KILIÇDAROĞLU BENZİN DÖKMEYE GELMİŞ

Bir önceki yazımda, PKK elebaşının; Türkiye’yi yakın talimatını, Can Ataklı’nın video çekerek istikamet çizmesini ve geldiğimiz nokta da muhalefetin tavrını analiz etmiştim.

Bu yazımı daha iyi anlamak isteyenler, gazetemizin internet sayfasına girerek arşivimizden o yazımı okuyabilirler.

Üzülerek görüyorum ki; ülkemde ne zaman bir felaket olsa, muhalefete gün doğuyor. Yalan, iftira ve çarpıtmalar ile halkımızı aldatma, kin ve nefrete sürükleme peşine düşüyorlar.

Oysa gelişmiş ülkelerde bir felaket olunca muhalefet ve iktidar tek yumruk olur, felaketi savuştururlar.

Felaket geçtikten sonrada muhalefet, iktidara olan eleştirilerini yapar. Bizim muhalefetimiz henüz gelişemediği ve art niyetli olduğu için felaketi savuşturmak yerine mikserlik yapıyor.

Cuma günü baş mikser Kemal efendi şehrimize geldi.

Konuşmasını baştan sona canlı olarak izledim. İzlerken gördüm ki Kemal Bey yangına maruz kalan vatandaşlarımızın yaralarını sarmaya, moral vermeye gelmemiş. Aksine yanında körük ve benzin getirmiş.

Kemal Bey sözlerine CHP'li belediye başkanlarını överek ve hükümeti yererek başladı.

Meğer CHP'li belediyeler olmasaymış, Manavgat tamamen kül olacakmış!

Yangını belediyeler söndürmüş.

Hükümete bağlı kurumlar yangına müdahale edememiş.

Oysa başını kaldırıp havaya baksaydı yangın söndürme uçaklarını ve helikopterlerini görecekti.

Yada gördü de, görmezden mi geldi?  Orasını bilemiyorum.

Yangın bölgesine biraz daha yaklaşsa Orman Bölge Müdürlüğü’nün ve diğer kurum ile kuruluşların karadaki yangın söndürme araç, gereç ve ekipmanlarını da görecekti.

Gitmedi, görmedi.

Zaten görmeye, yaralara merhem olmaya değil, yangını körüklemeye, benzin dökmeye gelmiş.

2002 yılında THK’nın 19 uçağı olduğunu şimdi ise bu uçakların olmadığını söyleyerek, sanki bu uçakları hükümet gayri faal hale getirmiş gibi göstermeye çalıştı.

Yine, hükümeti başarısız göstermek için garip bir örnek daha verdi.

2002 yılında ülkemizde 176 yangın çıkmış ve hepsi söndürülmüş.

Yani yılın 365 gününe yayılan 176 yangın ile dört günde çıkan yüzün üzerindeki yangını eşdeğer olarak gördü.

Onu da geçtim dört günde çıkan yüzün üzerindeki yangınların yüzde doksanının da kontrol altına alındığı da görmezden geldi.

Son olarak bakanlarımızın yangın yerine milletimizin gözünü boyamak için geldiğini söyledi.

O zaman bende şunu sorarım; Yangın yerine sen ne için geldin bay Kemal?