Karaismailoğlu: “Demiryolundaki yatırımlarımız devam edecek”
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, bundan sonra demir yolu ağırlıklı bir yatırım dönemine girdiklerini belirtti.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, bundan sonra demir yolu ağırlıklı bir yatırım dönemine girdiklerini belirtti.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ile TÜBİTAK Raylı
Ulaşım Teknolojileri Enstitüsü'nde (RUTE) düzenlenen "160 Serisi Özgün
Motor Ailesi Lansmanı"na katılan Bakan Karaismailoğlu, Türkiye'de 100
yılda yapılacak işlerin 20 yılda hayata geçirildiğini söyledi.
Türkiye'de 20 yıl önce az gelişmiş bir altyapı bulunduğuna
işaret eden Karaismailoğlu, bugün özellikle kara yolu altyapısının çok önemli
bir kesimini tamamladıklarını, hava yolu altyapısını tamamen bitirdiklerini
kaydetti.
Karaismailoğlu, 20 yıl önce Türkiye genelinde 8 milyon araç
bulunduğunu, bugün bu sayının 26 milyona ulaştığını aktararak, araç sayısı
artmasına rağmen, trafik sıkışıklığının 20 yıl öncesine göre daha az olduğunu,
bunun yaptıkları yatırımlar sayesinde gerçekleştiğini anlattı.
"4 BİN 500
KİLOMETRE DEMİR YOLU HATTINDA YOĞUN BİR ÇALIŞMA GÖSTERİYORUZ"
Bakan Karaismailoğlu, ulaştırma altyapısına yapılan büyük
yatırımların, sanayi, üretim, tarım, istihdama olan etkisine değinerek, bir bölgeye
bir birimlik ulaştırma altyapı yatırımının, kısa sürede üretime 10 kat, milli
gelire ise 6 kat etki ettiğini bildirdi.
Son 20 yılda 183 milyar dolarlık yatırım yaptıklarını dile
getiren Karaismailoğlu, bu yatırımların üretime 1 trilyon doların üzerinde,
milli gelire de 600 milyar doların üzerinde etki ettiğini belirtti.
Karaismailoğlu, 183 milyar dolarlık yatırımın yüzde 65'ini
kara yollarına ayırdıklarına değinerek, şöyle devam etti:
"Kara yollarında önemli bir eksiğimizi tamamladık.
Artık bundan sonra demir yolu ağırlıklı bir yatırım dönemine girmiş oluyoruz.
Bugün 13 bin 100 kilometrelik demir yolu ağımız var Türkiye genelinde. Bunun
1400 kilometresi hızlı tren. Şu anda yapımı devam eden 4 bin 500 kilometre
demir yolu hattında yoğun bir çalışma gösteriyoruz. Bu yoğun çalışma sonucunda,
şu an hızlı tren bağlantılı 8 ilimizi 52'ye çıkarmak için yoğun bir çabamız
var. Ulaştırma Master Planı çerçevesinde ülkemizin dört bir tarafına demir yolları
ağımızı dağıtacağız."
Türkiye'de demir yolu tarihinin çok eski olduğundan,
Türkiye'de 167 yıllık bir demir yolu kültürü bulunduğundan bahseden
Karaismailoğlu, "Hayatımızın bir parçası demir yolları. Bizim de görevimiz
onu geliştirmek, hızlı tren konforunu bütün Türkiye'ye yaymak ve özellikle
lojistikteki demir yolu ağını da önemli bir seviyeye çıkartmaktır" dedi.
Bugün yıllık 19,5 milyon olan demir yolu yolcu sayısını 270
milyona çıkarmayı amaçladıklarını aktaran Karaismailoğlu, geçen yıl demir yollarında
38 milyon ton yük taşındığını, yapacakları yatırımlarla bunu 440 milyon tona
çıkarmayı hedeflediklerini vurguladı.
Karaismailoğlu, demir yolu araç ve ekipmanlarının yerli ve
milli olarak üretilmesinin önemine işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün Allah'a şükürler olsun demir yolu sektöründe,
metrolarda olsun diğer demir yolu araçlarında olsun çok önemli seviyeleri
geride bıraktık. Yakın zamanda açılışını yapacağımız İstanbul'da
Gayrettepe-Kağıthane-Havalimanı metro araçlarımızı yüzde 60 yerlilikle
Ankara'da üretiyoruz. Yine bu hatlarımızda artık devrim gibi bir şey
gerçekleştirdik; yerli ve milli sinyalizasyonumuzla ASELSAN ile ortak bir
çalışma yürüttük. Onu da başarıyla tamamladık. Şu anda sertifika süreçleri
devam ediyor. İnşallah bu ay içerisinde sertifikamızı alırsak hattımızı yerli
milli sinyalizasyon, yerli milli araçlarımızla açıp İstanbulluların hizmetine
sunacağız. Aynı şekilde Kocaeli'de Darıca-Gebze metro hattımızda yine özel
sektörde çok önemli gelişmeler var. Buranın araçlarını da Ankara'da yine özel
sektörümüzün değerli bir temsilcisi üretiyor."
"ÖZGÜN MOTOR
PROJEMİZ BİZİM İÇİN ÇOK KIYMETLİ"
Demir yolu alanında yapılan diğer projelerle ilgili bilgi
veren Karaismailoğlu, demir yolu yatırımlarının çok önemli olduğunu, dünyada bu
alanda çok büyük bir pazar bulunduğunun altını çizdi.
