Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla bugünkü Resmi Gazete'de yayınlanan karara göre, Köprüçay havzasının doğal sit alanı statüsü değiştirilerek, Kesin Korunacak Hassas Alan olarak tescil edildi. Pandemi öncesi normal dönemde yılda 1 milyona yakın yerli ve yabancı turistin de rafting, doğa yürüyüşleri ve çeşitleri doğa sporları yaptığı Köprüçay havzası, dünyanın en çok rağbet gören rafting merkezlerinden biri.

Köprüçay, Isparta'nın Sütçüler yakınlarında Toros dağlarından doğarak, dar ve derin kanyonlardan geçip Serik yakınlarında Akdeniz'e dökülüyor. Antik zamanlarda adı Eurymedon olan Köprüçay'ın havza alanı 2 bin 357 kilometrekare, uzunluğu ise 178 kilometre. Köprüçay'ın Bolasan köyü ve Beşkonak beldesi arasında uzanan kanyon vadi Köprülü Kanyon Milli Parkı ilan edilirken, piknik, kamp ve balık avcılığı yapılabiliyor. Türkiye'nin en önemli rafting alanlarından biri olan Köprülü Kanyon ise 14 kilometre uzunluk ve 100 metre kenar yüksekliğe sahip.

TARİHİ KÖPRÜLER

Çay üzerinde iki antik köprü bulunuyor. 2'nci yüzyıla ait olduğu düşünülen Roma yapısı Oluk köprü, tarihi dönemlerde Pisidia uygarlığına ait Selge ve Pednelissos ile Pamphylia'ya ait Aspendos ile Side antik kentlerini birbirine bağladığı için önem taşıyor. Nehrin aşağı kesimlerinde Aspendos ve Side kentlerini birleştiren başka bir köprü de Belkıs (Köprüçay) köprüsünde, en büyüğü 17 metre yüksekliğinde olan yedi kemer var. 4'üncü yüzyılda Romalılar tarafından yapılan köprü, sonraki yüzyıllarda deprem ve seller sonucu yıkılıyor ve I. Alaaddin Keykubat tarafından 1219 - 1236 yıllarında yeniden yaptırılıyor.

DHA