MAYMUNA DÖNÜŞEN YAHUDİLERİN KISSASI

Her çekirdek, her tohum, her tür ancak ve ancak kendi cinsinin özelliğini sürdürdüğü gibi, insan da ancak kendi türü olan insanın özelliklerini taşır. Hiçbir zaman bir insan kurt veya maymun doğurmadığı gibi, kendisinin de bir kurda veya maymuna dönüştüğü görülmemiştir.

Ancak Yüce Allah istediğinde, gazabını hak eden bazı kavimleri aşağılık mahlûklara dönüştürerek cezalandırabilir. “Onlar, sakındırıldıkları şeyi yapmada ısrar edip baş kaldırınca, onlara: ‘Aşağılık maymunlar olunuz’ dedik.”

***

Yasağı çiğnedikleri için aşağılık maymunlara çevrilmelerine sebep olan meşhur ‘Cumartesi Yasağı’nı biraz daha açmakta fayda vardır. Yahudi kabilelerinden bir grup, Cumartesi Günü’ne saygı göstermediği için dejenereedilip domuz ve maymun şekline konulmuşlardır.

Olayın ne olduğu konusunda görüş ayrılıkları vardır. Bazıları onların fiziksel olarak maymuna çevrildikleri görüşündedirler; bazıları ise onları o zamandan itibaren maymun gibi davranmaya başladıklarını söylerler. Fakat Kur’an’ın İfadesi, bunun fiziksel bir değişme olduğuna işaret eder.

***

Bence onların mevcutları maymuna çevrilmiş, azabın en şiddetlisini çekmeleri için zihinleri insan olarak bırakılmıştır.  Bir başka görüş ise şöyledir: ‘Bir insanın şeklinin değiştirilip hayvan şekline konmasına ‘mesh’ denir. Eski milletlerde bu değişme olurdu. Bu, insanların bozulması sonucu Allah tarafından verilen bir ceza idi.

***

Ancak bunun hakiki olarak insanın maymun biçimine sokulması mı, yoksa ahlaken bozulup maymun gibi taklitçilik ve aç gözlülük durumuna düşürülmesi mi olduğu hakkında görüş ayrılığı vardır. Eğer ayet, ahlaki bir bozulmaya işaret ise, bu her zaman her millette olabilir. İnsanlar nefislerinin zebunu oldukları zaman şeklen değil, fakat huy itibariyle herhangi bir hayvanın kılığına girmiş olurlar.

Bir başka ayette de yine Allah’ın emirlerine karşı gelenlerin akıbeti ve kendilerinden sonra gelenlere bir ibret vesikası oluşları şöylece belirtilmektedir: “Andolsun, sizden Cumartesi (günü) yasağı çiğneyenleri elbette biliyorsunuz. İşte biz, onlara: ‘Aşağılık maymunlar olun’ dedik.

***

Bunu, hem çağdaşlarına, hem sonra gelecek olanlara ‘ibret verici bir ceza’, takva sahipleri için de bir öğüt kıldık.”  Ayetlerde, İsrailoğullarından sürekli bir ahit ve ‘benimle sizin aranızda nesiller boyu sürecek bir işaret’ olmak üzere Sebt’e (Cumartesi Yasağı) uymaları istenmişti.

Buna göre, “altı gün iş yapılabilir; fakat yedinci gün Rab’ba mahsustur ve Sebt günüdür. Kim Sebt Günü iş yaparsa, mutlaka öldürülecektir”  Fakat İsrailoğulları dini ve ahlaki yönden bozulunca bu yasağı açıkça çiğnemeye ve cumartesi günü iş yapmaya başladılar.

Allah, Beni İsrail’den kötülükte şuurlu olarak ısrar eden o bedbahtları, önce maymun kılığına sokmuş, sonra da onları helak etmiştir. Bunun, insanların aslının maymun olduğu iddiasıyla bir ilgisi yoktur.

***

Elmalılı ise tefsirinde konuyla ilgili olarak şunlar yazmaktadır ‘Yahudilerden bir grup (Ashab-Sebt), yaşadıkları zamanda iflah düzeninin kurallarını ihlal ettikleri için ‘maymun’ şekline sokularak cezalandırılmışlardır.

‘Sebt’ İbranicedeki ‘Şabbat’ kelimesinin Arapça karşılığı olup, İsrail oğullarının dinlenme günü olan cumartesi gününü ifade ettiği gibi, bugüne saygı gösterme, bugünde dünya işi yapmayıp ‘yalnızca Allah’a ibadet etme’ anlamını da taşır.

***

Araf Suresi 163. ayette de Cumartesi Yasağı ve buna uymayanların domuza çevrildiklerinden şöyle bahsedilmektedir: “Onlara, deniz kıyısında bulunan şehir halkının durumunu sor. Hani onlar cumartesi gününe saygısızlık gösterip haddi aşıyorlardı. Çünkü cumartesi tatili yaptıkları gün, balıklar meydana çıkarak akın akın onlara gelirdi. Cumartesi tatili yapmadıkları gün de gelmezlerdi. İşte böylece biz, yoldan çıkmalarından dolayı onları imtihan ediyorduk.”

***

Daha sonraki ayetlerde de “Onlar kendilerine yapılan uyarıları unutunca, biz de kötülükten men edenleri kurtardık, zulmedenleri de yapmakta oldukları kötülüklerden ötürü şiddetli bir azapla yakaladık. Kibirlenip te kendilerine yasak edilen şeylerden vazgeçmeyince onlara: ‘Aşağılık maymunlar olun’ dedik.”