ÖLÜM SOKAĞI
Geçtiğimiz çarşambayı perşembeye bağlayan gece saat 3
sıralarında telefonum çalıyor. Arayan adı sık sık uyuşturucu operasyonlarıyla
ve suçla anılan Antalya’nın Zeytinköy semtinden bir arkadaş. “Abi sokak ortasında bir kişiyi vurdular. Çocuk
öldü. Kim olduğunu bilmiyoruz. Zeytinköy’den değil” dedi. Ardından devam etti. “ Mahalle Teksas’a
döndü. Son aylarda uyuşturucu baronları arasında bir savaş başladı. Hatta kısa bir
süre önce merkeze alınan bir ilin valisinin ailesine ait apartmana da bundan
birkaç ay önce kurşun isabet etti. Binalar mermi izleriyle dolu. Bu çocuk
atılan kurşunların rast gele hedefi mi oldu yoksa kasten mi öldürüldü
bilmiyoruz” dedi.
***
Gece yarısı anlatılanlar kabus gibiydi. Gecemi zehir eden bu
haberden sonra olayın detayları sabah saatlerinde ortaya çıkmaya başladı. Bana
gelen bilgiye göre olay uyuşturucu satıcılarının da olduğu bir sokakta meydana
gelmiş. Gece yarısı bu genç vurulduktan sonra mahalle sakinleri olay yerine
akın etmiş. Yerde bu genci kanlar içinde görünce 112’ye ihbarda bulunmuşlar.
Katil olay yerinden kaçmış. Yapılan incelemede öldürülen gencin 22 yaşındaki
Ahmet Yusuf Kaçarlar olduğu tespit edilmiş.
Gencin cansız bedeni olay yerinde yapılan incelemenin ardından otopsi
için Antalya Adli Tıp Kurumu morguna kaldırılmış. Otopsi işleminin ardından
ceset ailesine teslim edilmiş. Hayatının baharında öldürülen bu genç, iddiaya
göre uyuşturucu madde bağımlısıymış.
***
Yine ailesinin iddiasına göre 6 aydır uyuşturucu kullanmıyormuş.
AMATEM’de tedavi olması için mahkemeden karar çıkartılmış. Ancak bir haftadır
kayıpmış. Sonra da ölüm haberi gelmiş, öldürmüşler. Geçtiğimiz günlerde “Bizim
Sokaklar” başlığıyla bir yazı kaleme almıştım. Sokaklarda huzur içinde
dolaşabilmek istiyorsak ülkedeki uyuşturucu sorununu çözmemiz gerektiğini,
uyuşturucu madde bağımlılarının sonunun ya hapis ya da mezar olduğunu,
tedavilerinin çok zor olduğunu anlatmıştım. Bu sorun tüm ülkenin meselesi
haline geldi. Terörden bile tehlikeli bir mesele.
***
Antalya’da şimdiki Emniyet Müdürü ilker Arslan’ın ataması
iki ay önce yapıldı. Kendisini sürekli olarak polis üniformasıyla görüyoruz,
işleri yoğun. Çalışkan adamın hali bir başka oluyor. Belki de yoğunluktan
dolayı sayın Antalya Emniyet Müdürümüz aldığım bilgiye göre şu ana kadar
Zeytinköy bölgesine hiç gidememiş. Öğrendiğim kadarıyla Zeytinköy olarak bilinen Yeşildere
Mahallesi’nin muhtarı Kemal Genbeş de sayın müdürle görüşmek istiyormuş. Bu
konuda özel kalemini de aramışlar. Hatta evine kurşun yağan vali beyin
yakınlarıyla beraber gitmek istemişler sayın müdürün ziyaretine. Ancak iki aydır Antalya’da görev yapan Arslan
müdürle bir türlü tanışma şerefine sahip olamamış muhtar.
***
Antalya rantı yüksek olduğu için suç örgütlerinin, mafyanın
da iştahını kabartan bir şehir. İstisnalar hariç olmak üzere; elbette
polisimiz, jandarmamız, sahil güvenlik ekiplerimiz, hakimlerimiz savcılarımız
işlerinin gereğini yapmaya çalışıyorlar. Gecesini gündüzüne katanları
biliyorum. Ama bu memleket için Antalya için daha çok çalışmak gerek. Zeytinköy
meselesine gelince;
***
Bana gelen bilgilere göre Zeytinköy semtindeki Yeşildere
mahallesi’nde uyuşturucu trafiği de ağırlıklı olarak gece yarısı öldürülen bu
gencin cesedinin bulunduğu sokakta dönüyormuş. Bu sokaktan sırf bu işler için
daireler gecekondu tarzı müstakil evler kiralandığı iddia ediliyor.
***
Bu sokaktaki torbacılar arasında zaman zaman kavgalar
yaşanıyormuş. Hatta bana gelen bilgiye göre bu cinayet işlenmeden saatler önce
de yine bu sokakta silahlarla ateş edilmiş. İddiaya göre bu sokaktaki iki baron
arasında 1 yıldır husumet varmış.
SON SÖZ
Öldürülen gence gelince; bu çocuğun baronlar arasındaki
kavgadan mı, yoksa kendisiyle ilgili bir sorundan mı öldürüldüğü yapılacak
soruşturmanın ardından ortaya çıkacaktır.