Mevlüt Dudu: "Baykal'a karşı uygulanan kumpasla tarz aynıdır"

Memleket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Av. Mevlüt Dudu, Muharrem İnce'nin cumhurbaşkanlığı adaylığından çekilmesini değerlendirdi. Dudu, yaşananlar ile ilgili “Türk siyasi tarihinde görülmemiş bir iftira kampanyasıdır bu. Bunun sorumlularının da bir an önce ortaya çıkması temennimiz. Gerçi biz zaten biliyoruz ama bunun somutlaşması gerekir.” dedi.

MUHARREM İNCE BİR SÜREDİR SALDIRI ALTINDA

Seçime iki gün kala yaşanan olayları ele alan Dudu: "Sadece son çıkan gündemdeki görüntüler değil. Sayın Genel Başkanımız Muharrem İnce uzunca bir süredir bir saldırı altında. Yani Cumhurbaşkanlığı adaylığı biliyorsunuz 100 bin imza toplanması suretiyle gerçekleşti. Evet, imza aşamasından itibaren gerek Sayın Genel Başkanımız gerekse partimiz yoğun ahlaksızca bir saldırı altında. Ama hep direnmişti Sayın İnce; yani eşine ait olduğu ileri sürülen çok pahalı arabalar, ne bileyim banka dekontları ve işte son olarak bu uyduruk görüntüler. Yani bunları bazıları şöyle nitelendiriyor: İşte özel hayata müdahale. Asla böyle bir şeye katılmıyoruz. Çünkü bundan söz edebilmek için o görüntülerin gerçek olması gerekir. Ama o görüntüler gerçek değil. Bunu da bütün milletimiz zaten biliyor. Daha fazla yoğun baskıya, itibar suikastine, bu karalama kampanyasına Genel Başkanımız Sayın İnce kayıtsız kalamamıştır. Bu memleket partisini biz Türkiye'deki bu kutuplaştırmayı sona erdirmek amacıyla bir üçüncü yol olarak, yeni bir alternatif olarak kurduk zaten. Bu işleve ve tarihsel misyonumuza da Memleket Partisi olarak biz devam ediyoruz. Ancak Genel Başkanımız bu yoğun karalama ve iftira kampanyasına daha fazla dayanamayıp ne yazık ki cumhurbaşkanı adaylığından çekilmek zorunda kalmıştır. Türk siyasi tarihinde görülmemiş bir iftira kampanyasıdır bu. Bunun sorumlularının da bir an önce ortaya çıkması temennimiz. Gerçi biz zaten biliyoruz ama bunun somutlaşması gerekir. Tabii ben bir hukukçuyum 100% somutlaşmayan bir durumu da açıkça ortaya koyamam ama kim olduklarını ve ne amaçla bu kampanyayı yürüttüklerini biz çok iyi biliyoruz. Ben buradan "Cumhuriyet Savcılarımızı ve Emniyet Birimlerimizi" bu karalama kampanyasının faillerini bulmaya ve görevlerini yerine getirmeye davet ediyorum." şeklinde konuştu.

ÖNÜMÜZDEKİ SÜREÇTE PARLEMENTO ARİTMETİĞİ ÇOK ÖNEMLİ OLACAK

Muharrem İnce'nin adaylıktan çekilmesinin seçime etkisini ele alan Dudu: "Şöyle söyleyeyim, Sayın Genel Başkanımızın dünkü açıklaması aslında son derece nettir. Her zaman şunu söylemiştir Sayın Muharrem İnce: 'Memleket Partisi gönüllüleri, üyeleri, Memleket partisi tabanı, benim müridim değildir' ifadesini çok kez kullanmıştır. O nedenle Genel Başkanımızın Memleket Partisi tabanını herhangi bir yöne yönlendirmesi de söz konusu değildir. Her zaman söylediği sözün ve ilkelerinin arkasında durarak; üyelerimizi, gönüllülerimizi, parti tabanımızı serbest bırakmıştır. Herkes özgür iradesiyle Cumhurbaşkanlığı seçiminde oyunu verecektir ama şu hususunda altını çizmek istiyorum. Biz Memleket Partisi olarak milletvekili seçimlerine katılıyoruz. O konuda hiçbir sıkıntı yok. Hem Antalya'da hem de Türkiye'nin 81 ilinde katılıyoruz. Bu anlamda da milletvekili adaylarımıza destek istiyoruz. Çünkü önümüzdeki süreçte parlamento aritmetiği çok önemli olacak. Malum bir iktidar partisi var; bir de bunun karşısında bir muhalif hareket var. Altılı masadan oluşan bir millet ittifakı var. Burada özellikle Cumhuriyet Halk Partisi ve İyi Parti -zaten iki parti giriyor seçime açıkçası- her iki partide de Atatürkçü olmayan; çok açık ifade etmek istiyorum hatta Atatürk ve Cumhuriyet düşmanları vardır. Söz konusu milletvekili adayı gösterilen 77 kişiden bahsediyorum. Burada parlamento aritmetiği son derece önemlidir. Bu nedenle Antalya halkını ve bütün milletimizi Atatürkçü ve Cumhuriyetçi milletvekili adaylarını meclise gönderebilmek için partimize destek vermeye davet ediyorum." ifadelerini kullandı.

BAYKAL'A UYGULANAN KUMPASLA TARZ AYNIDIR

Muharrem İnce için yapılan karalama kampanyası ile ilgili açıklamalarda bulunan Dudu: "Rahmetli Deniz Baykal'a karşı uygulanan kumpasla da tarz aynı tarzdır. Bunu söylemekte bir sakınca görmüyorum. O kumpasın failleri bellidir. Tarz tamamiyle yüzde yüz aynı sadece bunu söylemekle yetiniyorum. Tarih konusuna takılı veyahut takıntılı değilim. Tarih bence bir tesadüftür ama tarihin çok ötesinde tarz tamamen aynıdır.

Bugün öğleden sonra Sayın Genel Başkanımızın Cumhurbaşkanlığı adaylığından çekilme dilekçesini Yüksek Seçim Kurulu'na ulaştıracağız. Ancak oy pusulaları çok önceden basıldığı için pusulalarda Sayın Genel Başkanımızın ismi yer alacak. Ancak tabii ki adaylıktan çekilmiş bir adaya verilmiş oylar geçerli sayılmayacak. Bu konuda bir şüphe yok. Durum bundan ibaret. Ben cumhurbaşkanlığı adaylığının ötesinde bütün halkımızdan, her evden bir oy Memleket Partisi'ne talep ediyorum. Sadece kaset değil, sahte dekontlara inanan insanlar var. Beni arayıp sekiz milyar dolar almışsınız diyecek kadar haddini aşan, aklını mantığını yitirmiş insanlar var. Sekiz milyar dolar yani komik demek bile açıklama yeterince. Kimin sekiz milyar dolar parası var Türkiye'de ki olsa bile kim kime verir? Bu nasıl bir mantıktır, nasıl bir cehalettir? Ama buna inanan insanlar da oldu. Yani bizim Genel Başkanımız 12 kilo verdi, pantolonları belinde durmuyor. Yani bu psikolojik baskıya dayanmak gerçekten kolay değil. Ama onlarla hesaplaşacağız günü geldiğinde." dedi.