KISSADAN HİSSE

Bilim ve teknik ne kadar ilerlerse ilerlesin, insan ne kadar maddi güç elde ederse etsin her zaman aciz olduğu durumlarla karşılaşabilir. Sonuçta insan bir yaratıktır, kibirlenip büyüklenmek ona zulüm ve sömürü kapılarını açar.

***

Kur’an, insanların kibirlenmeleri nedeniyle doğru yoldan saptığını bildirir ve “yeryüzünde haksız yere büyüklenerek, ‘kuvvet bakımından bizden daha üstünü kimmiş?’ (derler). Onlar gerçekten kendilerini yaratan Allah’ı görmediler mi? O, kuvvet bakımından kendilerinden daha üstündür” der

***

Geçmişten ibret alınması gerektiğini vurgulayan bir mesaj da şöyle geçer:

“Biz, her şeyi bir ölçüye göre yarattık. Bizim buyruğumuz, bir anlık bakış gibi, bir tek sözden başka bir şey değildir. Andolsun biz, sizin benzerlerinizi hep helak ettik. Düşünüp ibret alan yok mu? Yaptıkları her şey kitaplarda (amel defterlerinde) mevcuttur. Küçük büyük her şey satır satır yazılmıştır.”

***

İlahi kaynaklar, küfür ve isyanlarından dolayı azarak sapıtan ve kendilerine indirilen ilahi tokatlarla helak olan kavimlerin kıssalarıyla doludur.

***

Ancak bu ibret verici kıssaların orijinal kaynakların belirttiği gerçekler ve işaret ettiği izler doğrultusunda, cereyan ettiği mekânlarda, ciddi araştırma ve daha somut delillerle, hiçbir soru işaretine yer bırakmadan efsane ve hurafelerden arındırılarak orijinal halleriyle ortaya çıkarılmasına ihtiyaç vardır.

***

Bu önemli iş ise en mükemmel ve objektif bir şekilde ancak kalpleri ilahi vahye açık olan muttaki bilim insanları tarafından yapılabilir.

***

Zaman geçtikçe korkunç akıbetleri çabuk unutan bazı günahkâr topluluklar bu azapların sanki kendilerine hiç ulaşmayacağını sanarak haddi aşmaya devam etmiş ve günümüzde de devam etmektedirler.

***

Ancak korkunç felaketlerin geçmişteki azgınları aniden nasıl yakalamışsa, her an kendilerini de yakalayabileceğini unutmamalıdırlar.

***

Günümüzde bilim ve tekniğin kat ettiği yol insanın yaşamını çok daha kolaylaştırmıştır. Kutsal kitaplar zaman zaman meydana gelen doğal felaketlerin insanları ansızın yakaladığından ve verdiği korkunç zararlardan bahseder.

***

Bir kul olarak insana düşen görev, gücünün sınırlı olduğunu bilmek, kendini aciz bırakacak olayların her zaman ve mekânda var olabileceğini kavramak ve tedbirli olmaktır.

***

Geçmişte yoldan çıkan azgınların hazin sonlarını düşünüp ibret almaktır.

***

 SON SÖZ

“De ki: ‘Yeryüzünde gezip dolaşın da, suçlu-günahkârların nasıl bir sona uğradıklarını görün. Yeryüzünde gezip dolaşmıyorlar mı ki, kendilerinden öncekilerin nasıl bir sona uğradıklarını görsünler. Allah onları yerle bir etti”  gibi uyarlar üzerinde daha fazla düşünmekte fayda vardır.