KİMMİŞ İTHAL?
Seçimlere sayılı günler kala, hem milletvekili adayları hem
de cumhurbaşkanı adayları çalışmalarına yoğun bir şekilde devam ederken MHP’nin
Antalya’da adeta takım kaptanı rolünü üstlenen Abdurrahman Başkan’a ayrı bir
parantez açmazsak kendisine de onca emeğine de haksızlık etmiş oluruz
düşüncesine kapıldım.
Gerek Lider Haber Tv’de yayınlanan “Seçime Doğru”
programında, gerekse Antalya’daki gazeteciler ile bir araya geldiği basın
toplantısı öncesi ve sonrasında kendisi ile uzun uzun sohbet etme şansımız
oldu.
Geçmiş dönemden başlamak gerekirse listeler açıklanınca
birçok kesimin ithal gözüyle bakıp “daha Antalya’nın sokaklarını bile bilmiyor,
sorunlarını nasıl bilecek ve meclise taşıyacak” şeklinde haksız ithamla karşı
karşıya kalan MHP’li Başkan’ın yaklaşık yirmi beş yıldır Antalya’da fabrikasının
ve iş yerlerinin bulunduğunu araştırma gereği bile duymamıştık.
Ancak bırakın yollarını, sokaklarını, caddelerini bilmeyi,
Kaledran çayından, Eşen çayına kadar olan bölgedeki her bir alanı karış karış
gezmiş, özellikle tarımla iştigal eden neredeyse herkesle hasbihal etmiş bir
isim bulduk karşımızda.
Hatta “konumla yön bulan kişi hangi partide olursa olsun
aday yapıldığı şehir için doğru kişi değildir” diyecek kadar da iddialı. Evet;
o bir Tokat’lı olabilir.
MHP’nin yıllarca İstanbul İl Başkanlığını yapmış da olabilir
ancak tarım, turizm ve ticaret anlamında Antalya’nın göbeğinde doğup büyüyen
bir çok siyasetçiden daha Antalya’ya ve sorunlarına hakim, çözüm yollarını da
bilecek kadar bir profil çizdi vekillik yaptığı dönemde.
“Bizi seçenlere yanlış yaparsak o koltuklar bize haram
olsun, İnsanların elbette eksikleri olabilir ancak önemli olan yanlışlarının
olmaması” düsturunu da kendisine hayat felsefesi olarak benimsemiş bir kişilik
Abdurrahman Başkan.
MHP’nin Antalya’daki tek Milletvekili olmanın kendisi
açısından büyük bir dezavantaj olduğunu da belirterek özellikle bu seçimlerde
Antalyalılardan MHP’ye ve Cumhur ittifakına güçlü bir destek istiyor.
Antalyalılar bu destek çağrısına nasıl bir tepki verecek
elbette 14 Mayıs akşamı hep birlikte göreceğiz. Ancak bildiğimiz ve yakından
şahit olduğumuz bir gerçek var ki; hem Antalya Milletvekilliği, hem Sanayi
Ticaret ve Enerji komisyonu üyeliği hem de MHP’nin en üst yönetim organı olan
MYK üyeliği yani bir koltuktaki üç karpuz kendisini bir hayli yormuş olsa da o
bu durumdan asla şikayetçi değil.
Beklentisi “elimiz güçlü olsun ki hemşerilerimizin
sorunlarını çözebilmek adına daha fazla arkadaşımız ile hem mecliste temsil
edilelim hem de her an onların yanında olabilelim” diyor.
Pek haksız da sayılmaz değil mi?
Bu arada yazımızın başında ithallikten bahsetmiştik ya
sandığa gitmeden önce her partinin listesini bir kez daha gözden geçirin
bakalım hangi parti kaç ithal yazmış?
MHP’li Başkanın ifade ettiği gibi kaç tanesi navigasyonsuz
veya rehbersiz Antalya’yı gezebilir?
Gezeceğim diyen ithallere hodri meydan…