Konut piyasasına ‘muayene’ sinyali

Avrupa'da yaygın olarak kullanılan bu sistem, konutların alım-satımı öncesinde araç muayenesi benzeri bir değerlendirme sürecini içerdiğin anlatan Güven, bu düzenlemenin Türkiye'de de hayata geçirilmesi halinde, konut alıcılarının ve satıcılarının daha güvenli ve şeffaf bir piyasada işlem yapabileceğini vurguladı. Konuşmasında sistemin avantajlarına da değinen Güven, "Bu düzenleme, tüketicileri koruma amacı taşımakla birlikte, vergi gelirlerini artırma hedefini güdüyor" dedi. Düzenlemenin detayları hâlâ netleşmemiş olsa da, doğru bir şekilde uygulandığında sektördeki hatalı ilanlar ve bilgi eksikliklerinin önüne geçilmesine yardımcı olabileceği belirten Güven, “Emlakçılara gittiğiniz zaman veya işte satış ilan sitelerine girdiğiniz zaman orada birçok hususların hatalı olduğunu görüyoruz. Özellikle yaş konusunda hatalar. Deprem yönetmeliğine uygun yapılmış gibi göstermek amacıyla yaşlar küçük gösterilmekte. Yine imar izni olmayan yerlerin varmış gibi gösterilmekte. Bu gibi hataların önüne geçecektir” dedi.

“ALICILARIN LEHİNE DURUM”

Konut muayenesi uygulandığı takdirde satışa çıkarılan her gayrimenkul için eksper raporu alınmasının ve bu raporun tapuda kaydedilerek ilanlarda yer almasının gerekeceğini ifade eden Güven, “Böylece, alıcılar taşınmazını gerçek değeri hakkında daha doğru bilgiye sahip olabilecek. Taşınmazların bir gerçek değeri vardır. Bir de belediyelerdeki değeri vardır. Şimdi belediyedeki değerler genelde o mahalledeki en düşük değerler baz alınarak hesaplanıyor. Bu nedenle Düşük rakamlar oluyor. Genelde belediye rakamlarının 4 katı 5 katı baya bazı yerlerde 10 katına yakın. Rayiç bedeller olabiliyor. Bunlar tapuda satış gösterilirken işte belediyenin belirlediği rakam üzerinden harcatılıyor. Ama netice itibariyle bu kanun çıktığı zaman alıcıların lehine olacak” diye konuştu.

“KONUT, ZARURİ İHTİYAÇTIR”

Ancak Güven, düzenlemenin vergi yükünü artırabileceği endişesini de dile getirerek, "Özellikle ilk kez ev alacak veya kendi evinde oturacak vatandaşlar için harç oranlarının düşürülmesi önem arz ediyor. Konut, lüks değil, zaruri bir ihtiyaçtır ve bu düşünceyle hareket etmek gerekiyor. Kiralar şu an için çok yüksek olduğu için asgari ücret düzeyinde ve üzerinde kiralar var. Bu insanların geçinmesi çok zor. Yine emeklilerin kira ödeyerek geçinmesi çok zor. Bu tür kişilerin konut alımlarında rayiç bedel yükseleceği için gerçek rayiç bedel üzerinden harç ödeneceği için yükselecektir. Bunun  çözümü için ilk ev olacaklarda veya işte kendisi oturmak için alınan evlerde harcın düşürülmesi uygun olacaktır” şeklinde konuştu.