NE HALİL’MİŞ ARKADAŞ YA!
Bizim edebiyatımız ve kültürümüz hem geniş hem de muhteşemdir. Her dönem ve her devirde birçok isme türküler yakılır, şiirler yazılır besteler yapılır.
Bu genelde halka mal olmuş insanlar için olur. Ama öyle isimler vardır ki Türklerle benliğimize kazınmış isimlerdir. Bunların başında ‘Halil’ gelir.
Birisi Musa Eroğlu üstadımızın seslendirdiği, ‘Halil İbrahim’ türküsü var. Söz Dursun Ali Akınet'e, müziği de Selahattin Aygün'e aittir.
Diğeri ise ‘Halil’im’ türküsü. Çökerme diğer adıyla. Bu en çok bilinip söylenenidir. Hikayesi geniştir. Su istediğinde bile yaralı Halil Efe'ye su vermeyen kolcular, pek ölmeye niyeti olmayan Halil Efe'yi kaymakamın emriyle gece iz bırakmadan boğmalarını üzerine yazılmış bir ağıt ve yas gibi.
Bir de bizim Halil var. ‘Noter Onaylı Aşk Skandalı’nın kahramanı Elmalı Belediye Başkanı Halil Öztürk. Antalya ve civarında tanınırken skandal nedeniyle tüm Türkiye’nin tanıştığı Halil.
Yaşadığı aşk olayının gün yüzüne çıkması sonucu, “İftira, kumpas, montaj” yalanına sarılan Başkan Halil Öztürk’ün bu iddialarını bir yıl sonra kriminal incelemeden gelen ‘Gerçek’ raporu çürüttü.
Ama bizim Halil’in sevdası bir değil, iki değil. Yanlış anlamayın bu öyle aşk sevdası değil! Parti sevdası. Arkadaş bir AK Partili, olmadı İYİ Partili. Baktı tutunamıyor CHP ile yakınlaşma. Baktı bu da olmuyor geri vites takıp AK Parti’ye geçme telaşı.
Zaten rezidans ihalesindeki usulsüzlük iddialarına rağmen bir tek müfettişin gelmemesi dikkat çekici değil mi? Hele hele bunca iddia ve skandal varken soruşturma geçirmemesi manidar değil mi?
Biz o kadar yazdık çizdik ama hükümetin Antalya temsilcisi AK Parti İl Başkanlığı veya Elmalı İlçe Bakanlığı’ndan çıt çıkmamasından belli değil mi Halil Öztürk’ün eski partisine geri dönmek istemesi!
Bunlar olur mu olmaz mı bilememem amma, ortaya atılan iddialara göre İYİ Partili Elmalı Belediye Başkanı Halil Öztürk, AK Parti’nin Ankara’ya gönderdiği anket sonuçlarından haberdarmış!
Bu senaryoya göre, Öztürk eski partisine geçecek ve 2019’da yaşananların intikamını alacak veya AK Parti aşk skandalı kahramanını transfer edip rövanş alacak!
Şu yaşananlara, ortaya atılan iddialara baktığım zaman sanki AK Parti’de gizli ve güçlü bir el var ve o kadar olaya karşı Halil Öztürk’ü koruyor. Bende bıraktığı izlenim bu. Yoksa başka biri olsa şimdiye kadar onlarca soruşturma geçirir ve görevinden alınırdı!
Ya biz bu işleri yanlış biliyoruz ya da bizim HALİL’in bir yerlerinde birileri MAVİ boncuk gördü.
Hakikaten ‘NE HALİL’MİŞ ARKADAŞ YA’ bu öyle değil mi?
KALDIRIMLAR İŞGAL ALTINDA
Antalya’da yaşayanların en büyük sorunu trafiğin sıkışması kadar kaldırımlardaki işgaller. Bu çoğu zaman mal ve emtialarını dükkanlarının dışına koyan esnaf tarafından kimi zaman da parklar yüzünden!
Sağ olsun Fahri Trafik Müfettişleri kaldırımdaki parklara karşı yazdıkları cezalar ile yayaların derdine derman oluyor ve kendince işgallere çözüm üretiyorlar. Peki diğerleri için ne yapılıyor?
Vallahi hiçbir şey yapılmıyor. Esnafın kaldırım işgaline bu şehirdeki hiçbir belediye zabıtası kılını bile kıpırdatmıyor. Varsa yoksa işgaliye alalım veya görmezden gelelim derdindeler.
Bunlar yaşanırken son günlerde bir de genel adı MARTI olan elektrikli scooterler çıktı. Nerede ne zaman karşınıza çıkacağa belli olmayan bu ulaşım aletleri kaldırımların yegane işgalcisi oldu!
Binenler, inenler, gideceği yere ulaşanlar ilk gördükleri yere park edip ipini bağlayıp sıvışıyor. Bu çoğu zaman kaldırımdaki bir direk veya ağaç oluyor. Sonra geç geçebilirsen.
Bu memleket inanın sahipsiz kalmış durumda. İsteyen istediğini yapıyor. Belediye zabıtaları vurdumduymaz hale gelmiş, onların başındakiler ise kör olmuş resmen.
İnanın şu manzaraya bakıp “ALLAH SONUMUZU HAYREYLEYE” demekten başka çare yok gibi.
İŞTE OLMASI GEREKEN
Antalya Şehir Tiyatroları eski şaşalı günlerine geri döndü. Bunun tek nedeni CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in yaptığı yanlıştan geri dönmesi.
Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Mehmet Özgür’ün göreve iade edilmesi ile tiyatroda özlenen günler geri geldi. Oyunlar sahneyle kondu, yenilenen salon tıka basa dolmaya başladı.
Bu hem yetişkin oyunlarında hem de ‘Çocuk ve Gençlik Tiyatrosu’nun gösterimlerinde böyle. Hani bir laf vardır, ‘İş bilenin kılıç kuşananın’ diye. Tiyatroda da böyle oldu.
Yanlıştan dönmek bir erdemliliktir. Hakikaten öyle oldu. İyi ki de dönüldü. Siz iyi işlere imza atarsanız bizde sizin iyi yaptıklarını buradan anlatırız. Yoksa bizim kimseyle derdimiz yok.
Bu nedenle sanat, sanatçılar ve sanatseverler adına teşekkürler.