Kaygı bozukluğu kadınlarda erkeklere göre 10 kat daha fazla görülüyor
Toplumun yaklaşık yüzde 20’sinde görülebilen kaygı bozukluğunun tedavi edilmediği takdirde alkol ve madde bağımlılığına neden olabildiğini belirten Özel Eskişehir Anadolu Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Olcay Sonkurt, “Kaygı bozukluğu, kadınlarda erkeklere göre 10 kat daha fazla görülüyor” dedi.
Ülkemizde ve dünya genelinde yaygın şekilde görülen kaygı
bozuklukları, farklı belirtiler ile insan hayatını zorlaştırıyor.
Yetişkinlerde, huzursuzluk, bunaltı, sıkıntı, endişe, uykusuzluk ve iştahsızlık
gibi çocuklarda ise karın ağrısı, uykusuzluk ve altını ıslatma şeklinde
belirtiler gösteren kaygı bozuklukları, her yaş grubunda etkili olabiliyor.
Yetişkin bireyler arasında da yaygın olarak var olan ve ilerleyen evrelerinde
‘Panik atak’ ve ‘Panik bozukluk’ olarak devam eden rahatsızlık, tedavi
edilmediği takdirde insan hayatını birçok yönden olumsuz etkiliyor. Kadınlarda,
erkeklere oranla 10 kata kadar daha fazla görülebilen kaygı bozuklukları
hakkında konuşan Psikiyatri Uzmanı Dr. Olcay Sonkurt, “Kaygı bozukluğu tedavi
edilmezse, alkol ve madde bağımlılığına neden olabilir” dedi.
“TOPLUMUN YÜZDE 10’U
İLE YÜZDE 20’Sİ CİVARINDA KAYGI BOZUKLUĞU GÖRÜLEBİLİYOR”
Kaygı bozukluğunun toplumda yaygın olarak görüldüğünü
belirten Psikiyatri Uzmanı Dr. Olcay Sonkurt, “Kaygı bozuklukları maalesef ki
toplumda çok sık görülen bir durumdur. Halk arasında anksiyete olarak da
bilinebiliyor. Genellikle 20’li yaşlarda başladığını gördüğümüz ve toplumda
yüzde 10 ile yüzde 20 civarında hayat boyu gelişme riski olan ve çok sık
görülen bir durum. Kaygı bozukluğu genel olarak yaşantıdaki bir takım sıkıntılı
olaylar sonrasında ortaya çıktığını gördüğümüz, bazen biyolojik sebepleri
olabilen bazen de travmatik deneyimlerden veya geçmiş olumsuz yaşantıların
sonrasında ortaya çıkabilen bir rahatsızlıktır. Huzursuzluk, bunaltı, sıkıntı,
endişe, uykusuzluk, iştahsızlık, birtakım uyuşmalar, kalp çarpıntısı ve nefes
darlığı gibi bedensel belirtilerle de gidebilen, kendi kendine de geçmeyen veya
oldukça uzun zaman kalabilen bir rahatsızlıktır. Toplumda yaygın kaygı
bozukluğu dediğimiz şeyler tüm gün boyunca sürebilen şeyler ama çok
yaygınlaştığı, çok alevlendiği zamanlarda insanların panik atağı diye bildiği
‘Panik bozukluğu’ şiddetinde olabiliyor. Bu genelde insanların o an öleceği,
kalp krizi geçireceği, delireceği ya da aklını kaybedeceği korkusuyla da
gidebilen çok sıkıntılı durumlara sebep olabiliyor” dedi.
“KAYGI BOZUKLUĞU,
KADINLARDA ERKEKLERE GÖRE 10 KAT DAHA FAZLA GÖRÜLÜYOR”
Kadınlarda, erkeklere oranla 10 kata kadar daha fazla kaygı
bozukluğunun oluştuğunu belirten Uzman Dr. Sonkurt, “Hem Türkiye'de hem de
dünyada kadınlarda erkeklere göre çok daha fazla görüldüğünü söylemek mümkün.
Bunun pek çok çeşitli sebepleri var. Genelde hormonal sebeplerden ya da
yaşantısal sıkıntılardan olabiliyor. Kadınların maruz kaldığı, psikolojik
açıdan zorlayıcı olaylar, erkeklere kıyasla pek çok toplumda daha fazla
olduğunu söylemek mümkün. Bu sebeplerden dolayı kadınlarla erkekler arasında yaklaşık
10 kat bir farklılık olduğunu söyleyebiliriz. Kişinin gündelik aktivitelerini
bu yaşadığı kaygısı etkiler nitelikte olursa, yani uyku kalitesi bozulur veya
gün içerisinde yapması gereken aktiviteleri bu sebepten dolayı yapamaz,
aksatır, işine gücüne engel olur böyle bir durum yaşarsa kişiler ve bunlar
geçmezse uzun süreli en azından birkaç hafta boyunca devam ederse bir ruh
sağlığı uzmanına görünmelerinde fayda olduğunu söyleyebilirim. Bu rahatsızlık
çok fazla kendi kendine geçebilen bir durum değildir. Yaşantıdaki genelde bir
takım sıkıntılarla ilişkili olduğu için kişinin bunun çözüm yollarını
araştırması ve bunu farkındalığını sağlayabilmesi için bir uzmanla görüşmesi
gerekiyor. Güncel belirtilerin azaltılması da çok faydalı olan şeylerdir. Eğer
kendi haline bırakırsa bu yaşantıda ki ciddi sıkıntılara yol açabilir. Kişinin
işlevselliğini düşürebilir, aile yaşantısını, kişiler arası ilişkilerini
etkileyebilir” diye konuştu.
“KAYGI BOZUKLUĞU
TEDAVİ EDİLMEZSE, ALKOL VE MADDE BAĞIMLILIĞINA NEDEN OLABİLİR”
Kaygı bozukluğu yaşayan kişilerin rahatlama amacıyla
kullanabildiği alkol ve uyuşturucu maddelerin zaman içerisinde bağımlılığa
neden olabileceğini söyleyen Özel Eskişehir Anadolu Hastanesi Psikiyatri Uzmanı
Dr. Olcay Sonkurt, şu ifadeleri kullandı:
“Aynı zamanda bazen insanlar, kaygı bozukluğunu ortadan
kaldırmak için alkol veya madde kullanımı gibi yollara başvurabiliyorlar. Kaygı
giderici etkileri olabilmesi geçici olarak nedeniyle ve bu daha sonrasında
birtakım bağımlılıklarla karşımıza çıkabiliyor maalesef. Kısacası eğer tedavi
edilmezse, kişinin yaşantısında gerçekten önemli etkilere sebep olan bir durum
olabilir. Çocuklarda da bazen kaygı bozukluğunun belirtileri görülebiliyor.
Bunlar biraz daha erişkinlerden farklı. Çocukların bunu bedensel eleştirme
oranları biraz daha fazla. Bazen karın ağrısı, uykusuzluk gibi belirtilerle
giden şekillerde kaygı bozukluğu çocuklarda karşımıza çıkabiliyor. Daha küçük
yaştaki çocuklarda da altını ıslatma gibi durumlarda karşımıza çıkabiliyor.”
İHA