Kaliforniya biberinin yeni rotası Avrupa ülkeleri
Türkiye’nin en önemli örtü altı üretim üssü Antalya’da, lezzetinin yanı sıra içerdiği C vitaminiyle de öne çıkan Kaliforniya biberi, katma değerinin de yüksek olması nedeniyle Aksulu çiftçilerin tercihi oldu. Yüzde 90’ı Aksu’da üretilen biberin ihracatındaki en büyük pay ise Avrupa ülkeleri ait.
Örtü altı üretimin
başkenti Antalya’da; domates, salatalık, kabak, biber, patlıcan gibi ürünlerin
yerini son dönemde ekonomik getirisi yüksek olan Kaliforniya biberi almaya
başladı. Ülke genelinde yüzde 90 oranında Aksu ilçesinde yetiştirilen biber,
dünyanın birçok ülkesindeki mutfaklarda yerini alıyor. Kaliforniya biberi
üreticisi Ömer Akcan, ihracatta en büyük paya sahip Rusya’nın yerini Avrupa
ülkelerinin aldığını söyledi.
Antalya’nın Aksu ilçesinde 6 bin dekar alanda yetiştirilen Kaliforniya biberinin tamamının ihraç edildiğini belirten Akcan, "Kaliforniya biberinin üretim, paketleme ve satışını yapıyoruz. 90’lı yıllarda 1 dekarla başladık, 260 dekara ulaştık. Aksu bölgesinde 6 bin dekar alanda üretim yapılıyor. İhraç edilen ülkeler arasında Rusya’nın yanı sıra Avrupa ülkeleri, Polonya ve Makedonya başı çekiyor" dedi.
"RUSYA PAZARINA
SATIŞLAR DÜŞTÜ"
Gümrüklerde yaşanan
krizlerin ihracatı etkilediğini kaydeden Akcan, "Bu yıl başta Avrupa olmak
üzere yeni pazarlarımız oluştu. Rusya pazarında satışlar düştü. Gümrüklerdeki
sıkıntılar tır krizine neden oldu. İhracat yapmamızı zorlaştırıyor. Tırlar ayda
dört sefer yaparken, şu an iki seferde kalıyor. Gümrük sorununun çözülmesini
bekliyoruz. Gümrüklerde bekletilmeler çok fazla. Rusya’ya ihracatın düşmesinin
sebebi örneğin; İspanya, Hollanda veya İsrail’den aldığında bizim kadar gümrük
vergisi ödemiyorlar. Nakliye açısından da avantajlı durumdalar. O yüzden o
ülkelerden almayı tercih ediyorlar. Bizim bu sene ürünlerimiz daha çok Avrupa
ülkeleri Polonya, Makedonya hattına gidiyor. Kalıntıyla ilgili Almanya’nın katı
kuralları var. Bizim ürünlerimiz Rusya’ya uygun, Almanya için uygun değil"
şeklinde konuştu.
"ÜLKEMİZ
KAZANSIN"
Akcan, "Bugün
fiyatlarımız kırmızı çeşitlerde 20 TL, sarılarda 25 TL. Bu rakamlar yeterli
değil. Bu ürünü yetiştirebilmek için ithal ettiğimiz ürünlerin maliyeti çok
yüksek. Bu ürünün 3 yıl önce 3 dolara satışını yapıyorduk. Bu sene 1 dolara
denk geliyor. Geçen yılla kıyaslarsak bile 25 TL’ye satış yapıyorduk ama
maliyetler daha düşüktü. Umudumuz fiyatların yükselmesi. Çünkü biz ihraç
ediyoruz. Yurt içinde tüketilen bir ürün üretmiyoruz. Ülkemiz kazansın
istiyoruz. Fiyatların artacağını düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
YILLIK HASAT, DEKAR
BAŞINA 5 TON
Dekar başına yıllık birinci sınıf 5 ton ürün hasat ettiklerini dile getiren Akcan, "Geçmiş yıllarda 7 ton ürün alıyorduk. Tabii bunun içine birinci, ikinci ve çıkma ürünü hepsi dahildi. Birinci ürün fiyatı örneğin 20 TL, ikinci ürün ya da çıkma ürün fiyatı 8 TL. İkisinin arasında fiyat farkı olduğundan dolayı bizim için çıkma ürün büyük zayiat. Birinci kalite ürün dekar başına yıllık 5 ton civarında alıyoruz. 1 milyon 200 bin ton hasadımız yıllık oluyor” dedi.
SERADA 20, MARKETTE
45 TL
Akcan, "Bu
ürünün ikinci kalitesi marketlerde 45 TL. Fiyatlar çok yüksek. Ben burada
birinci kalite ürünü 20 TL’ye satarken, markette ikinci kalite ya da çıkma
ürünün o fiyata satılması çok yüksek. Marketçiye de bir şey söylemek
istemiyorum. Onun da kendine göre zayiatları vardır. İçeriğini bilmediğim için
ezbere konuşmak istemiyorum. Yüzde 99’u yurt dışına ihraç ürün üretiyoruz,
ciddi anlamda ülkeye katma değer sağlıyoruz. Döviz girdisi sağlıyoruz. İstihdam
konusunda da ekonomiye katkımız büyük. Yurt dışına ihraçlık ürün
yetiştiriyoruz. 30 TL altında ürün satmamamız gerekiyor" diye belitti.
TÜRK MUTFAĞINDA DA
KULLANILIYOR
Kaliforniya
biberinin Türk mutfağında birçok yemekte kullanıldığını belirten eşi Meryem
Akcan ise "Kaliforniya biberini biz neredeyse bütün yemeklerimizde
kullanıyoruz. Menemen, fajita, Kilis tavada; her yemekte kullanıyoruz.
Turşusunu yapıyoruz. Eriştelerde renk vermesi için pişirip hamuruna katıyoruz.
Birçok yemeğimizde yer alıyor. Eşim tepsi kebabı yaparken çok kullanıyor. Kıyma
ile birlikte tepsiye doğruyoruz, fırında pişiriyoruz. Günlük C vitamini ve A vitamini
ihtiyacını karşılıyor. Çorbalarda közleyip kullanıyorum. Oldukça lezzetli
oluyor. Her ev hanımına tavsiye ediyorum, denesinler" diye konuştu.
İHA