İNSANLIĞI KİM KURTARACAK?

Değerli okurum, hepinizi umut etmeye davet ediyorum, saatler ilerliyor… Umutlarımız tükenmesin dualarımız azalmasın. Herkes canını dişine takmış aramaya, kurtarmaya devam ediyor. Yardımlar kesilmiyor, insanlık daha ölmemiş dedirtiyor bu manzaralar.

***

Bugün görüş ve düşüncelerimin yanında bizzat başımdan geçen bir olayı anlatmak istiyorum sizlere. Babam, depremden etkilenen bir köye kıyafet, kuru gıda vs. yardım topluyordu. Bunu bilen birkaç komşu/arkadaş babamın kapısına bir koli bırakmış. Üzerine, zahmet edip, içinde ne olduğunu yazmış.

***

Açıp açmamak arasında gidip geldim. Sonunda annemle açmaya karar verdik. Gördüklerim karşısında gerçekten utandım, kızdım, sinirlendim, söylendim… Yılların sarartığı çarşaf ve havlular, lekeli pikeler, lastiği kurumuş ve pis eşofman, resmen üstünden çıkarıp sabah içtiği kahve lekesi kurumamış bir yelek…

***

İyilik mi yaptınız siz şimdi? Diğer bilmediğimiz kolilerden de şüphelenerek açıp baktık. Sıkı durun, kullanım tarihi 2013te geçmiş olan ilaçlar! Neyin kafasını yaşıyorsunuz?  Evini, ailesini depremde kaybetmiş umudu, hayali, yıkılan insanlara bu hassas dönemde bunu mu laik gördünüz? Kendimi o an sakinleştirip paketlemeye devam ettim. Taki babam büyük bir koli dolusu ilaçla gelene kadar.

***

Sıkıntı ilaçlar değildi hepsi eczaneden alınmıştı. Babam bu ilaçları iki farklı eczacı tanıdıktan aldı. Bir eczanede ilaçların tuttuğu rakam 270 TL. Deprem bölgesine gönderileceğini duyan sağduyulu eczane sahibi 20 TL indirim yaparak, helal olsun dedi. Bir başka eczanede alınan ilaçların ücreti 1000 TL tuttu.

***

Babam borcum ne kadar dediğinde eczacı “olur mu öyle şey ne borcu abi, bu hepimizin kaybı hepimizin acısı” diyerek babamı uğurladı. Yorumu size bırakıyorum. Altı yaşında ki çocuğum en sevdiği oyun çadırını vermek isterken siz neyin derdine düştünüz?

***

İnsanlar tarafında bunca eziyete katlanan, dövülen, aç bırakılan, sokağa atılan sevgili köpek dostlarımızın (Meksika’dan gelen “Proteo” enkaz altında kalarak hayatını kaybetmiştir) partileri kanlı ve yorgun vaziyette günlerdir tek bir amaç için çalışıyorlar, insanları kurtarmak.

***

Biz insanlığı kaybetmişiz, onu kim kurtaracak? Eminim ki bu günlerde hepimiz gurur ve utancı aynı anda yaşadık. Seferberliğimiz,  sağduyulu oluşumuz için gurur duyarken düşüncesizler sayesinde başımız yere eğildi.

***

DİP NOT:

Kendi ruh sağlığımız açısından kahredici video ve paylaşımlardan biraz uzak durmaya çalışın. Temel ihtiyaçlarınızdan asla vazgeçmeyin, gece uyumadan önce haber izlemeyin, uyku düzeninizi bozmayın. Çünkü biz güçlü olmalıyız depremden etkilenen insanlara sadece ağlayarak yardım edemeyiz. Onlara elimizden gelen yardımı yapmaya devam etmeli son derece hassas ve anlayışla yaklaşmalıyız.

***

SON SÖZ

Mucizelerin devam etmesini ve en kısa zamanda yaralarımızın sarılmasını diliyorum.