Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, motokuryelerle ilgili yönetmelikte yapacakları düzenlemeyle kurye işletmecilerinin, teslim aldıkları gönderi için taşıma süresi taahhüdünde bulunmayacağını belirterek, "Bu sayede kuryeler gönderileri yetiştirmek için hızlı gitmek zorunda kalmayacak ve yaşadıkları kazalar azalacak" diye açıklamıştı. Uraloğlu, kuryelerle ilgili hazırlanan yönetmenlik değişikliği taslağının hazırlandığını belirtmesi üzerine Akdeniz Motosikletli Kuryeler Federasyonu Başkanı Nihat Özdemir yönetmelik ve moto kuryelerin sorunlarını değerlendirdi. Özdemir, özellikle reflektörlü yelek gibi güvenlik önlemlerinin denetim mekanizmalarının olması gerektiğini vurguladı. Özdemir, “En büyük temel sıkıntılardan biri zamanında paket teslimat süresi. Daha öncede bir yasa çıkmıştı. Süreler gündeme gelmeyecekti. Fakat gerek işverenden, gerek müşteriden bize sürekli bir baskılar oluyor. Şimdi ortalama bir paketin hazırlama sürecini düşündüğünüz zaman evde bile hazırlama süreci 20 ila 25 dakikada olacak bir paketi. Son 5 dakika içinde aldığımız zaman biz 8 km ilerideki bir yere nasıl teslim edeceğiz? Ya teslim edeceğiz ya öleceğiz” diye konuştu.

MOTOKURYELİK AĞIR MESLEK GRUBUNA ALINSIN

Özdemir, yağışlı hava koşullarında, zamanında paket teslimatının zor olduğunu belirterek, “Bu durumun işveren ve müşteri baskısı yaratıyor. Özellikle kötü hava şartlarında, Valilik veya İçişleri Bakanlığı tarafından bir yasa çıkararak kuryelerin çıkmasının engellenmesini istiyoruz” diye talep etti. Motokuryeler, pandemi sonrası sipariş yoğunluğunun artmasıyla birlikte üzerlerindeki baskının arttığına dikkat çeken Özdemir, “Mobbingin kaldırılmasını ve mesleğin daha fazla tanınmasını istiyoruz. Ayrıca, mesleki yeterlilik belgesinin zorunlu hale getirilmesi ve ağır meslek grubuna alınmaması lazım” dedi.

“CEZA OLMAZSA GİYMEZLER”

Özdemir, motor bakımının zorlu olduğunu ve bir motorun genellikle 2 yıl içinde hurdaya gittiğini belirtti. Motorların bakımının yetersiz olduğunu ve kuryelerin vergi ve KDV gibi mali sorunlarla mücadele ettiğini ifade eden Özdemir, “En fazla sürekli paketle çalışan bir motor, 2 senelik bir ömrü var. 2 seneden sonra zaten o motor hurdaya gider. Reflektör yelek ve kask gibi ekipmanlar keşke giyilse böyle bir yasanın üzerine trafik cezasının bile olması mecburi kılınsa daha iyi olur. Ama şimdi böyle bir ceza olmadıktan sonra kimsenin yelek giyeceğini de sanmıyorum. Yani sürekli bir kontrol mekanizmasının olması gerekiyor. Motorların bakımı konusunda zaten bir 10 yıllık bir kurye motorunun dayanması söz konusu değil. Sizi az evvel gösterdiğim gibi zaten motorları görüyorsunuz. En fazla sürekli paketle çalışan bir motor, 2 senelik bir ömrü var. 2 seneden sonra zaten o motor hurdaya gider. Yani o yüzden çok yani onun çok büyük bir önemi yok.  Motor ekipmanlarının kontrol edilmesi, mesleğin bir tanıma sahip olması, vergi sorunlarının çözülmesi, trafik cezalarının düzenlenmesi gibi konularda iyileştirmesi gerekiyor” diye kaydetti.

“TURUNCU ALARMDA YASAKLANSIN”

Turuncu alarm verildiğinde paket teslimatının yasaklanmasını talep eden Özdemir şunları kaydetti:

“Bu turuncu alan verildiği zaman gerçekten paket yasaklanmalı. Çünkü biz gerek işletme olarak gerek kuryeler olarak söylediğimiz zaman da işletme bunu yapamıyoruz. Ama devletimiz tarafından gelecek bir yasağa mecbur, onlar da uymak zorunda kalır. Kuryenin bir nebze olsun can kaybını önlersek ne mutlu bize diyoruz. Hani bizim bütün derdimiz bütün limonumuz yani turuncu alarm verildiği zaman taksiler çalışmazken normal insanlar arabasıyla çıkamazken bizim kuryeler nasıl çıksın?