İLK İNSANIN DÜNYA HAYATINA BAŞLAMASI

Aldanıştan sonra Yüce Allah Hz. Âdem ve Havva’ya dedi ki: “Kiminiz kiminize düşman olarak inin. Yeryüzünde belli bir vakte kadar sizin için bir yerleşim ve meta (geçim) vardır. Orada yaşayacak, orada ölecek ve ondan çıkarılacaksınız.” Burada ‘inin’ sözü, başkaldırışlarına bir ceza olarak ‘cennetten kovulmaları’ gibi yanlış bir anlayışı akla getirmemelidir. Çünkü Kuran, çeşitli yerlerde Allah’ın, onların tövbelerini kabul ettiğini bildirmiş ve günahlarını bağışladığını açıkça ilan etmiştir. Bu buyruğun ceza olarak anlaşılacak bir yönü de yoktur. Çünkü onlar yeryüzüne Allah’ın halifeleri olarak gönderilmişlerdir. Zaten insanoğlunun yaratılışının birinci gayesi de budur.

***

Hz. Âdem’in dünyaya indirildikten sonraki hayatı hakkında Kuran’da açık bilgiler yoktur. Diğer bazı kaynaklara göre, cennetten ayrıldıktan sonra, 40 yıl başını göğe kaldırmamıştır. Yüce Allah onlara: ‘Haydi, nihayet ölüp fani olacak nesil getirmek ve encamı yıkılacak binalar yapmak üzere yeryüzüne inin’ dedi.  Hz. Âdem ve Havva’nın cennetten yerküremize indiği ilk yer hakkında birkaç ihtimal vardır. Kimi kaynaklar Hz. Âdem’in, Serendib (Seylan-Sri Lanka) adasında Nud, Nuz veya Nevz adında bir dağa  indiğini söyler ki, mevcut ismi, Hatton yakınındaki Sri Pado Dağı olmalıdır. Buraya aynı zamanda Âdem Dağı, Âdem Tepesi, Kutlu Tepe ve Âdem’in Ayak İzi gibi isimler verilmiş olup, Hindu, Budist ve diğer semavi dinlerce önem verilip ziyaret edilir. Sri Pado, Sri Lanka’nın Kandy eyaletine bağlı Hatton kazasından görüldüğü gibi, ulaşım da buradan sağlanır.

***

Mekke ile Taif arasında, muhtemelen Seylül Kebir’e yakın olan Dehnâ adında bir yere indiği de belirtilmektedir.  Doğrudan Kâbe’nin bulunduğu yere indiği de rivayet edilmiştir.  Havva’nın da Cidde’ye indiği kabul edilir. Bu yüzden Asya, bütün insanlığın kaynağıdır. Cidde Şehri kelime anlamı itibariyle ‘cedde’ yani ‘nine’ manasına gelip, bu ismi, Hz. Havva’nın ilk buraya inmesi ve kabrinin muhtemelen burada olması dolayısıyla almıştır. Kendi ismi ile bilinen mezarlıkta metfun iken, daha sonra yeri kaybedilerek ‘Makbaratü Ümmüna Havva’ adıyla Şehir mezarlığına çevrilmiştir.

***

Bazı rivayetlere göre cennetten yeryüzüne inme emri üzerine Âdem Hindistan’a, rivayetlerin ekserisine göre ise Seylan’da Serendib Adası’na, Havva da Cidde’ye inmiştir. Daha sonra onlar Müzdelife ve Arafat’ta buluşmuşlardır.”  Hz. Âdem Serendib’de eşi Havva’dan 200 yıl ayrı kalarak, vaktini tövbe ve istiğfar ile geçirmişti. Yalnızlıktan korkunca, Cibril gelip ezan okumasını öğretmiş, O da, ezanda adı geçen Muhammed’in kim olduğunu sorunca, Cibril: ‘Senin evladından son peygamber’ diye cevap vermişti.” 

***

Yüce Allah, Şeytan’a aldanan Hz. Âdem ve Havva’yı Dünya’ya gönderirken kendilerini çeşitli kabiliyetlerle donattı. Ekip biçmeyi ve çeşitli sanatları öğretti. Ayrıca Cebrail Aleyhisselam vasıtasıyla akıl, hayâ ve din değerlerinden birini seçmesini istedi. Âdem Aleyhisselam bunlardan aklı seçti. Hayâ ve dinin ise, ‘her zaman ve her yerde akılla beraber olacakları’ şeklinde emir olunduklarını belirterek akıldan ayrılamayacaklarını belirtmeleri üzerine, kendisine dünya nimetleri yanında bu üç değerin üçü de verilmiş oldu.

***

Dr. Şevki Ebu Halil, ‘Kur’an Atlası Yerler Kavimler Peygamberler’ adlı eserinde Hz. Âdem’in dünya hayatı ile ilgili olarak şu bilgileri vermektedir: “ ‘ed-Dürru’l-Mensur’ isimli tefsir kitabında, ‘ininiz oradan dedik’ ifadesi hakkında İbn Abbas’tan şöyle rivayet edilmiştir: ‘Âdem, Havva, İblis ve yılan. Âdem, Mekke ve Taif arasında ‘Decna’ denilen bir yere indi. Denilir ki: “Âdem Safa Tepesi’ne, Havva ise Merve Tepesi’ne indi.” Yine İbn Abbas’tan Âdem’in Hindistan topraklarına indiği rivayet edilmiştir.

***

İbn Sa’d ve İbn Asakir, İbn Abbas’tan şöyle rivayet etmişlerdir: “İbn Abbas şöyle dedi: ‘Âdem Hindistan topraklarına, Havva ise Cidde’ye indirildi. Âdem O’nu aramak için yola çıktı ve ‘Cema’n’ denilen yere (Müzdelife’ye) geldi. Burası Meş’ar (hac vazifelerinin ifa edildiği yer) dir. İnsanlar burada toplandığı için ‘Cema’n’ diye isimlendirilmektedir. Havva, burada O’na yakınlaştığı (izdelefet) için ‘Müzdelife’ olarak isimlendirilmiştir.