Menopoz süreci beyin sağlığını etkiliyor
Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Müge Kuzu Kumcu, menopoz sürecinde beynin hafıza ve duygu kontrolünden sorumlu bölgelerin doğrudan etkilediğini ifade etti.
Menopoz, kadınlarda üreme döneminin sona erdiği ve östrojen ile progesteron üretiminin azaldığı bir süreç olarak tanımlanıyor. Genellikle 45-55 yaşları arasında başlayan menopoz, beyin üzerinde çeşitli etkiler meydana getirebiliyor. Menopozun farklı evreleri olduğunu kaydeden Nöroloji Bölümü’nden Doç. Dr. Müge Kuzu Kumcu, menopozun beyin üzerindeki etkilerini, bu dönemde karşılaşılan riskleri ve beyin sağlığını korumanın yollarını detayları ile açıkladı.
HORMONLAR BEYNİN
İŞLEVLERİNİ DESTEKLER
Menopoz sürecinin beynin çeşitli bölgelerini etkilediğini
belirten Doç. Dr. Kumcu, “Östrojen ve progesteron hormonları sadece üreme
sağlığını değil, aynı zamanda beyin işlevlerini de destekler. Bu hormonların
azalması; hafıza zorlukları, konsantrasyon güçlüğü, duygu durum değişiklikleri
ve uyku sorunları gibi belirtileri beraberinde getirebilir” dedi.
BEYİNDEKİ HANGİ
BÖLGELER ETKİLENİYOR
Menopoz sürecinde, beynin hafıza ve duygu kontrolünden
sorumlu hipokampus, amigdala ve prefrontal korteks gibi bölgelerin doğrudan
etkilendiğini hatırlatan Kumcu, “Hafıza ve öğrenme süreçleri Hipokampus
bölgesinde yoğunlaşır. Menopoz sonrası hipokampus hacminde azalma görülebilir.
Karar alma, dikkat ve konsantrasyon ise Prefrontal Korteks bölgesi ile
ilişkilidir. Hormon seviyelerindeki değişiklikler bu işlevleri zorlaştırabilir.
Sıcak basmaları ve terleme gibi semptomların merkezi olan hipotalamus, hormon
değişikliklerinden etkilenir. Ayrıca östrojenin beyin hücrelerini koruyucu
etkileri vardır. Bu hormonun azalması, sinir hücrelerinin iletişiminde
aksamalara ve bilişsel zorluklara neden olabilir” değerlendirmesinde bulundu.
DEPRESYON, ANKSİYETE
VE ANİ RUH HALİ DEĞİŞİKLİKLERİNE DİKKAT
Menopoz sırasında depresyon, anksiyete ve ani ruh hali
değişikliklerinin sıkça görülebildiğine dikkati çeken Doç. Dr. Kumcu, “Östrojen
seviyelerindeki iniş çıkışlar, bu semptomların başlıca nedenidir. Ancak
hormonal dengeler sağlandığında bu sorunlar genellikle azalır. Bununla
birlikte, menopoz dönemindeki kadınların büyük bir kısmı, uykuya dalmakta
güçlük çeker ya da sık sık uyanır. Sıcak basmaları ve gece terlemeleri de bu
sorunu tetikler. Bu durum yetersiz uyku, gündüz yorgunluğu ve konsantrasyon
güçlüğüne yol açabilir” diye konuştu.
MENOPOZ UZUN VADEDE
ALZHEİMER VE MİGREN RİSKİNİ ARTIRIYOR
“Araştırmalara göre, menopoz sonrası kadınlarda Alzheimer
hastalığı riski erkeklere kıyasla daha yüksek izlenmektedir” açıklamasında
bulunan Kumcu, konuşmasına şöyle devam etti: “Bunun nedeni, östrojenin beyin
hücrelerini koruyucu etkilerinin menopozla birlikte azalmasıdır. Migren
şikayetleri perimenopoz döneminde artabilir, ancak postmenopozda genellikle
azalır. Hormon replasman tedavisinin (HRT) bu süreçte migreni hafifletici
etkileri olduğu, ancak bireysel riskler göz önünde bulundurularak dikkatle
uygulanması gerektiği dile getirilmektedir.”
YAŞAM TARZI
DEĞİŞİKLİKLERİYLE BEYİN SAĞLIĞINI KORUYUN
Doç. Dr. Kumcu, menopoz döneminde beyin sağlığını
desteklemek için şu önerilerde bulundu:
Düzenli Egzersiz, beyin fonksiyonlarını iyileştirir ve
stresi azaltır. Sağlıklı Beslenme, Omega-3 yağ asitleri ve antioksidanlardan
zengin bir diyet, bilişsel işlevleri destekler. Zihinsel Egzersizler, bulmaca
çözmek ve yeni şeyler öğrenmek, beynin aktif kalmasına yardımcı olur. Stres
Yönetimi, meditasyon ve yoga gibi teknikler, hormon değişimlerinin etkilerini
hafifletebilir.
ARAŞTIRMALAR UMUT
VERİYOR
Doç. Dr. Kumcu, menopozun beyin üzerindeki etkileriyle
ilgili araştırmaların devam ettiğini belirterek, “Nörogörüntüleme teknikleri ve
genetik çalışmalar, hormonların beyindeki uzun vadeli etkilerini anlamada
önemli rol oynuyor” dedi. Doç. Dr. Müge Kuzu Kumcu, bu alandaki bilimsel
gelişmelerin menopoz dönemindeki kadınlar için daha kişiselleştirilmiş tedavi
seçenekleri sunacağını hatırlatarak, “Yeni hormon tedavileri ve nöroprotektif
ilaçlar, beyin sağlığını korumak için umut verici görünüyor. Menopoz, bir son
değil; yeni bir başlangıç. Bu süreci bilinçli yöneterek hem fiziksel hem de
zihinsel sağlığı korumak mümkün” ifadelerini kullandı.
İHA