KENDİ SİLAHIYLA...
Milli araların dönüşleri hep merak edilir. Yükselişe geçen takımlar için olumsuz bir tablonun yaşanması çok da beklenmeye bir durum değildir. Türkiye Kupası'nda finali elde ettikten sonra Büyükşehir Belediye Erzurumspor'u da yenerek araya giden Antalyaspor'un maç ritminin bu arada ne kadar etkileneceği merak ediliyordu. Takımın en önemli isimleri arasında yerini alan Gökdeniz Bayrakdar'ın sakatlığı da önemli bir kayıp olarak görürsek, buna Ankaragücü'nün son haftalardaki iyi sonuçları ve etkili futbolu da eklenince Kırmızı-Beyazlıların işinin çok da kolay olmadığı biliniyordu.
Maça her iki taraf da temkinli başlarken, sanki 'birer puanı alıp gidelim' anlayışını gördük. İlk yarım saatte Sidney Sam'in önüne piyango gibi topun düşmesiyle oluşan pozisyon dışında heyecanın yaşanmadığı karşılaşmada 30 ile 45 arası ise heyecan yükseldi. Hakan Özmert'in sakatlanıp çıkmasına karşın hücumda daha etkili görünen Antalyaspor; Podolski, Amilton ve Fredy ile golle buluşması işten bile değildi.
Ersun Yanal'ın sık sık dile getirdiği, "Oyunun savunma kısmını iyi yapıyoruz, sıra hücuma da gelecek' sözlerinin yavaş yavaş hayata geçtiğini görmeye başladık. Alanyaspor ve Erzurumspor maçlarının ardından Ankaragücü karşısında da savunmayı öncelikli olarak görmeyen bir Antalyaspor izledik.
Ancak bu kez Ankaragücü, Antalyaspor'u kendi silahıyla vurduğunu söyleyebiliriz. Maç boyunca topu rakibine veren ve Kırmızı-Beyazlıların pozisyona girmesine göz yuman Başkent ekibi, rakibi uyuttuğu bir anda golü bularak 3 puanı hanesine yazdırmayı başardı.