MORALLER DÜZELİYOR

Koronavirüs ile nereden baksanız 1,5 yıldır var gücümüzle mücadele ediyoruz.

Yeri geldi çok zor günler geçirdik, yeri geldi umutlandık ama hiçbir zaman dirayetimizi kaybetmedik.

Sağlık her şeyden önemlidir derler ya; işte son 1,5 yılda bunun önemini iyice anladık.

Gelecekte ne zaman dönüp bugünleri düşünsem geçirdiğimiz bu zor zamanları hatırlayacağım.

*

En sonunda aşılanma ile salgının bir nebze olsa gücünü kırdık.

İlerleyen günlerde aşılanmanın artması ile güzel sonuçlar almayı umut ediyoruz.

Şu güzelim yaz günlerinde kim evde oturmak ister? Kimse istemez

Hele ki cennet vatanımızın bu eşsiz doğasının en coştuğu günlerde…

*

Lütfen kademeli normalleşmenin uygulanmaya başladığı şu günlerde her zamanki gibi maske, mesafe, temizliğe dikkat edelim.

Görüyoruz, duyuyoruz insanlarımız biraz rahatlamaya duruma geçince hemen ipin ucunu bıraktı.

Eğlenceler, aktiviteler, partiler vs. insanlar buralarda virüsü umursamaz bir şekilde vakit geçirmeye başladı.

Koronavirüs illeti bitti sanıp yanılgıya düşenler, bir an önce kendilerine çeki düzen versin!

Etrafınızdakileri tehlikeye atmaya hakkınız yok…

Bilmiyor musunuz ne kadar can yitirdik bu dönemde belki sizler bile bu hastalığı geçirdiniz.

Zor değil miydi bu hastalığı atlatmak?

O yüzden biraz daha sabredin ve rehavete kapılmayın.

Ve lütfen aşı hakkınız var ise aşınızı yaptırın.

Aşıya karşı tavır alanlara sakın kulak vermeyin.

*

Bir salgını bitirme noktasına gelirken umarım başka bir salgın başlamaz!

Neyde bahsettiğimi belki anlamışsınızdır.

Anlamayanlar için gelin size onu hatırlatayım.

Son günlerde kara mantar hastalığı diye bir hastalık duyar olduk.

Kara mantar olarak da bilinen mukromikoz hastalığı bir göz hastalığı olarak biliniyor.

İlk olarak Hindistan’da ortaya çıkan bu hastalık, geçtiğimiz günlerde Mısır ve Irak’ta da görüldü

Ve son gelen habere göre ise Meksika’ya da sıçradı.

Bir enfeksiyon hastalığı olan mukormikoz genellikle; toprak, bitki, gübre veya çürüyen meyve ve sebzelerde bulunan mukor küfüyle temas sonucu ortaya çıkıyor.

Sinüs, beyin ve akciğerleri etkileyen kara mantar, diyabet hastalarında veya kanser ile AIDS hastaları gibi bağışıklık sistemi ciddi şekilde zayıflamış kişilerde hayati tehlikeye yol açtığı söyleniyor.

Bu hastalıkta vakalar her geçen gün artıyor.

Uzmanlar söz konusu salgın nedeniyle hastaların yaklaşık yüzde 60'ının gözlerinden biri veya her ikisini kaybettiğini iddia ediyor.

*

Koronavirüsün nasıl başladığını bir hatırlayın derim.

Wuhan’da ortaya çıkan virüs yavaş yavaş yayılıyordu.

Dünya ülkeleri ise bunu dikkate almıyordu.

Bizler de aynı şekilde önemsiz bir şeymiş gibi umursamıyorduk.

Sonra ne oldu?

Koronavirüs çok kısa bir süre içerisinde tüm dünyayı etkisi altına aldı.

O yüzden lütfen artık salgın kelimesinin geçtiği her mevzuyu dikkate alalım.

Bu süreç içerisinde ne dünyanın ne de ülkemizin bir salgını daha kaldıracak hali yok