Kabuslu gecelere son
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp Damar Cerrahisi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlhan Gölbaşı, yetiştinlerin yüzde 10'unun huzursuz bacak sendromu yaşadığını söyledi
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp Damar Cerrahisi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlhan Gölbaşı, yetiştinlerin yüzde 10'unun huzursuz bacak sendromu yaşadığını söyledi.
Prof. Dr. İlhan Gölbaşı, huzursuz bacak sendromunun bacakları harekete zorlayan, ağrı, yanma, kramp, uyuşukluk, karıncalanma, elektriklenme hissi, kaşıntı ve yanmayla karakterize bir hastalık olduğunu söyledi. Semptomların gece uyuma periyodunda veya gün içerisinde hareketsizlik veya dinlenme esnasında geliştiğini belirten Prof. Dr. Gölbaşı, bacakları sürekli hareket ettirme ihtiyacının uyku kalitesini ciddi ölçüde bozduğunu ve günlük yaşamı olumsuz etkilediğini aktardı.
YETİŞKİNLERİN YÜZDE 10'U TEHDİT ALTINDA
Prof. Dr. İlhan Gölbaşı, huzursuz bacak sendromunun erişkin nüfusun yaklaşık yüzde 10'unda herhangi bir yaşta görüldüğünü belirterek, bu sendromun kadınlarda erkeklere göre iki kat daha çok görüldüğüne dikkati çekti.
Huzursuz bacak sendromu yaşayanların yüzde 50'sinin genetik sebepleri bulunduğunu kaydeden Prof. Dr. Gölbaşı, "Beyinde bazal gangliyonlarda dopaminde (beyin hücrelerinin ölümü) ve demir depolarında azalma görülür. Ayrıca sekonder nedenler olarak hastalık, parkinson hastalığı, diyabet, böbrek yetmezliği, B12 eksikliği, amiloidozis (anormal protein), demir eksikliği anemisi, periferik nöropati (sinir sistemi) ve multipl sklerozis (sinir teli koruyucu kılıfı hastalığı) ile ilişkilidir. Hastalığın seyrini, alkol, kafein, lityum, beta blokerler, trisiklik anti depresanlar, serotonin geri alım inhibitörleri, anti-dopaminerjik ajanlar olumsuz olarak etkilemektedir" dedi.
TEDAVİSİ MÜMKÜN
Kronik hastalıkların tetiklediği huzursuz bacak sendromunun tedaviye iyi yanıt verdiğini söyleyen Prof. Dr. İlhan Gölbaşı, "Örneğin demir eksikliğine bağlı gelişen huzursuz bacak sendromu demir tedavisi ile düzelme gösterebilmektedir. Tedavide nedeni bilinmeyen olgularda hastalık parkinson benzeri bir fizyopatolojiye sahip olduğu için karbidopa, levodopa, pergolid, bromokriptin gibi antiparkinson ilaçlar fayda sağlamaktadır" diye konuştu.
Prof. Dr. İlhan Gölbaşı, huzursuz bacak sendromunun bacakları harekete zorlayan, ağrı, yanma, kramp, uyuşukluk, karıncalanma, elektriklenme hissi, kaşıntı ve yanmayla karakterize bir hastalık olduğunu söyledi. Semptomların gece uyuma periyodunda veya gün içerisinde hareketsizlik veya dinlenme esnasında geliştiğini belirten Prof. Dr. Gölbaşı, bacakları sürekli hareket ettirme ihtiyacının uyku kalitesini ciddi ölçüde bozduğunu ve günlük yaşamı olumsuz etkilediğini aktardı.
YETİŞKİNLERİN YÜZDE 10'U TEHDİT ALTINDA
Prof. Dr. İlhan Gölbaşı, huzursuz bacak sendromunun erişkin nüfusun yaklaşık yüzde 10'unda herhangi bir yaşta görüldüğünü belirterek, bu sendromun kadınlarda erkeklere göre iki kat daha çok görüldüğüne dikkati çekti.
Huzursuz bacak sendromu yaşayanların yüzde 50'sinin genetik sebepleri bulunduğunu kaydeden Prof. Dr. Gölbaşı, "Beyinde bazal gangliyonlarda dopaminde (beyin hücrelerinin ölümü) ve demir depolarında azalma görülür. Ayrıca sekonder nedenler olarak hastalık, parkinson hastalığı, diyabet, böbrek yetmezliği, B12 eksikliği, amiloidozis (anormal protein), demir eksikliği anemisi, periferik nöropati (sinir sistemi) ve multipl sklerozis (sinir teli koruyucu kılıfı hastalığı) ile ilişkilidir. Hastalığın seyrini, alkol, kafein, lityum, beta blokerler, trisiklik anti depresanlar, serotonin geri alım inhibitörleri, anti-dopaminerjik ajanlar olumsuz olarak etkilemektedir" dedi.
TEDAVİSİ MÜMKÜN
Kronik hastalıkların tetiklediği huzursuz bacak sendromunun tedaviye iyi yanıt verdiğini söyleyen Prof. Dr. İlhan Gölbaşı, "Örneğin demir eksikliğine bağlı gelişen huzursuz bacak sendromu demir tedavisi ile düzelme gösterebilmektedir. Tedavide nedeni bilinmeyen olgularda hastalık parkinson benzeri bir fizyopatolojiye sahip olduğu için karbidopa, levodopa, pergolid, bromokriptin gibi antiparkinson ilaçlar fayda sağlamaktadır" diye konuştu.