha da profesyonelleşeceklerine, profesyonelleşmenin verdiği anlayışın güç hastalığını yaşıyorlar.
Acil tedavi şart.
Yoksa Türk futbolunu kanserden öldürecekler..!
Herkesin şikâyet ettiği yerde memnuniyetini ortaya koyacak bir Allah’ın kulu varsa ayağa kalksın.
Var mı?
Çünkü MHK, futbolda her şeye yumruk sallıyor gibi hareket ediyor.
Çözüme kanat olacaklarına, soruna büyük parça eklemeyi tercih ediyorlar.
Bundan dolayıdır ki kulüpler birliğinin başta olmak üzere Antalyaspor’umuzun haklı hakem isyanlarına hak veriyorum.
***
Antalya’mız, kadın futbolunun güzelliklerini 1207 Antalya spor ile yaşadı, yaşamaya da devam edecek.
Oysa gelin görün ki kadın futbolunda bir gerçeği görmeyenler, şehrin hangi gerçeğini görme de kendilerini hizmetkâr görüyorlar.
Yalan söylüyorlar ve biz yalan söylediklerini biliyoruz. Onlar da yalan söylediklerini, bizim bildiğimizi biliyorlar ama hala yalan söylemeye devam ediyorlar.
Hikâye böyle devam ediyor.
Yazık değil mi?
Değerli bir hizmetin yel değirmenlerine karşı tek başına savaşan bir konuma getirilmemiz.
Birçok, adına büyük küçük dediğimiz profesyonel kulüpler işin içinde var olma savaşında iken, ne ilginçtir ki Antalya’mızda bize karşı sanki savaşanlar var.
Diğer illerde başta büyükşehir belediyeleri olmak üzere valilikler gibi kentin dinamikleri sahiplenirlik duygularını tavanlara taşıyorken, maalesef biz Antalya’mızda sadece diğer illerdeki bu güzel gelişmeleri izleyici pozisyonunda takip ederek hayallerimize cesaret eklemekle kalıyoruz.
Bize reva mı bu?
Makus talihimiz Antalya’da olmamız mı yoksa?
Avrupa Futsal Kulüpler Şampiyonası organizasyonununda oynadığı maçlar sonunda geçen senenin Avrupa şampiyonunu finalde yenerek şampiyon olan 1207 Antalya spor’umuz acaba kime hizmet etti?
Düşündünüz mü?
Düşünmek için sebepleriniz oldu mu?
Vatanımız için bayrağımızı dalgalandırmak ve İstiklal Marşımızı okutmak en asli görevimiz…
Ama bunu görmek ve duymak istemeyenler hala var.
Ne diyelim.
Hayırlısı Allahtan
Dünden öğren, bugün için yaşa, yarın için umut et.”