Kahve Yemen'den değil Batem'den
Lider Haber TV’de Toprağın Sesi programına konuk olan Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü (BATEM) Müdürü Abdullah Ünlü, enstitünün faaliyetleri arasında yer alan kahve yetiştirme çalışmalarından olumlu sonuçlar aldıklarını söyleyerek, “Osmanlı İmparatorluğu zamanında kahve Yemen’den gelirmiş, bundan sonra kahve Türkiye’ye BATEM’den gelecek diyebiliriz” dedi
Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü (BATEM) Müdürü Abdullah Ünlü, Lider Haber TV’de her hafta cuma akşamları saat 19.30’da yayımlanan Toprağın Sesi programına konuk oldu. Programın sunucusu Ziraat Yüksek Mühendisi Levent Özdemir’in moderatörlüğünde gerçekleşen programda, BATEM’in faaliyetleri ve projeleri detaylı bir şekilde ele alındı. Enstitünün geçmişte Narenciye Araştırma Enstitüsü olarak turunçgiller üzerine çalışmalar yürüttüğünü, günümüzde ise bu çalışmaların modern üretim teknikleriyle devam ettiğini belirten Ünlü, “Turunçgillerin değerlendirilmesi amacıyla bölgeye özgü kabuk reçelleri ve marmelat üretimi odun ateşinde bakır kazanlarda geleneksel koşullarda gerçekleştiriliyor. 1960’lı yıllarda Tarım Bakanlığı ve Dünya Tarım ve Gıda Organizasyonu (FAO) işbirliği ile narenciye suyu üretimi amacıyla pilot üretim tesisi kurulmasıyla geleneksel reçel ve marmelatlar paslanmaz çelik buhar ceketli açık pişirme kazanlarında modern üretim teknikleriyle üretiliyor” dedi.
ARİ SERTİFİKALI ÜRÜNLER YETİŞTİRİLDİ
Virüsten ari sertifikalı portakal, mandarin, limon, greyfurt, şadok, lime, kamkat, avokado, pikan cevizi, nar ve yenidünya fidanı üretimi yaptıklarını kaydeden Ünlü, “Zaman içerisinde Enstitümüzde turunç, bergamot, altıntop reçellerinin yanında karpuz kabuğu, patlıcan, balkabağı, hurma ve incir gibi bölgeye özgü reçellerin üretimine geçildi. Gıda pilot üretim tesisi Gıda Teknolojisi ve Tıbbi Aromatik Bitkiler Bölümü bünyesinde faaliyet göstermekte olup, gıda teknolojisi alanında ürün geliştirme ve değerlendirme, mevcut ürünlerin kalitesinin korunması ve arttırılmasına yönelik bilimsel araştırmalar yaparak ilgili sektör ve paydaşlara öncülük etmeyi amaçlıyoruz” diye konuştu.
TÜRKİYE’DE İLKLERE İMZA ATILDI
Türkiye’deki avokado üretiminin yaklaşık yüzde 75- 80’i Antalya’da üretildiğini, özellikle pandemi döneminde avakodunun ticari bir kazanç haline gelmesi üreticimiz açısından çok önemli olduğunu ifade eden Ünlü, BATEM’in farklı meyve türlerinin yerli üretimini teşvik eden projeler yürüttüğünü belitti. Ünlü ülkede ilk defa yetiştirilen tropik meyve çalışmalarını anlatarak, “Ülkemizde ilk defa guava, litchi, longan, mango, passiflora ve pitaya tropik meyve türlerinin adına doğru materyalleri ile Antalya Valiliği’nin desteklediği, Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü (BATEM), Antalya İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ve Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi iş birliği ile yürütülen proje kapsamında adaptasyon çalışmaları gerçekleştirilmiştir” dedi.
