KORONA REÇETESİ

Türkiye’de 11 Mart tarihinden itibaren görülmeye başlayan koronavirüs (kovid-19) salgını ile birlikte vatandaşlar, korku ve panik içerisine girdi. Bu ortamda neler yapılabilir ve bu virüsten nasıl korunabiliriz soruları ise günden güne önem kazanmaya başladı. Özellikle ne gibi gıdalar tüketilebileceği konusunda bilgi karmaşasının yaşandığı bu dönemde vatandaşlar, yanlış yönlendirmelere maruz kaldı. Pandemi döneminde beslenme konusunda yapılan yanlışlar hakkında konuşan ve süreci sağlık beslenme ile en doğru şekilde nasıl atlatabileceğimiz hakkında bilgi veren Dr. Tolga Temel, her zamanki gibi sağlıklı beslenme alışkanlarına devam edilmesini istedi.

“KOVİD AŞISI MI, BAKIŞ AŞISI MI?”

Bu dönemin olağanüstü bir durum olduğu değerlendirmesini yapan Dr. Tolga Temel, birçok konuda olduğu gibi bu konu üzerinde de bir bilgi kirliliği oluştuğunu söyledi. Pandemi döneminde birçok konu hakkında tartışmalar yaşandığını kaydeden Temel, bunun yanında ise bir takım temel gerçeklerin olduğuna vurgu yaptı. Temel, “Bu sürece bir başka açıdan bakmaya çalışıyorum. Toplumun büyük bir çoğunluğunun enfekte olma riski çok yüksek. Pandemi sürece yayılmaya çalışılıyor. İkincisi ise ilaç çalışmalarında belli bir noktaya gelinirse hayatını kaybeden insanların daha az olması sağlanabilir. Üçüncüsü ise bilindiği üzere aşı çalışmaları olarak ekleniyor. Bunlar önemli bilimsel süreçlerdir. Burada biraz bakış açımızı da değiştirmemiz gerekiyor. Kovid aşısı mı yoksa bakış aşısı mı lazım diye bir espri yapmıştım. Gerçekten şu konuşulmuyor; ‘biz bağışıklık sistemimizi nasıl düzenleriz, ne yapabilirsek vücudumuz bu virüs ile daha güçlü bir şekilde mücadele edebilir ve daha az etkilenebiliriz’ yani aslında konunun en çok konuşulması gereken kısmı bu ve en az konuşulan kısmı da budur” şeklinde konuştu.

BAĞIŞILIK SİSTEMİ İÇİN DOĞAL BESİNLER

Bağışıklık sisteminin (İmmünomodülatör) aslında vücudun sadece enfeksiyonları ile uğraşmadığını, vücudun her şeyi uğraştığını aktaran Dr. Tolga Temel, beslenmeni önemli bir konu olduğuna değinerek enerji ile beslenme ilişkisine değindi.  Temel, “Aslında beslenmede ne yapıyoruz; enerji sağlamaya çalışıyoruz ve vücudumuzun ihtiyacı olan minerallerini besinlerden almak istiyoruz. Vücudun iyi enerjiye çevirebildiği, vücuda yük olmayan, kolay sindirilebilir ve içerisinde vitamin-mineral değerleri yüksek olan gıdalar olmalı. Rafine gıdalar, işlenmiş gıdalar, kızarmış gıdalar, kavrulmuş gıdalar ve sindirimi ağır gıdalar olmamalı. Daha doğal gıdalar olmalı. Örneğin yeşil yapraklı sebzeler, koyu yapraklı çiğ yeşil sebzeler, kontrollü bir şekilde mevsim meyveleri tercih edilmeli. Yemekler ise yine ağır olmayan; sebze ağırlıklı, küçükbaş hayvan etleri, mevsim balıkları, bunun yanı sıra her zaman soğan, sarımsak, pancar, brokoli ile lahana türevleri gibi lifli gıdalar besinlerimizin içerisinde mutlaka olmalıdır. Çiğ kuruyemişler çok kıymetlidir. Fındık, badem, ceviz, kabak çekirdeği gibi çiğ kuruyemişler tüketilmelidir. Kuruyemiş kavrulursa içerisindeki ısıl işlemden dolayı birçok vitamin ve mineralini kaybedecektir” diye konuştu.

SUYUN ÖNEMİ ANLAŞILDI

Bu besinlerin yanı sıra vücuda giren su miktarının da önemli bir husus olduğunu kaydeden Dr. Tolga Temel, mutlaka bol miktarda su tüketilmesi gerektiğinin altını çizdi. Viral enfeksiyonlarda bizim birinci defans noktamızın ağız, burun ve göz mukozalarımız olduğunu belirten Temel, buraların yeteri kadar nemlendirilemediği zaman enfeksiyona açık hale geleceğinden bahsetti.

TAKVİYE EDİCİLERE DİKKAT!

Takviye edici vitamin ve mineraller hakkında konuşan Dr. Tolga temel, bağışıklık sisteminin vücudu savunabilmesi için elinde ham madde olması gerektiğini söyleyerek, vitamin ve minerallerin burada devreye girdiğini ifade etti. İnsanların bilinçsiz şekilde kullandığı multivitaminleri hiçbir şekilde önermediğinin altını çizen Temel, “Sağlıklı olabilmek için her dönemde ne yapıyorsak bu dönemde de onu yapmalıyız. İyi uyumalıyız, temiz oksijen almalıyız, stresten uzak durmaya çalışmalıyız. Doğru takılmayan maske virüsü bize de bulaştırabilir ama önemli olan toplumsal anlamda bilinçli davranmaktır” diyerek sözlerini noktaladı.

Ahmet ARĞILLI