MEMNUNİYETSİZLER

Efendim, malumunuz geçen hafta asgari ücret açıklandı. Yaklaşık bir buçuk ay öce katıldığı bir tv programında asgari ücret en az yedi bin lira olmalı diyen CHP’nin ağır toplarından Faik Öztrak, açıklamadan sonra; açıklanan bu ücret sadra şifa olmadı şeklinde beyanda bulundu.

***

Yani; CHP’nin diğer ağır toplarından Engin Altay’ın “Bu hükümet dünyanın en iyi işini yapsa da alkışlayacak halimiz yok kardeşim. Halk bize eleştiri yetkisini verdi” cümlesini tasdikledi.

***

Şimdi birkaç örnekle Erdoğan’dan önce alım gücümüz neymiş ona bakalım.

 Polis maaşı: 350 dolar

Öğretmen maaşı: 300 dolar

Asgari ücretli maaşı: 137 dolar

Emekli ( Bağkur) maaşı: 40 dolar

***

Bir de mevcut (Erdoğan dönemi) alım gücüne bakalım.

Polis maaşı: 1000 dolar

Öğretmen maaşı: 900 dolar

Asgari ücret maaşı: 450 dolar

Emekli ( Bağkur) maaşı: 250 dolar

***

Ekonomistler Cumhuriyet tarihinde asgari ücretin dolar bazında alım gücünün en yüksek seviyeye ulaştığını söylüyorlar. Zaten yukarıdaki verilere baktığımızda, Erdoğan hükümetleri döneminde alım gücümüzün üç kat civarında arttığı da anlaşılıyor.

***

Hatta yirmi yıl önce bir öğretmenin, bir polisin günümüzdeki asgari ücret kadar maaş almadığı da apaçık ortada.

Ha! Erdoğan'dan önce; engelli maaşı, engelli bakım maaşı, dul maaşı, yoksulluk maaşı, toruna bakma maaşı, anaya- babaya bakma maaşı yoktu... Çiftçi destekleme yoktu... Girişimci için hibe yoktu...

***

Yav arkadaş Erdoğan öncesi; sofralarımızda tarhana bulgurdan başka bir şey yoktu... Evde çay demlemek bile lükstü... Çay, ancak misafir gelince içilirdi...

***

Kırmızı eti kurban bayramından bayramına yerdik. Çoğumuz da kurban kesemez, kurban kesen komşumuzun verdiği et sayesinde etin tadını bilirdik. Bir zeytini bile üç ısırıkta (Bir zeytin ile üç lokma kuru ekmek) yemek zorundaydık.

***

Yaşı 30’un altında olanlar bunu bilmeyebilir... Peki, bilenler neyin tatavasını yapıyor?

Sağlık ve huzurla kalmanız duasıyla...