Türkiye'nin bu pazardan önemli bir pay almak için
çalıştığını, bu ihtiyacın yerli ve milli kaynaklardan karşılanacağını
vurgulayan Karaismailoğlu, şunları kaydetti:
"Özgün Motor Projemiz, bizim için çok kıymetli. TÜBİTAK
RUTE ile çok önemli çalışmalar yapıyoruz. Demir yolu sektöründe, demir yolu
araçlarındaki bu ihtiyacın önemli bir kısmının altyapısında, buradaki
tasarımlarda TÜBİTAK RUTE ve TCDD'deki çalışma arkadaşlarımızla önemli
seviyeleri aşmış durumdayız. Geçtiğimiz yıl Türkiye'nin en önemli 3 demir yolu
fabrikası- Eskişehir, Adapazarı ve Sivas'taki fabrikalar- güçlerini
birleştirerek önemli bir aşamaya geçti. Artık Adapazarı'nda hem banliyö
trenlerimiz, milli elektrikli trenlerimiz, Eskişehir'de lokomotiflerimiz ve
demir yolu bakım ekipmanlarımızı üretiyoruz. Sivas'ta da vagon ihtiyacımızın
çok önemli bir kısmını karşılıyoruz.
Milli elektrikli trenimizin imalatları bitti. Şu anda test
süreçleri, 10 bin kilometreye ulaştık. İkinci tren setimizin de imalatları
tamamlandı. Aslında bir taraftan da seri imalatlarımıza da başladık. İnşallah
önümüzdeki günlerde bu sertifikasyon test süreçleri tamamlandığında, onu da
Türkiye'nin akıllı otomobili nasıl akıllı yollarımızda seyahat etmeye
önümüzdeki günlerde başlayacaksa inşallah bizim demir yolu aracımız, yerli
milli trenimizi de demir yolu raylarımızda görmeye başlayacağız. Peşinden bu
160 kilometre hıza ulaşacak trenimiz, peşinden 225 kilometre hıza sahip yerli
milli elektrikli trenimizin tasarım çalışmaları bitmek üzere. Onun da ilk
portatifinden sonra seri imalatlarımıza da başlayacağız."
Karaismailoğlu, 160 Serisi Özgün Motor Ailesinin
özelliklerinden bahsederek, "Bugün burada bizi buluşturan Özgün motor, 8
silindirli olarak üretildi ama mühendislik altyapısı 12 ve 16 silindirlik de
ihtiyaca cevap verebilecek şekilde tasarımları yapıldı. Demir yolu
araçlarımızda özellikle lokomotiflerimizde kullanmaya başlayacağız ama gemi
sanayide, tersanelerde de aranan bir motor olacak önümüzdeki günlerde inşallah"
dedi.
HABER MERKEZİ-İHA
Antalya Ticaret Borsası (ATB) ve Antalya Tarım Konseyi (ATAK) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, Tarım-GFE’nin şubat ayında aylık yüzde 2,35 arttığını belirten Çandır, “Bu rakam, endeksin ölçülmeye başladığı 2015 yılından itibaren şubat ayları ortalamasının oldukça üzerinde bir artış olarak ilan edilmiştir” dedi.
Türkiye genelinde çocuk nüfus oranı yüzde 25,5 olarak kayıtlara geçerken, Antalya’da bu oran yüzde 23,6 olarak belirlendi. Akdeniz’in gözde şehirlerinden Antalya, bölgedeki en yüksek çocuk nüfus oranına sahip il oldu.
Antalya'nın Manavgat ilçesindeki Perşembe Pazarı turizm sezonunun başlamasıyla birlikte yabancı turistlerin akınına uğradı. Otellerden gelen turistleri pazarda gören esnaf, yeni sezondan umutlu olduklarını dile getirdi.
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 350 baz puan artırarak yüzde 46’ya çıkardı.
Türkiye genelinde mart ayında 110 bin 795 konut satışı gerçekleşirken, yabancılara yapılan konut satışlarında 496 konut ile Antalya, İstanbul'un ardından en çok satış yapılan ikinci il oldu.
Antalya’nın Aksu ilçesinde çiftçi kokteyl domatesin hal fiyatlarının düşmesi nedeniyle mahsulünü dalında çürümeye terk etti. Domatesin üreticiden 15 TL’ye alındığını söyleyen çiftçi, “Marketlerde ise 70 TL'ye satılıyor. Aradaki farkı kim yiyor” diyerek tepki gösterdi.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ''Enflasyon düşüyor, düşecek. Bu programı hayata geçirmek için her şeyi yaptık, güçlü bir siyasi destek var, kararlıyız'' dedi.
Hazine ve Maliye Bakanlığı Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB), 7 ildeki 13 taşınmazı satış yöntemiyle özelleştirecek.
Son dönemde trafikte sigortasız araçların oluşturduğu tehlikelere ve zorunlu trafik sigortası fiyatlarının hızla artmasına dikkat çeken Tüketiciler Birliği Antalya Şube Başkanı Neşet Gündüz, özellikle sigortasız araçların yol açtığı mağduriyetlerin ciddi boyutlara ulaştığını söyledi. Gündüz, “Her dört araçtan biri sigortasız dolaşıyor” dedi.
Türkiye’de konut piyasasındaki son durumu değerlendiren Gayrimenkul Uzmanı Hüsamettin Koçak, satış rakamlarında geçmiş yıllara göre bir artış yaşandığını ancak piyasanın hala açılmadığını belirtti. Koçak, bunun en önemli nedenlerinden birinin konut kredilerindeki yüksek faiz oranları olduğunu vurguladı.
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz