Küresel piyasalarda gözler Fed’e çevrildi
Küresel piyasalar, bu hafta karışık bir seyir izlerken, gözler gelecek hafta ABD Merkez Bankası’nın açıklayacağı faiz kararına çevrildi.
Dünya genelinde bir süredir devam eden enflasyonla
mücadelede sona gelinip gelinmediğine ilişkin soru işaretleri artarken, küresel
anlamda gelecek dönem atılacak para politikalarına yönelik belirsizlikler de
sürüyor.
Analistler, hafta içinde ABD'de açıklanan hem tüketici hem
de üretici enflasyonunun tahminleri aşmasıyla Fed'in yılın ilk yarısında faiz
indirimlerine başlayabileceğine yönelik ihtimallerin zayıfladığını söyledi.
Para piyasalarında, Fed'in 19-20 Mart'ta gerçekleştireceği
para politikası toplantısında, faizi sabit bırakacağına kesin gözüyle
bakılırken, bankanın faiz indirimine başlama ihtimali mayısta yüzde 7 ve haziranda
yüzde 59 ile fiyatlanıyor.
Gelecek hafta bankanın faiz kararının ardından Fed Başkanı
Jerome Powell'ın yapacağı sözle yönlendirmelerin önemini vurgulayan analistler,
bankanın ekonomiye ilişkin projeksiyonları ve politika faizine ilişkin üyelerin
beklentilerinin yer aldığı "dot plot" grafiğinin de yatırımcıların
odağına yerleştiğini belirtti.
ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, 2021'de enflasyonunun
"geçici" olduğunu söylediği için pişmanlık duyduğunu ifade ederek,
ülkedeki enflasyona "en büyük katkıyı" sunan kalem olan kira
maliyetlerinin bu yıl düşmesini beklediğini ve kira oranlarındaki
değişikliklerin TÜFE'ye yansımasının biraz zaman aldığını belirtti.
Öte yandan, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch
Ratings, küresel ekonomiye ilişkin büyüme beklentisini bu yıl için 0,3 puan artırarak
yüzde 2,4'e yükseltti.
ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi haftayı yaklaşık 20 baz puan
artışla 4,30'den tamamladı. Altının ons fiyatı da haftayı yüzde 0,86 azalışla 2
bin 158 dolardan kapattı.
Dolar endeksi ise geçen hafta önceki kapanışının yüzde 0,6 üzerinde
103,4 seviyesine çıktı.
İsrail-Filistin çatışması ve Rusya-Ukrayna Savaşı'na ilişkin
gelişmeler petrol fiyatları üzerinde etkili olmaya devam ederken, Brent
petrolün varil fiyatı geçen haftayı yüzde 4 artışla 84,8 dolardan tamamladı.
NEW YORK BORSASI
NEGATİF SEYRETTİ
New York borsası, bu hafta ABD'de açıklanan makroekonomik
verilerden gelen karışık sinyallerle negatif seyretti.
ABD'de, Tüketici Fiyat Endeksinin (TÜFE) şubatta tahminlerin
üzerinde artış kaydetmesinin ardından ülkede Üretici Fiyat Endeksinin (ÜFE) de
öngörüleri aştı.
Ülkede, TÜFE, şubatta aylık bazda beklentiler dahilinde
yüzde 0,4 artarken, yıllık bazda yüzde 3,2 yükselişle piyasa tahminlerini aştı.
ÜFE şubatta aylık bazda yüzde 0,6 ve yıllık bazda yüzde 1,6
artışla beklentilerin üzerinde gerçekleşti. Değişken gıda ve enerji fiyatlarını
içermeyen çekirdek ÜFE de aynı dönemde aylık bazda yüzde 0,3 ve yıllık bazda
yüzde 2 artarak tahminleri geride bıraktı.
ABD'de geçen hafta açıklanan verilere göre ise sanayi
üretimi şubatta yatay seyredeceği yönündeki beklentilerin aksine aylık bazda
yüzde 0,1 arttı. Ülkede perakende satışlar ise şubat ayında yüzde 0,6 ile
beklentilerin altında artış kaydetti.
New York Fed'in açıkladığı imalat endeksi ise mart ayında
eksi 20,9 ile imalat sektöründeki daralmanın devam ettiğini gösterdi. Ülkede
ilk kez işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı da 9 Mart ile biten
haftada 209 bin ile beklentilerin altında kaldı.
Tüketicilerin kısa vadeli enflasyon beklentisi martta aylık
bazda değişim göstermeyerek yüzde 3 olurken, uzun vadeli enflasyon beklentisi
art arda dördüncü ayda yüzde 2,9 seviyesinde kaldı. Öte yandan, geçen hafta
teknoloji hisselerindeki düşüş öne çıkarken, ABD'nin büyük teknoloji
şirketlerinden Amazon ve Microsoft'un hisseleri yüzde 2'nin üzerinde değer
kaybetti.
Grafik ve medya yazılımları üreten Adobe'nin hisseleri de
şirketin gelir tahminlerinin beklentileri karşılamaması sonrası yüzde 14'e
yakın düştü. ABD'li çelik üreticisi US Steel'in hisseleri de ABD Başkanı Joe
Biden'ın şirketin Japonya'nın en büyük çelik üreticisi Nippon Steel tarafından
satın alınmasına karşı çıkması sonrası yüzde 6'nın üzerinde geriledi.
Diğer yandan, yaklaşık 170 milyon kullanıcısı olan
TikTok'un, ABD'de yasaklanmasının önünü açan yasa tasarısı Temsilciler
Meclisi'nden geçti
Söz konusu gelişmelerle New York borsasında Nasdaq endeksi
yüzde 0,7, S&P 500 endeksi yüzde 0,13, Dow Jones endeksi yüzde 0,02 kayıpla
haftayı tamamladı.
18 Mart ile başlayan haftada, salı günü inşaat izinleri ile
konut başlangıçları, çarşamba günü Fed'in faiz kararı, Fed Başkanı Jerome
Powell'ın açıklamaları ile ikinci el konut satışları verileri, perşembe
haftalık işsizlik başvuruları ile imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi
(PMI), takip edilecek.
AVRUPA'DA GÖZLER
ENFLASYON VERİLERİNE ÇEVRİLDİ
Avrupa pay piyasaları geçen hafta alış ağırlıklı bir seyir
izlerken, gözler gelecek hafta açıklanacak enflasyon verilerinin yanı sıra
İngiltere Merkez Bankasının (BoE) perşembe günü açıklayacağı faiz kararına
çevrildi.
Avrupa Merkez Bankası (ECB) üyelerinin sözle yönlendirmeleri
hafta boyunca takip edilirken, ECB Başkan Yardımcısı Luis de Guindos, ECB'nin
haziranda faizleri düşürüp düşürmeme konusunda karar vermek için yeterli bilgiye
sahip olacağını söyledi.
ECB üyesi Klaas Knot da ücretlerin yavaşlayan enflasyon
beklentilerini doğrulamaya devam etmesi halinde bankanın bu yıl en az üç kez
faiz indirimine gidebileceğini ve ilk hamleyi haziranda yapabileceğini bildirdi.
Banka üyesi Francois Villeroy de Galhau, "Geçen hafta
gerçekleştirdiğimiz Yönetim Konseyi toplantımızdan bu yana ilkbaharda faizleri
düşürme konusunda çok geniş bir mutabakat var." dedi.
ECB Üyesi Martins Kazaks da faiz indirim kararının, önümüzdeki
birkaç toplantıda gelebileceğine işaret ederek, söz konusu indirimi fazla
geciktirmeye gerek olmadığını kaydetti.
Analistler, para piyasalarında ECB'nin ilk faiz
indirimlerine başlama ihtimalinin nisanda yüzde 11 ve haziranda yüzde 88 ile
fiyatlandığını belirtti.
Öte yandan, geçen hafta bölgede açıklanan verilere göre,
İngiltere ekonomisi ocakta yüzde 0,2 büyüme kaydederken, Kasım 2023-Ocak 2024
dönemini kapsayan 3 aylık dönemde ise önceki 3 aylık döneme göre yüzde 0,1
daraldı.
Avro Bölgesi'nde sanayi üretimi, ocakta aylık yüzde 3,2,
geçen yılın aynı dönemine göre de yüzde 6,7 azalışla beklentilerin altında
kaldı.
Avrupa Birliği (AB) veri koruma otoritesi, AB Komisyonu'nun
Microsoft 365 yazılımını kullanarak Birlik gizlilik kurallarını ihlal ettiğini
bildirirken, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep
Borrell, savunma sanayi ile teknoloji tabanını güçlendirmeleri ve üretimi artırmaları
gerektiğini belirtti.
Borrell, iki yıl süren yüksek yoğunluklu savaşın ardından
mevcut stokların tükendiğini ve çatışmanın stok savaşından üretim savaşına
dönüştüğünü ifade ederek, "Yeni Avrupa Savunma Sanayi Stratejisi ile 2030
yılında ortak alımların payının yüzde 40 olmasını hedefliyoruz." dedi.
Devam eden Ukrayna-Rusya savaşına ilişkin gelişmeler de
yakından takip edilirken, geçen hafta Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron,
rakip olarak nitelendirdiği Rusya'nın savaşı kazanması halinde Avrupa'nın
kredibilitesinin sıfıra ineceğini söyledi.
Söz konusu gelişmelerle geçen hafta Almanya'da DAX endeksi
yüzde 1,3, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,9, Fransa'da CAC 40 endeksi
yüzde 1,7, İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 2,3 değer kazandı.
Gelecek hafta pazartesi günü Avro Bölgesi'nde TÜFE, salı
günü Avro Bölgesi'nde ZEW ekonomik güven endeksi, çarşamba günü Avro
Bölgesi'nde ekonomik güven endeksi, Perşembe günü BoE'nin faiz kararı, cuma
günü Almanya'da IfO iş dünyası güven endeksi verileri takip edilecek.
Piyasalarda, BoE'nin ise mart toplantılarında politika
faizini değiştirmeyeceği öngörülüyor.
ASYA BORSALARI
KARIŞIK SEYRETTİ
Asya pay piyasalarında geçen hafta karışık bir seyir hakim
olurken, gözler gelecek hafta Japonya Merkez Bankasının (BoJ) açıklayacağı faiz
kararına çevrildi.
Analistler, BoJ'un gelecek hafta gerçekleştireceği para
politikası toplantısında faizi artırıp artırmayacağına ilişkin belirsizliğin
devam ettiğini ifade ederek, bankanın bu toplantıda faiz artırım kararı almasa
da yakın dönemde alacağına yönelik beklentilerin güçlü olduğunu belirtti.
BoJ Başkanı Kazuo Ueda geçen hafta yaptığı açıklamalarda,
"Yüzde 2'lik enflasyon hedefine istikrarlı ve sürdürülebilir bir şekilde
ulaşıldığında, negatif faizlerden, getiri eğrisi kontrolünden ve diğer büyük
ölçekli parasal genişleme adımlarından çıkış arayacağız." dedi.
Ueda, çeşitli parasal genişleme araçlarını aşamalı olarak
nasıl kaldıracaklarının, o dönemdeki ekonomik, fiyat ve finansal koşullara
bağlı olacağını bildirdi.
BoJ yetkilileri, bankanın 2010'da başlattığı, borsada işlem
gören fon alımlarına son vermeyi düşündüklerini duyurdu. Japonya Maliye Bakanı
Shunichi Suzuki ise ülkenin artık deflasyonda olmadığını belirterek, ücret
artışlarında güçlü bir trendin gerçekleştiğini söyledi.
Japonya'da Toyota'nın, işçi sendikasının ücret artış
talebini kabul etmesi, Japonya Merkez Bankasının (BoJ) faiz artırımına yakın
olduğuna ilişkin beklentileri destekledi.
Söz konusu durum Japon yeninin dolar karşısında değer
kazanmasına neden olurken, pay piyasalarında ise aşağı yönlü baskı oluşturuyor.
