İYİ PARTİ’DE TAHT SAVAŞINDA KAYIP

İYİ Parti kurulduğu günden buyana bir türlü huzur bulamadı. Çünkü, ilk günden itibaren yaşanan ülkücü-demokrat didişmesi elma kurdu gibi partinin içini kemirdi. Bu kimi zaman kamuoyuna yansıdı, kimi zaman da, ‘Kol kırılır yen içinde kalır’ misali yenilip yutuldu. “Ser verildi sır verilmedi” diyemeyeceğim. Yaşananlar yüzünden!

Ancak şu unutulmamalı ki, parti içinde yaşanan kavgalar, son günlerde yaşanan çirkin olaylar özellikle Antalya’da İYİ Parti içindeki huzursuzluğu ayyuka çıkardı. Eski DYP’li olan İl Başkanı Mehmet Başaran’ın yaşadığı iddia edilen AŞK ilişkisi nedeniyle “İSTİFA ETTİM” açıklamasına rağmen halen partinin internet sitesinde BAŞKAN olarak görünmesi sanırım huzursuzluğun ilk meyvesi oldu.

Tabi partinin İl Kongresi’nin yapılacağı açıklanan 15 Ocak 2023 tarihi yaklaştıkça hem huzursuzluk hem de TAHT KAVGASI giderek kıştı. Özellikle eski ÜLKÜCÜLER ile KIRATÇILAR arasında. İç huzuru kalmayan İYİ Parti Antalya Teşkilatı’nda adaylık açıklamalarına bu TAHT KAVGASI ile eski ÜLKÜCÜLER ile eski KIRATÇILAR kavgası da yansımış durumda.

Şimdi şöyle bir bakalım. “İSTİFA ETTİM” dese bile Başaran’ın halen perde gerisinde İL BAŞKANLIĞI yaptığını sağır sultan bile duydu, görmeyen gözler gördü! İl Başkanlığına 16 Aralık’ta adaylığını açıklayan ve eski DYP’li yeni İYİ Partili Milletvekili Hasan Subaşı’nın desteğini alan TOLGA MOTORCU aniden adaylıktan çekildi.



Motorcu’nun adaylıktan çekilirken yaptığı açıklama parti içi huzursuzluğun DELİLİ oldu. Burada ilk kaybeden KIRITÇILAR oldu. Yani Subaşı ve ekibi! Sonra, eski ülkücü kadın kız meselesi yüzünden GÖREVDEN ALINDIĞI iddia edilen Ahmet Aydın adaylığını açıkladı. Yanında öyle isim yapmış birileri yoktu ama yine de ESKİ ÜLKÜCÜLER destek verdi kendisine. Geçmişi yakasını pek bırakacak gibi görünmüyor.

Tam bu olaylar yaşanırken bu kez devreye İYİ Parti Genel Merkezi girmiş durumda. Hatta Genel Başkan Danışmanı Ömer Karakaş adaylardan birine taraf bile olmuş! Karakaş, İl Başkan Adayı ESKİ ÜLKÜCÜ Vahdet Afşin Karacan’ı desteklediğini, “20 yıllık dostum” ifadesi ile açık açık beyan etmiş. Buda eski KIRATÇILARI kızdırmış.

Sadece bu mu? İYİ Parti Antalya Milletvekili Feridun Bahşi, tek tek ilçe başkanlarını arayarak Karacan için, “Genel merkezin adayı gelmek zorundasınız’ diye dikte etmiş. Bu iki örnek sanırım parti içinde ESKİ ÜLKÜCÜLERİN var olma savaşının açık göstergesi. Ancak bu noktada Hasan Subaşı’nın da Karacan’dan yanı tavır koyması parti içindeki ESKİ DYP’lileri hayli kızdırmış ve kırmış.


Bir diğer dikkat çeken olay ise Karcan’ın il binası önündeki adaylık açıklamasına Genel Başkan Danışmanı Ömer Karakaş ile birlikte Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, Alanya İlçe Başkanı Alper Arıkan, Manavgat İlçe Başkanı Hüseyin Ergen, Gazipaşa İlçe Başkanı Nazmiye Gül Özgürü, Kaş, Finike, Elmalı, Demre, Kumluca, İbradi, Akseki ve Kemer ilçe başkanları, İl Başkan Yardımcısı Kazım Yılmaz, İl Başkan Yardımcısı Adnan Kabaağaç, İl Başkan Yardımcısı ve aynı zamanda İl Başkan adayı Emel Öner, Emine Atılmış Sarıtekeli, Bülent Erol, Veli Metli, Nurhayat Şener, Duygu Özalp Koca, Hasan Bilgili, Gümrah Gürsoy, Ahmet Yetkin ve Hıdır Acar’ın katılmaması olmuş.

Milletvekili Feridun Bahşi, Musa Ertugan, Mesut Yılmaz, Hakan Duru, Ali Adnan Kaya ve İlhami Okudan’ın Karacan ile yan yana gelip fotoğraf vermesi işin tuzu biberi olmuş.



İĞNE ÇUVALDIZ MESELESİ

Bizim meslek bir acayip oldu. Bugün bir haberi eleştireceğim ve ‘İğne-Çuvaldız’ meselesini hatırlatacağım. Tek isteğim böyle bir hata bir daha yapılmaması. Bir ajans tarafından geçilen, “Üniversite mezunu 23 yaşındaki Emine kalp krizine yenik düştü” diye bir haber servisi yapıldı. Bazı gazete ve internet siteleri bunu bu başlıkla kullandı.

Ben 43 yıldır bu işi yaparım ilk kez bir konuya tanık oldum. Bir kişinin tahsil derecesi ile bir ölüm olayının ne alakası var ise hala anlamış değilim. Yahu arkadaş bu kız ilkokul mezunu olsaydı haber yapmayacak mıydık? Ben de mezuniyetle alakalı haberler yaptım ama böyle değil. Örneğin bir kaza oldu diyelim. Kazada ölen kişi doktor ise haberinin sonuna bir “Ölen…. Falan hastanede doktorluk görevi yapıyormuş” eklemesi yapılır.

Yani bir insanın üniversite mezunu olması ile ölümü arasında böyle saçma sapan bağlantı kurmak ve bunu da o gazete ve sitelerin yayınlaması hem KES-KOPYALA-YAPIŞTIR örneği hem de şaşkınlıktan başka bir şey değil.

Maalesef bizim meslek bu halle gelmiş durumda. Yahu editör arkadaşlar; Allah aşkına şu haberleri iyi okuyup süzgeçten geçirdikten sonra servis edin yahu.