ÖNCE ZİHNİNİ SONRA DA BİNA STOĞUNU DEĞİŞTİR

Türkiye’yi sarsan ASRIN FELAKETİ olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli ikiz deprem felaketinin ardından yaşanan iki ayrı deprem RANT FAYLARINI da uyandırdı.

 

 

Sanki göreve geleli bir iki gün olmuş gibi bazı belediye başkanları KENTSEL DÖNÜŞÜMDEN söz etmeye başladı. Hatta RİSKLİ BİNALARI gündeme getirdi.

Beyninde FAY UYANMASI yaşayanlardan biri de CHP’li Muratpaşa Belediye Başkanı ÜMİT UYSAL. Aslında kendisi 2001 yılında, henüz 31 yaşındayken İl Başkanı olan birisi.

 

30 Mart 2014 yerel seçimlerinde Muratpaşa Belediye Başkan olarak seçilen bir belediye başkanı! Yani 8.5 YILDIR 500 bini aşkın nüfusu olan Muratpaşa ilçesinin BELEDİYE BAŞKANI.

Geçmişte yaptığı birkaç açıklamada bile KENTSEL DÖNÜŞÜMDEN bahsetmiş. O kadar!

Ama aklı başına yeni gelmiş sanırım. Daha kendi ilçesindeki tartışmalar küllenmeden ani bir çıkış yaptı.

Görevde olduğu onca sene şehrin nüvesini oluşturan Muratpaşa’da elle tutulur bir KENTSEL DÖNÜŞÜM çalışması veya adam gibi bir İMAR PALI çalışması yok.

Zeytinköy (Yeşildere) Mahallesi ve Kırcami’nin durumu ortada. Kızılarık’ta vakıf arazileri üzerinde yapacağını açıkladığı KENSEL DÖNÜŞÜM halen ortalarda görünmüyor.

Şimdi kalkıp, ‘Kentsel Dönüşüm Yasası’ndan bahsediyor. Diyor ki, “Yeter ki bize başladığımız işi bitirecek kadar bir yetki versinler. Muratpaşa’da, 2 sene içinde çok büyük oranda yol alabiliriz diye düşünüyorum. Buna gücümüz var.”

 

Uyanıklığa bakar mısınız? 10 yıllık görev süresinin dolmasına yaklaşık bir yıl kalan UYSAL ir 2 yıl daha ek süre istiyor. 8 yılda bir şey yapma sonra 2 yıl daha süre iste. OLDU PAŞAM!

Sen bu memlekette Muratpaşa’nın neyisin? Benim bildiğim kadarıyla yetkili olan bir Belediye Başkanısın. Seni bu halk SORUNLARI ÇÖZ, İLÇEYİ YAŞANIR HALE GETİR diye seçti.

 

 

Ama hiç kusura bakmayın ama sen ne yaptın? Ben söyleyeyim. Yaptığınız İMAR PLANI TADİLATLARI ile bölgeyi yaşanamaz, içinden çıkılamaz ve RANT KAPISI haline getirilmesinin yolunu açtın.

Muratpaşa’da yıkılması gereken 10’larca bina varken siz ve ekibiniz başka işler peşinde koştunuz. Kiminiz çalgı çengi (pardon konser) kiminiz arsa, kiminiz sergi açılışı!

 

Azıcık Muratpaşa’da yaşayanları düşünseydiniz sanırım KENTSEL DÖNÜŞÜM çoktan başlamış olurdu. Özellikle Işıklar Caddesi ve civarında parsel bazlı yerine ada bazlı olurdu bu işler.

Siz bırakın koca ilçeyi belediyedeki İmar Müdürlüğü’ndeki sorunları bile çözemediniz. Peş peşe yaptığınız değişiklikler, yetki kısıtlamaları bile işe yaramadı. Birçok işi KİLİTLEDİ.

Örneğin YETKİ KISITLAMASI nedeniyle ALTINTAŞ’TA inşaatlar durdu. Kırcami’de ise ruhsat verdiğiniz inşaatları bile kendi ellerinizle MÜHÜRLETTİNİZ.

Siz kendinizi YETKİSİZ MİŞ gibi gösterip ANKARA’DAN YETKİ İSTİYORSUNUZ ya, birde o yetki verilse korkarım Muratpaşa’yı ULTRA RANT KAPISI yaparsınız.

Ama siz alışıksınız, “Benim o kararda imzam yoktu veya ben o gün mecliste yoktum” demeye. Zaten sizin hiçbir şeyden haberiniz yok ya.

Benden sana bir tavsiye Başkan Ümit Uysal, “Sen bırak KENTSEL DÖNÜMÜŞÜMÜ falan. Önce ZİHİNSEL BİR DEĞİŞİM yap sonrada KONUT STOĞUNU DEĞİŞTİR.”

Gerisini DEVLET halleder. GÖLGE ETME, BOŞ KONUŞMA yeter.

GARİPLİK KİMDE?

Kahramanmaraş merkezli ASRIN FELAKETİ’NE yol açan 2’bi büyük 4 deprem yurdun dört bir yanındaki garip binaları gündeme getirdi. Tedirginlikten mi nedir bilinmez.

Ancak bilinen bir gerçek var ki o da yapılacak binaların yönetmeliklere uygun ve DEPREME DAYANIKLI olması. Tabi hangisi dayanıklı hangisi dayanıksız o da bilinmez.

Birkaç gün önce İstanbul Gaziosmanpaşa Çekmeköy’de ALTI ÜÇGÜN ÜSTE DÖRTGEN binayı görenler şaşkınlık yaşamıştı. Binanın sahipleri ise, “Şekli belediye belirledi, yönetmeliklere ve imara uygun” diye savunma yapmıştı!

Tabi ne kadar DEPREME DAYANIR o da bilinmez. Şekil bozuk, sanki Nasrettin Hoca’nın ZİKİR EVİ’ne benziyor vesselam. Mesele DEPREM BÖLGESİNDE olmasında. Sıkıntı bu.

Lakin bu GARİP binanın bir benzerinin de Antalya’nın Muratpaşa ilçesi Teomanpaşa Caddesi’nde olduğu ortaya çıktı. Buradaki tek farkı DİKTÖRTGEN olması!

Her ikisinin ortak özellikleri GARİPLİKLERİ ve DEPREM BÖLGESİNDE olmaları. Bir başka özellikleri de ikisinin de İMARA UYGUN yapılmış olması.

Ben İstanbul’dakini bilmem. Ancak Antalya’nın merkezi 2. Derece DEPREM BÖLGESİnde olduğuna göre sanırım uzmanları bu konuya bir açıklık getirir.

Çünkü ASRIN FELAKETİ bize yoğurdu bile ÜFLEYEREK yedirteceğe benziyor.