Küçük bir Yörük köyü olan Anbahan'da doğan Gök, köylülerin sığır ve koyunlarına çobanlık yaparak, tarlalarda çalışarak geçinmeye çalıştı. Kore Savaşı başladığında 20 günlük kundaktaki bebeğini ve eşini bırakarak askerlik görevi için İstanbul'a giden Gök, 1952'de gemiyle 48 günlük deniz yolculuğunun ardından diğer Türk askerleriyle Kore'ye ulaştı.

Güney Kore'deki cephelerde bir yıl güvenliği sağlayarak askerlik görevini yapan Gök, gurbette Türkiye Cumhuriyeti'nin verdiği görevi layıkıyla yerine getirip yurda döndü.

Köyünde "Koreli" lakabıyla tanınan 92 yaşındaki Gök, yaşına rağmen savaştaki günlerini hatırlıyor. Gök, yıllardır 4 çocuğuna, 9 torunu ve 12 de torunlarının çocuklarına Kore'de geçen anılarını anlatarak o günleri yad ediyor.

İki odalı kerpiç evlerinde gazilik maaşıyla geçinen Gök, daha önce kendisi gibi gazilerin çağrıldığını bildiğinden uzun süredir beklediği Kore Cumhuriyeti'nin davetini sonunda aldı.

Gök, kendisine refakat edecek torunu Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yaşar Gök'le Antalya Havalimanı'ndan Güney Kore'ye uğurlandı.

 "ORALARI BİR DAHA GÖRECEĞİM, HEYECANIM ÇOK"

Heyecanını AA muhabiriyle paylaşan Gazi Mustafa Gök, Kore'ye davet edildiğini öğrendiğinde gözyaşlarına hakim olamadığını, savaştığı toprakları görmeyi çok istediğini söyledi.

Busan'a 72 yıl önce yatsı namazı vaktinde 3 bin 700 kişiyle indikleri günün gözünün önünden gitmediğini belirten Gök, gemileri iskeleye yanaşınca ve Türk bayrağını görünce 3 bin 700 kişinin gözyaşlarını tutamadığını anlattı.

Gök, "Biz o gün oraya bayrağımızı temsil etmek için gittik. Deseler ki 'Bayrağımız için orada harp olacak gider misin?' bugün 92 yaşında yine giderim. Türk askeri cesur ve merhametlidir, asla savaştan kaçmaz." dedi.

Mevzileri, cepheleri, çadırlarının kurulduğu yeri, saldırıları, taarruzları hala hatırlayan Gök, "Yine gidip oradaki insanları, Busan'ı, Seul'ü göreceğim diye çok heyecanlıyım. Götürürlerse savaştığımız cepheleri, şehitliğimizi göreceğim. Oraları görmeyi çok istiyorum." ifadelerini kullandı.

Gök, savaşta hiç hastalanmadığını ve yorulmadığını dile getirerek şöyle devam etti:

"Mevzi kazardık, kar çok yağardı oraları temizlerdik, yol açılmadan harp olmazdı. Çalışırdık, yolu açardık, nöbet tutardık. Gözümün önünden oralar hiç gitmiyor. Allah nasip ederse oraları bir daha göreceğim, heyecanım çok. Heyecandan gece yarıları uyanıyorum, gelip salona oturuyorum. İlk önce hanımımı düşüyorum. Onu bırakıp gitmek zor geliyor ama bir yandan sevincim var." diye konuştu.

"DEDEM ŞİMDİ FARKLI BİR KORE GÖRECEK"

Gazinin 89 yaşındaki eşi Yaşar Gök birbirlerinden ayrı kalmaya dayanamadıklarını ancak onun savaştığı toprakları bir daha göreceği için sevinçli olduğunu söyledi.

Gök'e seyahatinde eşlik eden torunu Prof. Dr. Yaşar Gök ise dedesinin seyahat için çok heyecanlı olduğunu vurgulayarak, "Onun gözündeki heyecanı görünce ben de çok mutlu oluyorum. Çocukluğumda dedemden çok fazla Kore Savaşları'nı, Kore insanlarını dinlemiştim. 72 yıl önce Kore farklı bir Kore'ydi. Dedem şimdi farklı bir Kore görecek büyük ihtimalle, çok şaşıracaktır. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Kore'de canlarını feda eden şehitlerimizi saygıyla anıyorum. Kore kahramanlarına ve aynı zamanda Türk ordusuna şükran ve minnetlerimi sunuyorum." ifadelerini kullandı.

Türkiye Muharip Gaziler Derneği Burdur İl Temsilcisi Hasan Okyar, Kore gazilerinin Kore'ye davetleri onlar için çok büyük lütuf olduğunu, gazilerin savaştıkları yerleri özlediğini, her zaman hatırlanmak istediklerini kaydetti.

Altı gün sürecek gezide Gök ve diğer Kore gazileri, Panmunjom Ateşkesi'nin imzalandığı Panmunjom'u görecek. Kore Savaşı BM Gazileri Günü Ulusal Töreni'ne katılacak. Kore Savaş Hatıra Müzesi'ne çiçek sunup savaş anıtını gezecek. Busan'daki Birleşmiş Milletler Anı Mezarlığı'nı ziyaret edecek, Kore Savaşı Gazilerine Teşekkür Yemeği'ne katılacak.

AA