ISPARTA’NIN KARI

Sevgili okurlar yoğun kar yağışıyla birlikte Isparta’da yaşanan elektrik kesintileri Türkiye’nin gündemine oturdu. Karanlıkta kalan şehirde bir kişinin donarak öldüğüne dair haberler yayınlandı.

***

Bu olaylar yaşanınca benim de aklıma 9’uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in de memleketi olan Isparta ‘da 1990’lı yıllarda geçirdiğim bir olay aklıma geldi.

***

1990 yılında Isparta’da Akdeniz Üniversitesi öğrencisi idim. Henüz Süleyman Demirel Üniversitesi kurulmamıştı. O dönemde Isparta’daki fakülteler ve yüksekokullar Akdeniz Üniversitesi’ne bağlı idi. Mühendislik fakültesine Antalya lisesinden arkadaşım Hacı Murat Kuruçay ile gitmiştik.

***

Murat’ın aracıyla akşam Antalya’ya dönüşte yolda kalmıştık. Sanırım eylül ayıydı. Yardım gelinceye kadar aracın içinde beklerken gece dondurucu bir soğukla tir tir titremiştik. Isparta’nın soğuğu ile böyle tanışmıştım.

***

Yurt çıkmayınca Davraz Mahallesi’nde güç bela bir ev bulup kiralamıştım. Evi zor bulmuştum. Çünkü ev sahipleri genellikle öğrenciye evini pek kiraya vermek istemiyorlardı. O dönemde rahmetli Süleyman Demirel de Çünür’deki kampusu ziyaret etmişti. Sonraki yıllarda Akdeniz Üniversitesi’nden ayrılan üniversiteye Süleyman Demirel’in adı verilmişti. 

***

Isparta’da çok sevdiğim bir sınıf arkadaşım vardı. Ferdal Şekerci… Antalyalı gazeteci Hidayet Gültekin’in bacanağı olan Ferdal ile Isparta’da çok güzel günlerimiz geçti. Ben tekrar o yıl üniversite sınavına girip Mimar Sinan Üniversitesi’ne kayıt olmuştum. Ferdal ile yollarımız böylece ayrıldı.

***

Geçtiğimiz akşam sevgili Hidayet’in sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla Ferdal’ın vefat ettiğini öğrendim. Gece gece şok oldum. Sevgili Ferdal lenf kanseri sonucu erken yaşta hayata veda etmiş.

***

Ferdal ile bundan bir ay kadar önce Whatsapp üzerinden görüşmüştük. Hatta Isparta’da karlı bir günde üniversitenin bahçesinde çektirdiğimiz fotoğrafı ilettim kendisine. Çok sevinmişti. Eski günleri yad ettik. Hastalığından hiç bahsetmemişti.

***

Vefat ettiğin duyunca yakınlarına üzüntümü iletmekten başka bir şey gelmedi elimden. İşte Isparta’da çok güzel günler geçirdiğim sevgili Ferdal’ı da böyle bir zamanda kaybettik. 

***

Öte yandan Mimar Sinan Üniversitesi’nden mezun olup gazetecilik yapmaya başladığım 1990’lı yılların ortalarında ise sevgili Sadık Çetin Sadak ile Isparta’nın kayak merkezi Davraz’a gitmiştik. O dönemde E-TV’de çalışıyorduk.

***

Dönemin Turizm Bakanı İbrahim Gürdal, dönemin Isparta Valisi Ertuğrul Dokuzoğlu ve Şevket Demirel ile birlikte Davraz Kayak Merkezinin tanıtımı için düzenlenen etkinliğe katılmıştı. Beraberlerinde eşleri de vardı.

***

Davraz’daki tesiste yapılan toplantıdan sonra Bakan Gürdal ile beraberindekiler kadınlara biraz karın üzerine yürüyüş yapacaklarını söyleyerek dışarıya çıkmışlardı. 9’uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in kardeşi işadamı Şevket Demirel ile Bakan Gürdal kol kola dakikalarca karın üzerine yürüdü. Vali bey de onlara eşlik etti.

***

Arkalarından da etkinliğe katılan Isparta’nın protokolü yürüyordu.  Yürüyüş yapanların arkasından da araçlar geliyordu.  Bir müddet böyle yürüdükten sonra arkadan gelen araçlara binilip Isparta’ya doğru hareket edildi.

***

Yaklaşık 10 kilometre kadar ilerledikten sonra Vali beyin ve bakanın olduğu araç birden bire durdu. Önde eskortluk yapan polislere “Hanımlar nerede” diye sordular. Meğer karda protokol  yürürken hanımları dağda unutmuşlar…

***

Vali beyin azarlamasıyla konvoydaki resmi araçlardan bir kısmı geri dönüp dağdaki tesiste unutulan kadınları alıp getirdiler. Karlı Davraz dağlarında duran konvoy, dağda unutulan kadınlar getirildikten sonra yoluna devam etti. O gün de Isparta’nın soğuğunu iliklerime kadar hissettim.  

**

SON SÖZ

Isparta’nın soğuğuna birkaç saat dayanamaz iken bugün günlerce elektriksiz kalanların durumunu siz düşünün…