Öte yandan, Çin Merkez Bankası (PBoC), bir yıllık orta
vadeli borç verme tesisi kredilerinin faiz oranını yüzde 2,50'de sabit tuttu.
Böylece banka, yaklaşık son 7 ayda faizlerde değişikliğe gitmemiş oldu.
Söz konusu gelişmelerin ardından haftalık bazda Hong Kong'da
Hang Seng endeksi yüzde 2,25, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,28 değer
kazanırken, Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 0,5, Japonya'da Nikkei 225 endeksi
yüzde 2,47 azalış kaydetti.
18 Mart ile başlayan haftada Japonya'da açıklanacak veriler
öne çıkıyor. Japonya'da salı günü BoJ'un faiz kararı, cuma günü TÜFE verileri
açıklanacak.
YURT İÇİNDE GÖZLER
TCMB'NİN FAİZ KARARINA ÇEVRİLDİ
Yurt içinde ise Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi haftayı
yüzde 3,57 düşüşle 8.828,70 puandan tamamlarken, gelecek hafta Türkiye
Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında
açıklayacağı faiz kararı yatırımcıların odağına yerleşti.
Dolar/TL, haftayı bir önceki kapanışın yüzde 0,5 üzerinde
32,0749'dan tamamladı.
Geçen hafta açıklanan TCMB Piyasa Katılımcıları Anketi'ne
göre, Tüketici Fiyat Endeksi'nde (TÜFE) artış beklentisi 12 ay sonrası için
yüzde 37,78'den yüzde 36,70'e, 24 ay sonrası için yüzde 23,05'ten yüzde
22,67'ye geriledi. Analistler, TCMB'nin mevcut sıkı para politikasını
enflasyonda kayda değer bir yavaşlama olana kadar sürdürebileceğini belirtti.
TCMB, ilave sıkılaşma adımları kapsamında, kredi kartı ve
kredili mevduat hesaplarından nakit çekim işlemlerinde faiz oranını ihtiyaç
kredisi faiz oranıyla uyumlu seviyeye yükseltirken, bankacılık sisteminde Türk
lirası mevduatın payını artırmaya yönelik yeni adımlar attı.
Banka, kredi kartlarından yapılan nakit avans işlemleri ve
kredili mevduat hesaplarında uygulanacak aylık azami akdi faiz oranının
hesaplama yönteminde değişiklik yaptı. Yeni yönteme göre, hesaplanan aylık
azami akdi faiz oranı yüzde 4,42'den yüzde 5'e çıkarıldı.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings'in
Kıdemli Direktörü ve Türkiye Analisti Erich Arispe Morales, Türkiye'deki
otoritelerin ilk hedefinin enflasyonu düşürmek olduğunu belirterek, seçim
sonrasında enflasyonun düşürülmesiyle tutarlı politika sıkılaştırmasının
sürmesini beklediklerini ifade etti.
Türkiye'nin mevcut ekonomi politika ekseninin daha dayanıklı
olduğuna ve politikaların sürdürüleceğine güvenlerinin arttığını vurgulayan
Morales, "Fark ettiğimiz bir gelişme var ki politika değişikliği
Türkiye'de sadece makroekonomik finansal istikrar riskini azaltmakla kalmadı,
aynı zamanda dış finansman koşullarında da iyileşme sağladı ve bu çok önemli."
değerlendirmesinde bulundu.
Gelecek hafta pazartesi günü konut fiyat endeksi, çarşamba
günü tüketici güven endeksi, perşembe günü TCMB'nin faiz kararı, cuma günü
kapasite kullanım oranı ile reel kesim güven endeksi verileri takip edilecek.
AA Finans'ın beklenti anketine katılan ekonomistler, Türkiye
Cumhuriyet Merkez Bankası'nın politika faizini yüzde 45,00'te sabit bırakmasını
bekliyor. Ekonomistlerin yıl sonu politika faizi beklentilerinin medyanı ise
yüzde 45 oldu.
Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 8.800 ve 8.700
seviyelerinin destek konumda olduğunu, 9.000 ve 9.100 seviyelerinin direnç
olarak öne çıktığını kaydetti.
AA