KATMA DEĞERİ YÜKSEK ÜRÜNLER YETİŞİYOR
Tropik meyvelerin yüksek ekonomik getirisi yanında insanların bu meyve türlerinin beslenme ve sağlık açısından fonksiyonları hakkında bilinçlenmeleri üreticilerin, farklı tropik meyve türlerinin yetiştiriciliğine olan ilgisini her geçen gün artırdığına dikkat çeken Ünlü, “Bu yönüyle de bu çalışma üreticilere ve ülkemizde yapılacak bilimsel çalışmalara temel oluşturma niteliğindedir. Ayrıca bu çalışmada; kalite, erken meyveye yatma ve pazarlama yönleri ile passiflora ve pitaya türleri ön plana çıkmıştır. Bu iki türün adına doğru fidan üretiminin gerçekleştirilmesi ve üreticilerimize ulaştırılabilmesi için ilk aşama olan tescil işlemleri 2018 yılında gerçekleştirilmiştir. Pitaya türünde ‘Cosmic Charlie’ ve ‘Bloody Mary’ çeşitleri, passiflora türünde ise ‘Possum Purple’ çeşidi, Mango türünde ‘Kent’ çeşidi, Longan türünde ‘Kohala’ çeşidi, Litchi türünde ‘Brewster’ ve ‘Mauritius’ çeşitleri ‘Milli Çeşit Listesi’ne kaydedilmiştir” ifadelerine yer verdi.
KAHVE ÜRETİMİNDE BATEM FARKI
Günümüzde tüketimi oldukça artan kahve bitkisinin Tayland’dan kahve tohumları getirilerek, saksılara ekildiğini fidan halini almaya başladığını belirten Ünlü, enstitünün 1934 yılında kahve ve muz fidanlarını Türkiye’ye getirerek çalışma yaptığını ancak o yıllardaki hava şartları, örtü altı seracılık teknolojileri çok ileri olmadığı için çalışmalarda kayda değer bir gelişme olmadığını anlattı. Tayland’dan getirilen kahve tohumlarının, Antalya’da örtü altında üretildiğini ve bu projeyle Türkiye’de kahve üretiminin yaygınlaştırılmasının hedeflendiğini açıklayan Ünlü, “Bunları büyütüp proje çerçevesinde özellikle Antalya’da Kayaburnu tesisimizde, örtü altında kahvenin olabilirliğini ve Alanya Gazipaşa gibi bölgelerimizde açık alanlara dikerek, bunun adaptasyon çalışmalarını yapacağız. Bu türler arabica denilen bir tür. Tayland’dan işlenmemiş çekirdek olarak geldi. Bunları uygulamalarla saksıda geliştirip, 3 ay sonra bahçelerde biraz daha güçlendirdikten sonra adaptasyon çalışmalarını yapmayı planlıyoruz. Osmanlı İmparatorluğu zamanında kahve Yemen’den gelirmiş, bundan sonra kahve Türkiye’ye BATEM’den gelecek diyebiliriz” dedi.
TÜRKİYE’NİN İLK KARANFİLİ “LİKYA KAYA” BATEM’DE
Ünlü, kesme çiçekçilik sektöründe de önemli bir adım attıkların kaydetti. BATEM, Türkiye’nin ilk karanfili olan ‘Likya Kaya’yı geliştirdiklerini, ‘Likya Kaya’nın, Türkiye’nin süs bitkileri ihracatında önemli bir yere sahip olduğunu belirten Ünlü, Antalya’nın kesme çiçek sektöründe lider konumunu vurguladı. Biyolojik mücadeleye de değinen Ünlü, “Turunçgil unlu biti gibi zararlılara karşı biyolojik mücadele yöntemlerinin yaygınlaştırılmasına katkı sağlıyoruz. Kimyasal mücadeleye göre daha çevre dostu ve etkili bir yöntem olan biyolojik mücadele, üreticilerimize büyük fayda sağlıyor. Bu durum Enstitümüz için başarı ve bir gurur kaynağı olmaktadır” diye konuştu.