Ömre Değer Gülgün Nihat Ömür Okulları
1958 yılında hayatlarını birleştiren Gülgün-Nihat Ömür çiftinin tüm gençlere, aile kurumuna örnek olacak; birlik, beraberlik ve mutluluk hikayesi bugün Eylül Ayça Karakuş ile “Hayatın İçinden” sayfasında sizlerle. Bayram sevincini, coşkusunu daima yaşayan ve yaşatan çocuklarımıza nesilden nesile hediye edilen okulun köklü ve gurur verici hikayesini Gülgün Hanım'dan dinleyelim.
Öncelikle sevgi, saygı, birlik, beraberlik ve huzur içinde geçireceğiniz bir bayram olması dileklerimle hepinizin bayramını gönülden tebrik ediyorum. Bayram gününe yakışır, şeker tadında bir röportajımızla sizlerle birlikte olmanın da ayrıca mutluluğunu yaşıyorum. Kendimle ilgili küçük bir bilgi notunu siz kıymetli okuyucularımla paylaşmak istiyorum.
Yıllardır yaptığım her işi, yazdığım her haberi büyük bir titizlik ve özenle kaleme alarak okuyucularımıza servis ettim lakin itiraf etmeliyim ki uzun zamandır böylesine duygu dolu anlar yaşayarak bilgisayar başına oturmamıştım. Yani anlayacağınız yoğun duygular arasında gidip geldiğim, uzun soluklu yolculuğa çıktığım bir hikayeyi sizler için kaleme alıyorum.
Hepinize keyifli okumalar dileyerek Gülgün Ömür ile bir ömre değer Gülgün-Nihat Ömür Okulları'nın hikayesini buyurun Gülgün Hanım’dan dinleyelim:
EL ELE HAYAT YOLCULUĞUNDA EĞİTİME ATILAN BÜYÜK İMZA
Sesine yansıyan özlemle, rahmetli “Nihat amcan Albay'dı güzel kızım” diyerek söze başlıyor...
“Meslek hayatını yedek subaylara öğretmenlik yaparak geçirdi, eğitim verdi. Disiplinli, memleketinin taşına, toprağına, bayrağına aşık biriydi. Onun eşi olmak, onunla birlikte hayat yolculuğunda el ele yürümek benim için büyük bir onurdu. Maalesef Nihat amcanı 2019 yılında kaybettik. Hatıraları ve anıları benimle birlikte yaşıyor ve son nefesime kadar da benimle birlikte yaşamaya devam edecek. En güzeli ise iyi ki yaptırmışız dediğimiz okulların öğrencileri bizi daima dualarında, sevgilerin de yaşatacaklar. Ben bundan sonra daha ne isterim Allah'tan?”
“OKULLARIMIZDA OKUYAN TÜM ÇOCUKLAR BİZİM ÇOCUĞUMUZ”
Antalya'nın Kepez ilçesinde anaokulu, ilkokulu, ortaokulu olmak üzere Antalya'ya üç okul hediye etmiş olan hayırsever rahmetli Nihat Ömür ve Gülgün Ömür çiftinin adını taşıyan Gülgün- Nihat Ömür İlkokulu'nu Gülgün Ömür teyzemle birlikte ziyarete geldik. Okul bahçesinden içeri adım attığımız andan itibaren Gülgün Hanım'a doğru koşan öğrencilerin mutluluğunu yazmam mümkün değil. Hepsiyle sıcak bir kucaklaşmanın ardından okul müdürü Fahrettin Bazan ile bir araya geldik. Müdür Bey'in eşliğinde okulun kütüphanesine doğru yol alırken Gülgün Hanım adımlarını atarken her bir adımda geçmişe yolculuk yapıyor, Nihat Bey ile okula geldiklerinde yaşadığı anıları hatırlıyor ağır adımlarla okulun koridorlarında yürürken de o anılarını anlatıyordu. O anılarına yer vereceğim birazdan ama bizi yine coşkuyla ve sevgiyle karşılayan bir öğrenci kalabalığının içindeyiz. Kütüphane kapısında bizi gören öğrenciler hemen Gülgün Hanım'ı tanıyarak yanına koştular. Sarıldılar, birbirlerine hal hatır sordular. Kütüphane sınıfında öğrencilerle bir araya gelerek sohbet ettik. Bazı anlar her ne kadar duygu yüklü olsa da insana şifa niyetiyle dokunan anlar var. Öğrencilerle bir masada buluşmanın ve onlarla sohbet etmenin mutluluğuyla beraber okulun diğer sınırlarını gezdik.
