KÖTÜ-İYİ-ÇİRKİN

Bu güzel gel-gitli maçı izlerken Western sinemasının unutulmaz filmi aklıma geldi. Ufak bir değişiklikle maça uygun bir isim oldu. Kötü başladığımız iyi gittiğimiz ama çirkin bir oyunla 5 gol yediğimiz bir maçı izledik. Farioli gibi bir hocanın takımı nasıl böyle kırılgan oluyor anlamıyorum. Trabzon maçında 4 gol yememiz olabilir sürpriz dedik, ama kendi evinde 5 yemek hayal kırıklığı yarattı. 

Üçlü savunma ve forvetsiz başlayınca maça açıkcası hafif çekindim. Pas yapma açısından iyi olacaktı ancak ilerde top tutamayınca kalemizde hızlı toplarla tehlike olacak diye düşündüm. Tam olarakta öyle oldu ve uzun bir topta golü yedik bir de penaltı ile 50. dakikaya 2 farkla geride girdik.

İşin kötü kısmı bu dakikadan sonra değişti. Son haftaların tartışmasız en iyi ismi Tayfur baskılı oyunda yine golü atan oyuncumuz oldu. Baktık atabiliyoruz hemen Diedhou'yu oyuna alıp dörtlüye döndük. Bu hamle ile baskımız arttı ve ikinci golü bulduk.

Daha da fazla atarız diye mi düşündük başka bişey mi bilmiyorum ama Milunovic yerine Oğuz'u alarak işin çirkin kısmına geçtik. Oyuncu değişiklikleri ile hem enerji hem de isteği artan Fenerbahçe genç yıldız Arda'nın da çok güzel oyunu ile maçı kopardı gitti. Sorun yenilmemiz değil ama 3 oldu 4 oldu ve 5 yedik. İşte bu kırılma, işte bu dağılma beni üzdü ve düşündürdü. Topla oynamamız, şut sayımız ve rakip ceza sahasında topla buluşma gibi istatistiklere bakınca 5 gol yememiz çok ayıp. Olsun hedef kupa demiştik ligdeki yerimiz iyi. Moral bozmadan gelişmeye devam. Her hezimet bize ders olsun.