“OKULA GELDİĞİMDE EVİME GELMİŞ GİBİYİM”
Gülgün Hanım, “Okula geldiğimde evime gelmiş gibi hissediyorum” diyerek sözlerine şöyle devam ediyor:
“Nasıl ki insan evinin temiz olmasını ister. Evindeki tüm bireylerle birlikte huzur mutluluk ve sağlık içinde yaşamak isterse, ben de adımızı verdiğimiz üç okulun; idarecileri, öğretmenleri, öğrencileri ve velileriyle birlik, beraberlik, ahenk ve uyum içinde yaşamalarını istiyorum. Okullarımızın eğitim, öğretim ve başarılarının her geçen yıl yükselmesi benim için yaşam sevincidir.”
ÖDÜLLERİ TOPLAYAN E-TWİNNİNG PROJELERİ
Tam da bu sırada okulun özel dizayn edinmiş içeri girdiğiniz anda kişiye huzur veren rehberlik odasında rehber öğretmeni Neslihan Oflaz ile birlikteyiz. Rehber öğretmenimiz Neslihan öğretmen şu sözleri ile okulun başarısını ifade etti:
“Eylül Hanım öncelikle okulumuza hoş geldiniz. Herkesin bayramını en içten dileklerimle kutluyor, iyi bayramlar diliyorum. Okulumuzda yapmış olduğumuz tüm projelerde önceliğimiz için elbette öğrencilerimiz. Öğretmenlerimizle birlikte öğrencilerimiz için daha iyisini yapmak için neler yapabiliriz diye düşündüğümüzde hedefimizi, çıtayı daima yüksek tutuyoruz. E-Twinning projeleri kapsamında Ulusal ve Avrupa ödülü alarak okulumuz birçok kez adını başarıyla duyurmuş olmanın gururuyla size birkaç projemizin başlıklarını vermek istiyorum; Tohum Kumbaram Projesi, Hep birlikte Tanışalım ve Öğrenelim Projesi, Neden Zorba Olalım ki Projesi, Müziğin Ritmini Derslerle Yakala Projesi (Projemiz TRT’de 2 bölüm halinde Belgesel olarak yayınlandı.), Meyveler ve Sebzeler Sanatı Seviyor Projesi ve Akıl Oyunlarını Hayatıma Harmanlıyorum Projesi. Başarılı projelerimizin yanı sıra okulumuzda keyifle yapmış olduğumuz etkinliklerimiz arasında; halk oyunları, akıl zeka oyunları, geleneksel çocuk oyunlarıyla da okulumuzun her alanında etkin çalışmalarımıza yer veriyoruz. Projelere destek veren öğretmen arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.”
“ADIMIZ ÖĞRENCİLERİMİZLE BİRLİKTE YAŞASIN...”
Öğrencilerin cıvıl cıvıl seslerinin arasından okul bahçesine inerken okulun girişinde duvara resmedilmiş olan Gülgün Hanım ve Nihat Bey'in fotoğraflarının önünde birkaç dakikalığına durduk. Duvara çizilen köklü bir ağaç ve ağacın dallarının, kollarının, filizlerinin ortasında eli öpülesi, değerli hayırsever Ömür çiftinin fotoğrafı nakış gibi duvara işlenmiş. Okulun olmazsa olmaz öğrencilerinin neşeli seslerinin arasında geçmişle, bugün arasında gidip gelen Gülgün Teyzem bana dönerek bir cümle söyledi:
“Güzel kızım Eylül, beni bugün çok mutlu ettin. Mutluluk hüznüyle doldu taştı yüreğim. Okullarımızda eğitim ve öğretim görmüş, eğitim ve öğretim görecek olan tüm çocuklar gibi sen de benim bir evladımsın artık. Bu okulları Nihat amcanla birlikte sadece kendi kazancımızla inşa ettik, var ettik. Kendi emeklerimiz, kendi birikimlerimiz ile hayata yatırım yaptık. İkimiz ortak bir karar aldık bir okul yaptırmak için yola çıktık Allah'ım bize üç okulu yan yana yaptırmayı nasip etti. Dilerim maddi manevi gücü olan herkes devletimize, ülkemize hayırlı olacak okullar yaptırır. Ömrümüze attığımız en kıymetli imza işte bu okullar oldu kızım. Bundan sonra adımız okullarımızın öğrencileriyle birlikte yaşasın. Bu okulda adı, okul numarası olan her çocuk bizim çocuğumuz, hepsinin yolu açık olsun... ”
Onun ellerini öperek okulun öğrencileriyle birlikte Müdür Bey ve öğretmenlerimizle hatıra fotoğrafı çekilerek Gülgün teyzemizin mutluluğuna ve heyecanına ortak olduk. Sizi çok seviyoruz, iyi ki varsın Gülgün Teyzem…